Buradasınız
Örgütlü Ol, Güçlü Ol
Mersin’den bir işsiz işçi
Merhaba kardeşler, ben üniversite mezunu bir işsizim. Geçen gün markette çalışan bir arkadaşımı aradım ve dedim ki; “Bu ara pek görüşemiyoruz, iş çıkışında müsait olursan bir çay içelim, sohbet edelim, hayli uzun zaman oldu.” Çalışma saatlerinin ve izin gününün hep ters olması nedeniyle görüşemiyorduk. Nihayet bu defa buluşmak için sözleşebilmiştik. Derken o gün akşam oldu. Oturduğu evin oralarda görüşelim demiştim ve iş çıkışında gittim, görüştük. Bir kafede oturduk. Uzun ve hoş bir sohbete daldık. O bana iş durumlarını anlatıyordu ben de iş aramalarımı ve başka uğraşlarımı anlatıyordum ona. Görüşmemiz sırasında dikkatimi çekmeyen bir cümle eve gelince beni düşündürmeye başladı.
“Ya işyeri çok önemli. Elbette iş ortamı, iş ortamında beraber çalıştığım arkadaşlar o kadar önemli ki zaten günün çoğu zamanını onların yanında geçiriyorum, düşünsene aranızın da kötü olduğunu, o zaman hiç çekilmez.” Aslında hepimizin bildiği gerçekler bunlar. Ama bu gerçekler hayatın içinde yansımasını böyle net bir şekilde bulunca, o zaman patronların bize “hediye” ettiği yaşamın gerçekliğini kavrıyoruz.
Elbette işyerindeki arkadaşlık çok önemli. Zaten o kadar uzun saatler çalışıyoruz ki evdekilerin yüzünü bile görmeye hasret kalıyoruz. Ne çoluk-çocuk ne anne-baba ne de eş-dost, her şeye uzak olup gelecek yaşamımızı var edebilmek adına şimdiki yaşamımızı heba ediyoruz. Patronlar sınıfı zevkusefa içinde yaşarken, bizler yaşamlarımızı sürdürebilmek için, 3 kuruş daha fazla para kazanabilmek için her gün ama her gün saatler boyunca çalışıyoruz, çalışmaya mecbur bırakılıyoruz. Üreten, hayatı var eden sınıf bizleriz, ürettiğimiz bütün değerlere el koyan ve ömrümüzü hoyratça kullanma hakkını kendinde görense patronlar sınıfıdır.
Elbette bu durumu yaratan biz işçi sınıfının örgütsüzlüğü ve dağınıklığıdır. Eksikliği önce kendimizde aramalıyız. Bizler örgütlü, bilinçli olduğumuzda ne uzun iş saatlerine ne de kölece çalışma koşullarına maruz kalırız. Yeter ki gücümüze inanalım ve birleşelim.
Bellum Omnium…
Biz İşçiler Birlikte Güçlüyüz
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
- “Geçmiş Olsun” Yerine “Rapor Almayın”
Son Eklenenler
- Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Mersen’de işçiler, sendika ve toplu sözleşme hakları için 19 Nisanda greve çıktı. Sendikadan yapılan açıklamada şu sözlere yer verildi: “Fransa sermayeli Mersen’in merkez yöneticileri...
- İşçi Dayanışması’yla tanışmış işçi kardeşlerimiz, gazetemizin kendilerinde yarattığı değişimi çok iyi bilir. UİD-DER ile yolları kesişen her işçi kardeşimizin zihni açılır, doğru bir ifadeyle dünyaya ve her şeye sanki üç boyutlu bir gözlükle bakar...
- Bu dünyaya sadece çalışmak için gelmiş gibiyiz. İşyerinde arkadaşlarımın ağzından sürekli şu sözler dökülüyor: “Ya biz bu dünyaya çalışmak için mi geldik? Evde iş, fabrikada iş… Sürekli bir döngünün içinde dönüp duruyoruz. Neden bu kadar çok...
- Türkiye’de seçimler öncesinde çok sayıda emekli eylemi gerçekleşti. Emeklilerin yaşadığı sorunların sandığa yansıyarak yerel seçimleri etkilediği herkesin malumu… Sorunlarımız bitmedi ve seçim sonrasında da emekliler olarak taleplerimizi haykırmaya...
- Merhaba dostlar; bizler İstanbul’dan bir grup öğretmeniz. 1 Mayıs’a yaklaşırken duygularımızı siz işçi kardeşlerimizle paylaşmak istedik. Öncelikle her sene olduğu gibi bu sene de 1 Mayıs coşkusunu haftalar, aylar öncesinden hissetmeye başladık. O...
- Öz Gıda-İş Sendikasında örgütlü işçilerin 7 Marttan beri grevde olduğu Abalıoğlu Lezita fabrikasında 16 Nisanda jandarma işçileri ve sendikacıları darp etti ve ters kelepçeyle gözaltına aldı. Yaralanan 8 işçi hastaneye kaldırıldı. İzmir Kemalpaşa’da...
- 17 Nisan Sağlıkta Şiddete Karşı Mücadele Günü kapsamında Türkiye’nin pek çok kentinde sağlık emekçileri basın açıklamaları gerçekleştirdi. 12 yıl önce Gaziantep’te görev sırasında katledilen Dr. Ersin Arslan ve sağlıkta şiddet sonucu yaşamını...
- Bursa’da faaliyet gösteren Durak Tekstil’de 6 işçi Öz İplik-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılmış ve fabrika önünde direnişe geçmişlerdi. 6 Şubattan itibaren direnişlerine kararlı bir şekilde devam eden Durak Tekstil işçileriyle dayanışma...
- Sermaye sınıfı ve iktidar bizi bir birey, bir insan olarak değil sadece ucuz işgücü kaynağı olarak görüyor. Çok çocuk doğurmamızı, gelecek işçi kuşaklarını yetiştirmemizi beklerken, kadın istihdamını teşvik ettiklerini söylerken, doğum ve emzirme...
- Adıyaman’ın Besni ilçesinde bulunan Mega Polietilen fabrikasında 2 aylık ücretleri gasp edilen işçiler 8 Nisanda iş bırakarak direnişe başladı. 15 Nisanda BİRTEK-SEN’in çağrısıyla fabrika önünde bir dayanışma eylemi yapıldı. 5 Nisandan bu yana...
- İşçi sınıfının 8 saatlik işgünü için mücadelesinden doğan 1 Mayıs’ın 138 yıllık bir tarihi var. Kuşaklar boyunca kadın ve erkek işçiler işgününü 8 saate indirmek için mücadele ettiler ama bu mücadele işgününün kısaltılması talebiyle sınırlı kalmadı...
- Hepimiz artan hayat pahalılığından şikâyet ediyoruz. Geçimimizi sağlamakta, ay sonunu getirmekte zorlanıyoruz. Çarşı-pazarda, marketlerde hep aynı sohbeti yapıyor, aynı dertten yakınıyoruz: Hayat çok pahalı! Çoğumuz için tatil yapmak, hafta sonu...
- İsrail’in Gazze’ye saldırıları altıncı ayını geride bırakırken altı aydır meydanları dolduran İngiltereli işçi ve emekçiler “acil ve kalıcı ateşkes” ve “İsrail’e silah satışının sonlandırılması” talepleriyle bir kez daha meydanlara çıktı. 13 Nisanda...