Buradasınız
“Gözümüz Aydın, Türkiye’miz Kazanıyor”
Kıraç’tan bir metal işçisi
Dünya Kupası elemelerinde Türkiye-Estonya karşılaşması bizim gece vardiyamıza denk gelmişti. Gece yanıma gelen bir arkadaş büyük bir coşkuyla “gözümüz aydın, Türkiye’miz kazanıyor” dedi. Ben de espriyle karışık “artık bizi de burada unutmazlar, rahat ederiz desene” dedim. Neyse arkadaş gitti ama bana geçmişte yaşadığım bir olayı da hatırlattı.
Yine bir milli maç vardı (rakip takımı hatırlamıyorum, en az 01 yıl önce) ve Türkiye bu maça odaklanmıştı. İşyerinin de temel gündemi bu karşılaşma olmuştu. Maç saati yaklaşınca işyeri önüne dev Türk bayrağı, çalıştığımız tüm makinelere ise küçük bayraklar asıldı. Tuvalete gittiğimiz zaman dakikanın hesabını yapan patronumuz yemekhaneye dev ekran kurdurarak çalışmayı paydos edip bizi yemekhaneye topladı ve hep birlikte bu karşılaşma izlendi, hatta toplu halde İstiklal Marşı okundu.
Bu maçtan bir süre sonra işyerinde bir fısıltı yayılmış, işçiler içerisinde bir sendikalaşma lafı dolaşmaya başlamıştı. Bu fısıltı patronun kulağına kadar gitmiş olmalı ki, bir anda işyerinde yeni bir kural silsilesiyle saldırıya geçmiş, neredeyse her şey yasak hale gelmiş, hatta paydoslarda toplu oturmak bile yasaklanmıştı. Patron sendika lafını duyunca deli olmuştu.
Yine bir akşam paydosu fabrika önünde kimimiz servise biniyor, kimimiz sigara içiyor, kimisi de daha yeni kart basıyordu ki, cama çıkan patron yüksek bir sesle haykırdı ve “ne bekletiyorsunuz bu boktan adamları, bindirsenize arabalarına, demek ekmeğinize ihanet edersiniz ha” diyerek camı hızlı bir şekilde geri kapattı. Patronun bu tavrı içimde ciddi bir öfkeye yol açmıştı. Nereye gitmişti birkaç gün önceki o şirin patron, nasıl olup da bizim “Türk” olduğumuzu unutuvermişti? Yine aynı patron SSK primimin eksik yatırıldığını ve düzeltilmesi gerektiğini söylediğim için işime son vermişti.
Yani burada anlatmak istediğim şudur ki, patronlar sınıfından dost olmaz! Onlar işçileri uzun saatler çalıştırabildikleri ve daha çok sömürebildikleri oranda işçilere şirin gözükürler, aksi bir durum ortaya çıkıp işçi hakkını aramaya başladığı zaman da, patronlar bizi gerçekte nasıl gördüklerini hemen gösterirler.
Biz işçiler milli maçlardaki galibiyetlerle avunduğumuz, birilerinin kasalarına girecek milyon dolarlar için sevindiğimiz ve kendi sorunlarımızı çözmek için mücadele etmediğimiz müddetçe kaybedeceğiz. Çalışma saatleri daha da artacak, maaşlarımız asgari ücreti geçmeyecek, kan ter içinde aç susuz ve güvencesiz çalışacağız ve bunun karşılığında patronların sermayeleri büyüdükçe büyüyecek. Oyuna gelmeyelim, gerçekleri görelim ve kendi sınıf çıkarlarımız doğrultusunda mücadele edelim.
Tanıklıklar’dan
Kıdem Tazminatı Hakkımız Ne Olacak?
- İş Cinayetlerine, Düşük Ücretlere, Sendikal Baskılara Karşı Eylemler
- Bursa’dan Bir Özel Okul Öğretmeniyle Söyleşi
- Sağlık Çalışanlarından Sağlıkta Şiddete Karşı Eylem
- Ücret Gasplarına, Düşük Ücretlere ve Baskılara Karşı Mücadeleler Sürüyor
- 2024: Emeklilere Zulüm Yılı
- İşçiler Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor, Kazanıyor
- Tahsin İncirci Yaşamını Yitirdi, Besteleri Yaşayacak
- Faruk Türkoğlu Sonsuzluğa Uğurlandı
- “Emekli Boş Durmasın, Çalışsın Diyenlerdir” Bu Toplumun Sırtına Yük!
- 84 Yaşında Bir İnsan Neden İş Arar?
- Sendikal Baskılar Mücadeleyle Aşılıyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Çıkışsızlık Sarmalındaki Gençler
- İş Kazaları Kader Ya da Fıtrat Olamaz
- Türkiye Okul Yemeği Koalisyonu Kuruldu
- Sel Gider Kum Kalır
- İlet’ten İliç’e Mükellefiyetten Bugüne
- Bizim Çocuklarımız Onlar
- “Eşimle Birlikte Kahvaltı Ancak Yıllık İzinde”
- İliç Maden Faciası Kadıköy’de Protesto Edildi
Son Eklenenler
- Her geçen gün yoksullaşan, hayat pahalılığıyla beli bükülen işçiler olarak vergi rekortmeni olmamız pek mümkün görünmeyebilir. Ancak gerçek bu. Milyarlarca dolarlık servetlere sahip patronlar servetleriyle kıyaslayınca tabiri yerindeyse bir kuruş...
- Bizler, Avcılar’dan genç işçi ve öğrencileriz. Kimimiz fabrikalarda saatlerce çalışıyor, kimimiz ise okul sıralarında dirsek çürütüyor. Hepimiz işçi çocuklarıyız ve bizi birleştiren, bir araya getiren ortak sorunlara sahibiz. Çünkü içinde...
- 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı ve biz emekçi kadınlar böylesine anlamlı bir güne hep birlikte hazırlanmak üzere yan yana geldik. Sınıfımızın birlik, dayanışma ve mücadele günü için UİD-DER’de birleştik. Hep birlikte coşkulandık, umutla dolduk. 1...
- Bir haykırış duyuldu derinden/ Sanırsın dağlar kalktı yerinden/ Mahalleden, fabrika köşelerinden/ Ayağa kalktı yürüyor işçi/ Yürüyor işçi, yürüyor işçi!
- Her işçinin hayalidir bir gün emekli olmak, hayatının kalan kısmında çalışmadan mutlu mesut yaşamak ve kendini güvende hissetmek… Bunun için sigortalı bir işte çalışmaya, SGK primlerimizin gerçek ücretimiz üzerinden ödenmesine dikkat ederiz. İşe ilk...
- Geçenlerde manava yolum düştü, eve bir iki parça şey alayım diye uğradım. Alışveriş bitti, tam para ödeme esnasında 17 yaşlarında bir genç gelerek kasadaki kişinin kulağına bir şeyler fısıldadı. O ise kafasını sallayarak “tamam tamam al” dedi. Genç...
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...
- Merhaba arkadaşlar, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Bu sömürü düzeni kapitalizm dünya işçi sınıfının hayatını alt üst edip zindana çeviriyor. Dolayısıyla her 1 Mayıs’ın biz emekçiler için ayrı bir...
- Siyasi iktidarın ve sermaye sınıfının saldırıları arttıkça işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları kötüleşiyor, iş cinayetleri sürüyor. Bu koşullarda düşük ücretlere, sendikal baskılara, ağırlaşan çalışma koşullarına karşı pek çok sektörde...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER temsilciliklerinde “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlikler gerçekleştirildi. 20-21 Nisanda...
- Son yıllarda mülteci, göçmen, sığınmacı ve yabancı sözlerini çok duyduk, duymaya da devam edeceğiz. Nedeni dünya üzerindeki 8 milyar insanın neredeyse 300 milyonunun, doğup büyüdükleri, yaşadıkları topraklardan kaçmak zorunda kalmalarıdır. Ve...
- Yunanistan’da en büyük işçi sendikası olan Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (GSEE) çağrısıyla artan hayat pahalılığını protesto etmek amacıyla bir günlük genel grev gerçekleştirildi. 16 Nisan’da yüzbinlerce işçi ve emekçi başta Atina...
- Ben Mersin’den, sendikasız bir fabrikada çalışan metal işçisiyim. Yaşamımı devam ettirebilmek için ben de sizler gibi çalışmak zorundayım. Çalıştığım fabrikada birçok sorunla karşı karşıyayız. Bu sorunlar Türkiye’de işçilerin genelinin yaşadığı...