Buradasınız
Hastaneye Yolumuz Düşerse!
Zeytinburnu’ndan bir sağlık işçisi
Merhabalar ben kamuda taşeronda çalışan bir sağlık işçisiyim. Yaklaşık iki yıldır bu sektörde çalışmaktayım. Çalışma koşullarımızın zorluklarıyla beraber çalıştığımız alanın yarattığı sorunlarla da boğuşuyorum. Hastanelerin iç karartan sorunlarının farkındasınızdır. Acil servisin ve polikliniklerin yoğunluğu, yetersiz hastane donanımı, yetersiz çalışan, yetersiz tedavi ve hasta takip gibi... Sorunlar eklendikçe liste uzuyor. Tedaviyi tam alamayan hastaların yaşadığı dertler bir yanda hastane içinde yapılan yolsuzluklar bir yanda...
Yakın zamanda hastanelerden birinde yaşı küçük kızlara doğum yaptırılması, kayıtlarının tutulmaması ve polise bildirilmemesi haberi gündeme gelmişti. Yaşanan bu olayın yanında kontrolsüz tedavi sonucu küçük bir çocuk hayatını kaybetmişti. Gündeme düşen bu haberler ve yaşanan sorunlar bir tek bu hastaneye özgü değildir. Bilinmelidir ki gündeme gelen bu yanlışlar farklı zamanlarda farklı yerlerde hâlâ yapılıyor.
Örneğin bu habere konu olan hastanedeki ilgili bölümde bu işler oldukça sistemli bir şekilde yapılıyormuş. Öncelikle kayıt bölümü bu iş için baştan uyarılmış doktorları tarafından. Gelen hiçbir hastaya kayıt açılmaması, hastanın önce doktor tarafından muayene edilmesi daha sonra doktor izin verirse kayıt açılması söylenmiş. Kayıt personeli bu durumdan mustarip olsalar da emir gereği böyle yapmak durumunda kalmışlar. Günümüzde çoğu kadın maddi yetersizlik nedeniyle gebeliğini sürekli bir şekilde takip ettiremiyor. Özel hastanelere maddi durumu yetmiyor, devlet hastanelerine ise randevu ve aşırı yoğunluktan başvuramıyorlar. Dertlerine derman olur diye Acil Servise başvuran kadınlar ise kayıt açılmaması sorunu ile yüz yüze geliyor. Kayıt açılmadan önce doktor caydırıcı bir konuşma yaparak (yani hastayı azarlayarak, muayenenin gereksizliğinden bahsederek, hiç bilgisi olmayan hastalara muayene şeklini anlatıp onları ürküterek) hastayı muayeneden vazgeçirme yoluna gidiyor.
Bu olaylar yaşanırken sağlık çalışanları ve hastalar arasında sürtüşmeler, kavgalar, hakaret etmeler her gün her saat vuku buluyor. Niteliksiz tedavi, sıra bekleme ve kötü muamele hastaların öfkesini arttırırken, çalışma koşulları, bir doktora, hemşireye, hasta bakıcıya, kayıt personeline yüzlerce hasta düşmesi hastane personelinde psikolojik yıpranmayı derinleştiriyor. İnsani yaklaşım gösteremeyecek duruma gelen çalışanlar ve öfkeli hastalar hıncını birbirinden çıkarır duruma geliyor. Hastane çalışanlarının yükü gün geçtikçe “reform” ve “yenilik” kılıfı altında arttırılıyor. Son günlerde yapılan acil servis uygulama değişikliği nedeniyle acile gelen hasta sayısının arttırılması sonucunda yoğunluk, sayısı değişmeyen acil personeline yükleniyor.
Hastaneler yukarıda anlattığım durumdadır. Bu durum gün geçtikçe daha da kötüleşmekle birlikte yeni problemler de doğurmaktadır. Bu tablonun mimarı, yanlış ve halkı düşünmeyen sağlık politikaları ile hükümettir. Bu politikalar ve uygulamalar yüzünden hastalarla sağlık işçileri karşı karşıya gelmektedir. Her iki kesim de örgütsüz olduğundan, öfkelerini birbirlerinden çıkarmaya çalışmakta ve sorunun kaynağını görememektedirler.
İşçi İntiharları Artarken
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
- Her Yer Bizim Düzenimiz Olsun Diye
- Neden Bu Kadar Stresliyiz?
- “Beni Bırak, Gözünü Bebekten Ayırma Sakın”
- Huzurlu Bir Yaşam İçin Mücadeleye…
- “Bizim Hayallerimizi, Sizin Geleceğinizi Çaldılar”
- Bizim Mahallenin Gençleri
- Kişisel Gelişim Zırvasına Kanma, Sınıf Mücadelesine Sarıl
- Sömürü Düzenini Uçurumdan Atmak İçin Örgütlenelim
- Hindistan’da 250 Milyon Dolarlık Düğün ve Yoksulluk
- Emek Sömürüsü Kapitalizmin Fıtratında Var
- Sahip Olduğunuz Servet Bizden Çaldıklarınızdır!
- “Sayende Sigortalı Çalıştım, Emekliliğime Az Kaldı”
- Bayramları Bayram Gibi Yaşamak İçin!
- Dünya Üzerinde Yaşayan Herkesin Evi Olmalı
- Onlar Yok Ediyor, Biz Yenisini Yapacağız!
- Suyun Lüksü Olur mu Hiç?
- “Senin Yolundan Gideceğim Amca”
- Her Günü Doğa ve İnsanlık Günü İlan Etmek İçin…
- “Kıpır Kıpırsın, Heyecanın Ne Güzel Ey Yolcu”
- “Bence, Sevgi Emektir”
Son Eklenenler
- 17 Ocakta okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve lisede okuyan yaklaşık 20 milyon öğrenci birinci dönem karnelerini alarak yarıyıl tatiline girdi. Mersin’de Eğitim-Sen ve Özel Öğretmenler Sendikası eğitimdeki sıkıntıları dile getirmek için Yenişehir İlçe...
- Suriye’deki Esad rejimi 8 Aralıkta yıkıldı. Hemen ardından da Suriye’deki savaşın bittiği ve Türkiye’deki Suriyelilerin artık güvenle ülkelerine geri dönebileceği konuşulmaya başlandı. Medyada Erdoğan’ın Suriye politikasının ne kadar başarılı olduğu...
- Sevgili işçi kardeşlerim, bizler yani işçi sınıfımızın örgütlü mücadelesinin bir parçası olanlar, eski kuşaktan işçilerin deneyimlerinden ziyadesiyle istifade etmeyi öğrendik sınıf büyüklerimizden. Bundandır karşımızdaki herhangi bir işçi...
- UİD-DER Müzik Topluluğu (UMUT), Ruhi Su’nun sesinden dinlediğimiz Boşa Didinmek Fayda Vermez şarkısını yeniden yorumladı. Şarkının mücadeleye çağıran sözleri kadar hikâyesi de çok anlamlı. Rusya işçi sınıfının romancısı Maksim Gorki, 1907’de,...
- İşyerinde yeni yıl kutlaması yapmak için işi biraz erken bıraktık. Kutlama için masaları hazırladık, şarkı listemizi ayarladık. İşin yorgunluğunu atıp dinlenecek, uzun uzun sohbet edecektik. Tabii eğlence kısmına geçmeden önce işyerinin şef ve...
- Birleşik Metal-İş Sendikası ile MESS arasında süren toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin anlaşmazlıkla sonuçlanması üzerine 13 Aralıkta başlayan GE Grid Solutions grevinin 33. gününde anlaşma sağlandı. Böylece MESS sözleşmeleri kapsamında 4 işletmede...
- Siyasi iktidarın sahte enflasyon verilerine dayanarak 2025 yılı için kamu emekçilerine yaptığı yüzde 11,54 oranındaki zam, kamu emekçileri tarafından ülke genelinde protesto edildi. 13 Ocakta iş durduran KESK, Birleşik Kamu-İş, Hür-Sen, ASİM-Sen...
- Aylardır uzmanların, siyasetçilerin, patronların hatta uluslararası finans kuruluşlarının yaptığı tartışma, analiz ve hesaplamaların sonunda 2025 yılı için asgari ücret 22 bin 104 lira olarak açıklandı. Bu açıklamayı, Türkiye İşveren Sendikaları...
- Günümüzde fabrikalarda, işyerlerinde “kolay yoldan para kazanma” hayaliyle şans ve bahis oyunları oynamak gitgide yaygınlaştı. Teknolojiyle birlikte kumarhane herkesin cebine girdi. Her molada, her köşede tüm başlar cep telefonlarına eğiliyor,...
- Balıkesir Gönen’de bulunan Arıtaş Kriyojenik’te 19 Aralıkta başlayan grev 10 Ocakta anlaşmayla sonuçlandı. DİSK/Emekli-Sen 11 Ocakta Türkiye genelinde İzmir’den Trabzon’a, İstanbul’dan Denizli’ye pek çok ilde “TÜİK Verileri Kirli ve Yalan; Açlık,...
- Aralık ayında Birleşik Metal-İş sendikasının örgütlü olduğu Hitachi Energy, GE Grid Solutions, Schneider Elekrik, Arıtaş Kriyojenik ve Green Transfo fabrikalarında peşi sıra grevler başladı. Çok geçmeden de sermaye sınıfının tatlı kârlarını düşünen...
- İzmir Buca’da sendikal baskıların ve işten atma saldırısının devam ettiği Telus önünde direniş başladı. Adana’da SASA Polyester’in PTA tesis şantiyesinde Gemont Endüstri ve ardından Metropol İnşaat adlı taşeron şirketler bünyesinde çalışan inşaat...
- Yeni bir yılın, 2025’in ilk günlerini yaşıyoruz. Ama işçi ve emekçilerin yüreğinde “yeni” olanın getirdiği heyecan ve umut yerine büyüyen endişeler ve kasvet var. Takvim yaprakları hariç hayatımızda değişen tek şey yaratılan ekonomik yıkımın...