Buradasınız
İşçilerin Sordukları/41

İşsizlik Sigortası Fonu nasıl kullanılıyor, nerelere harcanıyor?
Kasım ayı itibariyle İşsizlik Sigortası Fonunda yaklaşık 92 milyar lira birikti. 2002’den bu yana İşsizlik Fonunda para birikmeye başladı. Fonun oluşturulma nedeni ise işsiz kalanlara işsiz kaldığı süre boyunca maddi destekte bulunmaktı. Fakat biriken milyarlar patronların hizmetine açılmış durumda. Fondaki para işsizlerden çok patronlara ve hükümete maddi destek oluyor. İşsizlik fonu şimdiye kadar GAP projesi harcamaları, kısa çalışma ödeneği, ücret garanti fonu, kurs giderleri, yol ve enerji santralleri yapımı, engellilerin işsizlik sigortası işveren payı ve patronların sigorta primi paylarını ödemek için kullanıldı, kullanıyor. İşçiler için kurulan fon, patronların teşvik ve yatırım fonu haline geldi.
Patronların kullandığı teşvik fonları artarken işçilere ayrılan pay azalıyor
Fonda bu kadar çok para birikmesinin nedeni işsiz kalan işçilerin sayısının az olması değil, fondan yasal olarak yararlanma koşullarının ağır olmasıdır. İşsizlik sigortasının uygulamaya başlandığı yıldan bu yana, 6 milyon 45 bin kişi işsizlik ödeneği için başvuruda bulundu. Bunlardan 4 milyon 168 bini işsizlik ödeneği almaya hak kazandı. 1 milyon 876 bin işsiz işçi ise yasal şartları yerine getirmediği gerekçesiyle yararlanamadı. Başvuranlara toplamda bugüne kadar 10 milyar 430 milyon lira ödeme yapıldı.
İşsizlere fondan toplamda 10 milyar lira ödenirken, patronlar içinse 2002-2014 yılları arasında kısa çalışma ödeneği için 209 milyon, ücret garanti fonu ödemesi için ise 109 milyon lira harcandı. Bunların dışında kurslar için 4 milyar 554 milyon, GAP giderlerine 11 milyar 511 milyon, işveren teşvik ödemesi 522 milyon, iflas ödemeleri için 105 milyon, nereye harcandığı belli olmayan “diğer giderler” için de 4 milyar 181 milyon lira ödeme yapıldı. Ayrıca 301 işçiyi katleden Soma Holding patronuna 6 ay süresince işsizlik fonundan 66 milyon lira destek verildi. Yani işçinin parasından işçiye yalnızca 10 milyar lira harcanırken, patronların ve hükümetin ihtiyaçları için 16 milyar liradan daha fazlası harcanmış bulunuyor.
İşe yeni giren işçilerin ve kadın işçilerin sigorta primi işveren payı da fondan ödeniyor
Hükümetin patronlar için uyguladığı teşvikler saymakla bitmiyor. İşçiye gelince “kaynak yok”, “yasal koşulları yerine getir” diyen hükümet, sıra patronların çıkarları olunca işçilerin fonunu yağmalıyor. Hükümet torba yasayla getirilen istihdam teşvikiyle işsiz kadınları 31 Aralık 2015’e kadar işe alan patronlara 54 ay boyunca düşük prim ödemesi imkânı sağladı. Patronların, kendi çıkarları doğrultusunda işçilere verdiği mesleki eğitimlerin faturası da fondan karşılandı. 18 ile 29 yaş arası genç işçi istihdam eden patronlara teşvikler sunuldu. İşbaşı eğitim programını tamamlayan 18 yaşından büyük 29’dan küçük işçilerin 3 ay içinde işe alınması durumunda patronların o işçiler için ödemesi gereken SGK primlerinin işsizlik fonundan karşılanması sağlandı, sağlanıyor.
İŞKUR kanalıyla ödenen sigorta paylarına bu fondan kaynak sağlanıyor
Patronların ödemesi gereken sigorta paylarının büyük bir kısmı İŞKUR aracılığıyla İşsizlik Fonundan karşılanıyor. En az 2 sigortalının çalıştığı işyerlerinde işbaşı eğitim programı dâhilinde işe alınan bir işçinin maaş ve sigorta primleri 6 ay boyunca işsizlik fonundan karşılanıyor. 10 ve üzeri işçi çalıştıran işyerinde toplam çalışan sayısının %10’u kadar işçinin ücreti ve primleri yine 6 ay boyunca işbaşı eğitim programı kapsamında fondan kullanılıyor. Programa katılan işçiler teşvikten yararlanan patron tarafından işe alınırsa sigorta primleri imalat sektöründe 42 ay, diğer sektörlerde ise 30 ay boyunca işsizlik fonundan karşılanıyor. İşsizlik fonundan yararlanmak isteyenlerin önüne yasal engeller dikilirken patronların işe aldıkları 10 işçiden birinin sigorta primi 2,5 yıldan 4 yıla kadar değişen sürelerle fondan karşılanıyor. Vergi indirimleri kolaylığı sağlanıyor.
Kısacası işçiler için oluşturulan fondan bir tek işçiler yararlanamıyor. Patronların ve onların hükümetinin kontrolünde olan hiçbir fon gerçekten işçilerin yararına kullanılmaz. İşçilerin fonları işçilerin denetimlerinde olmalıdır. İşçiler örgütsüz olduğu için İşsizlik Fonu yağmalanıyor. Fonumuza ancak örgütlü mücadeleyle sahip çıkabiliriz ve denetimimize alabiliriz.
İşsizlik Sigortası Fonundan yararlanma koşulları düzeltilsin, ödenek miktarı arttırılsın!
İşsizlik Sigortası Fonunun patronlara peşkeş çekilmesine hayır!
İşsizlik Sigortası Fonu işçilerin denetimine!
Kâr Düzeni Gençliği Çürütüyor
- Filler, Karıncalar ve Kıssadan Hisse
- “Bu Sene Hiç Kiraz Yediniz mi?”
- Aşçı ya da Doktor… Çocuklarımız Ezilmekten Nasıl Kurtulur?
- Söyleyecek Sözümüz, Verecek Hesapları Olmalı
- Gazze ve İnsanlığın Onur Mücadelesi
- Bizi Güçlü Kılan Birlik ve Dayanışmadır!
- Emekten Yana Bir Bilim İnsanı: Alice Hamilton
- Kölelerin İsyanı, Ücretli Kölelerin Gücü
- İşçi Dayanışması 208. Sayı Çıktı!
- Brecht ve İşçiler İçin Sanat
- Örgütlü Olamayan Ucuz İşgücü Olur
- Komşunun Evi Yanarken…
- İşçi Gençlik Patronların Kölesi Olmayacak
- On Depo Benzin İle Ölçülen Emek
- Yaşadığımız Çağın Sorumluluğunu Almak, Guido Gibi Olmak!
- “Greve Çıktık, Elimize Ne Geçti?”
- Sağlıksız Bir Sağlık Anlayışı
- Kim Bu Herkes?
- Zeytin Ağacına Bile Düşmanlar!
- Sorunlarımızı Aşmak İçin Birlik Olmaya İhtiyacımız Var!
- İcra ve İflas Yasasındaki değişiklik ne anlama geliyor?
- Covid-19, Kısa Çalışma ve Ücretsiz İzin Gerçeği
- AKP’nin Torba Yasası: Patronlara Kıyak, İşçilere Saldırı
- Pandemi, Ücretsiz İzinler ve Hak Gaspları
- İş Güvenliği Yasasına 4. Kez Erteleme Ne Anlama Geliyor?
- Kronik Hastalığı Olan İşçilerin ve Hamile Kadınların Yasal Hakları
- Koronavirüs ve Yasal Haklarımız
- Avukat Mesut Badem ile Arabuluculuk Üzerine/2
- Avukat Mesut Badem ile Arabuluculuk Üzerine/1
- İşçilerin Sordukları/78
- Emeklilik Hakkımız İçin Topyekûn Mücadele Edelim!
- Yargıtay’ın Hamile İşçiler İçin Emsal Kararı
- İşçilerin Sordukları/75
- İşçilerin Sordukları/74
- İşçilerin Sordukları/73
- İşçilerin Sordukları/72
Son Eklenenler
- Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca adlı romanında Yaşar Kemal, sömürülenlerle sömürücüler arasındaki büyük çelişkiyi anlatır. “Çünkü” der, “sömüren güçlü azınlıkla, sömürülen ve güçsüz sanılan çoğunluk, her çağda vardı. Ama bu çelişki...
- İktidarın “Kamu Çerçeve Protokolü” sürecindeki tutumunu protesto etmek için yapılan bir eylemin ardından bir kadın işçi çevresindeki insanlara sordu: “Bu sene hiç kiraz yediniz mi?” Bu soruya evet diyen tek bir kişi çıkmadı. Kilosu 700 lirayı aşan...
- Mücadele örgütümüz UİD-DER’in saflarında yer almış her işçi kardeşimizden, çoğu zaman övgü dolu sözler duyarız. Bu sözler tesadüf değil, UİD-DER’in sınıf mücadelesinin tarihsel deneyimlerinden süzülüp gelen mücadele kültürünün bir sonucudur. Ben de...
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri, 1 Eylül Dünya Barış Günü kapsamında 31 Ağustos Pazar günü Kadıköy’de bir miting düzenleyeceklerini duyurdu. Miting çağrısı, Mecidiyeköy’de bulunan Tüm Bel-Sen İstanbul Şube binasında 27 Ağustosta...
- Toplamda 6,5 milyon kamu emekçisi ve emeklisini ilgilendiren 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde, anlaşma sağlanamadı. Kamu İşveren Heyeti ile konfederasyonlar arasında görüşmeler çıkmaza girdiği için, süreç Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna...
- İzmir’den İstanbul’a belediye çalışanları, ücretlerinin geç veya eksik ödenmesi, tazminatlarının ve yan haklarının ödenmemesi nedeniyle çeşitli eylemler yapıyor. Evlerini geçindirmekte zorlanan emekçiler, alacaklarının bir an önce ödenmesini talep...
- 600 bin kamu işçisini ilgilendiren Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü (KÇP) süreci, kamu işçilerinin taleplerinin görmezden gelinerek sefalet zammına imza atılmasıyla sonuçlandı. Harb-İş İstanbul Şube Başkanı Murat Yalçınkaya ile Kartal...
- Grev yerindeki bir sohbet sırasında bir işçi kardeşimiz çocuğunun aşçılık bölümünü seçtiğini anlatırken bu durumun onu üzdüğünü şu sözlerle dile getirmişti: “Biz istedik ki bizim gibi işçi olmasın, mühendis olsun, doktor olsun, ezilmesin. Ama olmadı...
- Biz Gebze’den bir grup UİD-DER’li işçi olarak Omsa Metal direnişini ziyaret ettik. Direnişçi işçilerle sorunlarımız üzerine sohbet ettik.
- Kapitalist sistemin tarihsel krizi, siyasi iktidarın sermaye sınıfının çıkarlarına göre yürüttüğü politikalar biz emekçileri derinden etkiliyor. Açlık sınırı altında kalan sefalet ücretlerine mahkûm edilmiş durumdayız. Bizler insanız, sadece...
- Metal işkolunda grup toplu iş sözleşmesi yaklaşıyor. Bu sözleşme MESS ve metal işkolunda örgütlü bulunan Birleşik Metal-İş, Türk Metal ve Çelik-İş sendikaları arasında gerçekleşecek. Biz işçiler bir araya geldiğimizde futbol üzerine konuşur, sohbet...
- BM destekli Entegre Gıda Güvenliği Aşaması Sınıflandırması (IPC), Gazze’de yaklaşık 500 bin kişinin yaşadığı yerleşim bölgesinde kıtlık ilan etti. Gazze’de açlıktan ölenlerin sayısı her geçen gün artıyor. İsrail’in uyguladığı bu soykırımı protesto...
- Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu, taleplerini iletmek için 22 Ağustosta konfederasyon genel merkez binası önünde toplanarak Cumhurbaşkanlığına yürümek istedi. Kamu emekçilerinin yürüyüşü polis tarafından engellendi. Emekçiler sendika binası önünde...