Buradasınız
Tekstil İşçilerinin Sorunları Mücadeleyle Aşılır
Esenyurt’tan bir grup tekstil işçisi

Bizler çeşitli tekstil fabrikalarında çalışan kadın işçileriz. Son süreçte asgari ücrete gelen “zam” bizlerin de fabrikalarında, işçiler arasında hepten huzursuzluğa neden oldu. Örneğin son dönemlerde bazılarımızın çalıştığı yerlerde eski işçileri çıkarıyorlar. Daha düşük ücrete, yani asgari ücrete çalıştırıyorlar. Patronlar asgari ücrete gelen zammı bahane ederek maaşlarımızı düşük tutuyor.
Aramızdan birkaç arkadaşımız patrona gidip “asgari ücret farkımızı alacak mıyız, maaşlarımızda iyileştirme olacak mı?” diye sorduklarında patronun işçiye cevabı “şuan bir şey söyleyemem, sabredin, bekleyin, bu işyerinin zammı her yıl yedinci ayda yapılıyor” oldu. Bu cevabı kabullenmeyen işçi arkadaşlarımız çözümü işten ayrılmakta buldular. Fakat hangi işyerine gidersek gidelim, eğer bilinçsiz ve örgütsüzsek sorunlarımız hiç bitmeyecek. Birçoğumuz çeşitli sorunlar yaşıyoruz: Kimimiz tuvaletlere izin alarak ya da kart basarak gitmek durumunda kalıyoruz. Özellikle birçoğumuzun işyerlerinde yemekler yenilmeyecek kadar kötü durumda. İnanın köpeğin önüne koysalar yemez ama patronlar bu yemeği bize layık görüyor.
Bu sorunların yanı sıra erkek şeflerin kadınlara karşı hakaretleri bizleri rencide ediyor. Erkek işçilerin ücretleri kadın işçilerin ücretinden yüksek tutuluyor. Oysa aynı işi yapıyoruz. Patronlar işçilerin rekabet etmesi için ellerinden geleni yapıyor. Başımızın belası olan, sayıyla iş yapma, işçileri hepten birbirine düşürüyor. “Sen az yaptın, ben çok yaptım” gibi tartışmalar oluyor. Fakat ne kadar yaparsan yap ne ücretimiz yükseliyor ne de adam gibi muamele görüyoruz. Biz işçilerin sırtından kazandıkları yetmiyormuş gibi diline, dinine karışıyor, oralısı buralısı diye ayırıyorlar.
Örgütsüz olduğumuz için de patronların kurdukları bütün tuzaklara düşüyoruz. Siz hiç gördünüz mü patronların kazandıklarında bizimle paylaştıklarını? Fakat her kriz yaşandığında bedeli ödeyen, her daim biz işçiler oluyoruz. Hemen bizleri zorla izne çıkartıp ücretlerimizi düşürmeler veya geç ödemeler başlıyor. Sonra da patronların klasik açıklamaları oluyor: “Arkadaşlar önümüz kriz; iş yok, para yok. Sizlerden fedakârlık bekliyoruz. Biz bir aileyiz; bu krizden birlikte çıkacağız.” Yalanlarını bizlere yutturmaya çalışıyorlar. Oysa her şeyi işçiler üretiyor. Patronları bizler zengin ediyoruz. Yüz binlerce tekstil işçisi var. Gücümüzü birleştirelim, örgütlü mücadeleye katılalım. O zaman patronlardan hesap sorabiliriz. Daha insanca yaşayacak bir dünya yaratmamız mümkün!
“Ne Oldi da Savaş Oldi Ha?”
Yine Doğa Katliamı Yine Cengiz Holding
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
- UİD-DER’de 8 Mart Etkinlikleri: 8 Mart Yol Gösteriyor, Engeller Mücadeleyle Aşılır!
- Emekçi Kadın, Yaşam, Mücadele, Dönüşüm
- “Hey Kızlar Siz de Katılın Bize!”
- UİD-DER Kadın Komitesi: Sorunlar, Engeller Mücadeleyle Aşılır!
- Güvencesiz ve Esnek Çalışma Modellerine Bir Yenisi Eklendi: “Komşu Annelik”
- Bu Televizyonlar Neleri Gösterir, Neleri Göstermez?
- Ekranlar ve Çocuklarımız
- Gelişen Ufkumuz, Değişen Dünyamız
- İşçilerin Canının Hiçe Sayılmasına Birlikte Karşı Duralım!
- Kadına Yönelik Şiddete Karşı Dünyadan Eylemler
- Anastasya, Dilan ve Hafızamız
- Gerçek Adalet Mücadelemizle Gelir
- Geleceğe Dönüşmek, Geleceği Büyütmek
- UİD-DER Kadın Komitesi’nden Polonez Direnişine Dayanışma Ziyareti
- Ağıt Yakmasın Analar, Umut Türküleri Söylesin
- Nurten Abladan Bugünün Emekçi Kadınlarına
- “Kendimiz İçin Yürüdük…”
- Direnç Çiçekleri İşçi Sınıfının Bağrında Filizlenir
- Anne Karnında Başlayan Eşitsizlik
- Clara Zetkin ve Ölümsüz Mirası
Son Eklenenler
- Ha geldi, ha gelecek, yok yok bu sene gelmeyecek derken Yaren leylek Bursa’nın Karacabey ilçesinde, Uluabat Gölünün kıyısında balıkçı Âdem amcayla buluştu. On dört yıllık dostluk! Adı gibi yarenlik yapıyor Âdem amcaya. Aslında kimsenin haberi...
- 11 Nisan’da Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Emek ve Demokrasi Güçleri ve öğrenciler birçok ilde tutuklu öğrencilerin serbest bırakılması talebiyle basın açıklamaları gerçekleştirdi. İstanbul’da KESK İstanbul Şubeler Platformunun...
- Yunanistan’da işçi ve emekçiler bir kez daha kamu ve özel sektörde 24 saatlik genel grev gerçekleştirdi. Tembi tren felaketinin ikinci yıldönümü olan 28 Şubatta tarihindeki en büyük grev ve protestolara sahne olan Yunanistan’da, 9 Nisanda bir kez...
- KESK’e bağlı Eğitim Sen, Birleşik Kamu-İş’e bağlı Eğitim-İş ve Hürriyetçi Eğitim Sen, 10 Nisanda birçok ilde Milli Eğitim Müdürlükleri önünde, kent meydanlarında, sendika şubelerinde proje okullara yapılan keyfi atamalara karşı basın açıklamaları...
- Üzerine sayfalarca yazı yazılabilecek, saatlerce sohbet edilebilecek bir konunun en öz, en çarpıcı halidir sloganlar… Hele ki işçi sınıfının sloganları! Birkaç kelimeyle büyük anlamlar sırtlanırlar. Kimisi somut bir talebi anlatır, kimisi bir...
- Ankara’nın Beypazarı ilçesinde bulunan Çayırhan Maden Ocağında 10 Nisanda gece vardiyası sırasında meydana gelen patlamada 2’si ağır olmak üzere 14 işçi yaralandı.
- Evrensel sağlık kapsamı; tüm insanların ihtiyaç duydukları sağlık hizmetlerine, ihtiyaç duydukları yer ve zamanda, mali sıkıntı çekmeden erişebilmeleri anlamına gelir. Sağlığın geliştirilmesinden, hastalıkların önlenmesine, rehabilitasyon ve...
- Gençlik yılları insanın en güzel, en verimli, en dinamik yılları olarak tanımlanır. Fakat gençlerin dinamizmleri yok ediliyor, gelecekleri ve hayalleri çalınıyor, toplum nefessiz bırakılıyor. Kapitalizm genç kuşaklara bir gelecek vaat etmiyor....
- Ruhunda özgür bir dünyanın umudunu taşıyan, yüreği bencil çıkarlarla değil, toplumsal kurtuluş özlemiyle çarpan sevgili büyüklerimiz ve değerli genç arkadaşlarımız, merhaba!
- Rejimin 19 Martta başlattığı saldırı dalgasına karşı başlayan protestolarda öğrenci gençler kitlesel katılımıyla dikkati çekmişti. Günlerce süren eylemlerde, polis barikatlarına, polisin şiddetli müdahalesine rağmen alanları terk etmeyen yüzlerce...
- Çünkü büyük kapitalist ülkeler, milyonlarca emekçinin vergileriyle oluşan bütçeleri sağlık, eğitim, barınma gibi temel ihtiyaçlara değil daha fazla silahlanmaya akıtıyorlar. Baskıcı ve otoriter uygulamaları arttırıyor, demokratik hak ve özgürlükleri...
- Türkiye’de siyasal gelişmelerin hızlandığı, her bakımdan zorlu, her bakımdan ağır bir süreçten geçiyoruz. İşçi ve emekçiler, emekliler, gençler olarak enflasyonun hız kesmesini, hayat pahalılığının son bulmasını, geçim derdinin hafiflemesini...
- Sosyal medya platformlarında her gün yeni bir trend beliriyor, insanlar yeni bir akımın peşinden koşturuluyor. Dün “lokma dünyası”, yakın zamanda “Dubai çikolatası” peşinde koşan insanlar, yarın farklı bir yiyecek ya da akımla tüketim sarmalına...