Buradasınız
Kazanılmış Haklarımız ve Genç İşçiler
Maltepe’den bir işçi
Patronlar genellikle en temel işçi haklarını bilmediklerini ve ucuza çalışacaklarını düşünerek genç işçileri çalıştırmayı tercih ediyorlar. Akıllı telefon, medya, internet olanakları elimizin altında olmasına rağmen, sermaye düzeni işçilerin en temel yasal haklarını dahi öğrenmemesi için sürekli çaba sarf ediyor. “İstifanı ver” denilen birçok genç işçi ya gurur yapıp istifa ediyor ya da “işten çıkartıldın, şimdi git dört gün sonra gel” dendiğinde denileni yapıp dört gün sonra işe gittiğinde tüm haklarını kaybettiğini öğreniyor. Yeni tanıştığım 22 yaşında işsiz bir arkadaşıma neden işten ayrıldığını sordum. 500’e yakın işçinin çalıştığı bir fabrikada çalışırken arızalı bir makinede çalıştığı sırada parmağının kesildiğini anlattı. Şirket yetkilileri işyerinin özel polikliniği olduğunu, onu oraya götüreceklerini söylemişler. Arkadaşım parmağını kaybetmekten korktuğu için bir hastanede çalışan annesini aramış. Annesinin “buraya gelin, buradaki hastane daha donanımlı” demesi üzerine yetkililere talebini söylemiş. Yetkililer “bizim polikliniğimize gitmiyorsan prosedür gereği istifanı imzalamalısın” deyince arkadaşım hiç sorgulamaksızın imzalayıp gitmiş. “Peki iş kazası raporu tutturdun mu?” diye sorduğumda öyle bir hakkı olduğundan, raporun nasıl, nerede tutulacağından haberi olmadığını söyledi. İstifa etmek zorunda olmadığını da bilmiyordu. Belli ki şirket, arkadaşımın gerçekten de sadece parmağını kaybetme korkusuyla başka bir hastaneye gitmek istemesinden dahi korkmuş ve ayak oyunuyla istifasını almış.
Bu olay yıllar önce yine buna benzer bir iş kazasını aklıma getirdi. Aradaki fark bu olayda işçi arkadaşımın özel hastaneye götürülmeyi patronun bir lütfu olarak görmesiydi. Boya fabrikasının laboratuarında çalışan 21 yaşında bir kadın işçi boya karıştırıcı mikserlerin sorunlu olduğunu patronlara bildiriyor. Patron “idare edin, iş görüyor. Yenisi çok pahalı” diyerek geçiştiriyor. Birkaç gün sonra karıştırıcı mikserin bıçağı yerinden koparak kadın işçinin elini ciddi biçimde kesiyor. Ertesi gün eli sarılı vaziyette gördüğüm arkadaşım olayı anlatınca “kopan bıçak boğazına gelseydi seni öldürebilirdi. İş kazası raporu aldın mı?” diye sorduğumda bana şu cevabı vermişti: “Patron çok iyi bir insan. Beni özel hastaneye götürdü ve tüm masrafları karşıladı. Bütün gün yanımdan ayrılmadı, bana yemek ısmarladı. Hatta sigaramı bile o aldı.” Sonra da İzmir’deki Weber fabrikasında işe alınması için patronunun kendisine referans olduğunu, şirketle telefonda görüştüğünü, işe kesin olarak alınacağını, böylece hayalindeki fabrikada çalışabileceğini anlatmıştı. İlerleyen günlerde patronun gazıyla istifa eden arkadaşım tası tarağı toplayıp İzmir’e gitmiş, fakat arkadaşımın elini sarılı gören Weber “bize hemen çalışmaya başlayacak işçi lazım” diyerek arkadaşımı işe almamıştı. Böylece arkadaşım hem mevcut işinden olmuş hem de hayalleri suya düşmüştü.
UİD-DER’e gelmeden önce ben de birçok konuda ne yapılacağını bilmiyordum. Filmlerden aklımıza kazınan “siz beni kovamazsınız, ben istifa ediyorum” repliğini onur zannediyordum. Ama sonra UİD-DER sayesinde asıl onurun hakkını patronlara gasp ettirmemek olduğunu öğrendim. Patronların yalanlarına, ayak oyunlarına kanmamayı öğrendim. Sadece yeni haklar elde etmek için değil, kazanılmış haklarımızı korumak için de örgütlenmek ve dayanışmak gerektiğini, birleşen işçilerin yenilmeyeceğini öğrendim. “Patronların kara listesi, işçilerin şeref belgesidir.” Genç işçi kardeşlerimizi duvara çarpa çarpa değil, işçilerin kurduğu UİD-DER’le öğrenmeye, bilinçlenmeye ve dayanışmaya çağırıyorum.
- Gençlerimiz Ölmeye Devam Ediyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Sağlıksız ve Kötü Çalışma Koşullarına Karşı Birleşelim
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Hayatımızı Değiştirecek Parolayı Unutmayalım!
- Gizli Açlık Tehlikesi Büyüyor
- Biz Mücadele Edersek Her Şey Düzelir!
- Hasköy Sanayi Sitesinden Sonra Şimdi Sıra Kimde?
- Ya Beni İşten Atarlarsa?
- İSG-SEN Ankara’da Siyah Baret Eylemi Yaptı
- Patronların Prestiji Yangın Riskinden Daha Önemli
- “El Cerrahisi 7/24 Yanınızda”
- Yangından Haberimiz Bile Olmadı!
- TMO Silosundan Fabrikalara Patlamalar ve Yangınlar Ne Anlatıyor?
- Aşırı Sıcaklar İşçi Sağlığı ve Güvenliğini Tehdit Ediyor
- Teknoloji Çağındayız Ama İşçiler Çalışırken Ölüyor!
- Örgütsüzlüğümüzün Bedeli: Artan İş Cinayetleri
- Baret Bile Olmadığı İçin!
- 28 Nisan Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği Gününden 1 Mayıs’a
- Çıraklık Okulları ve Örgütlenme İhtiyacı
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
- “Geçmiş Olsun” Yerine “Rapor Almayın”
Son Eklenenler
- İngiltere’de 7 Ekimden bu yana her Cumartesi ulusal çapta eylemler düzenleyerek Filistin halkının yanında yer alan işçi ve emekçiler, egemenlerin savaşına karşı meydanlarda yerlerini almaya devam ediyor. 20 Nisanda ülke çapında çeşitli kent...
- İtalya’da büyük işçi sendikaları iş cinayetlerine karşı binlerce işçinin katıldığı kitlesel bir miting düzenledi. 20 Nisan’da işçiler “Artık Yeter!” sloganıyla işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği, kamu sağlığı hakkı, adil vergi reformu ve...
- İşyerinde, sokaklarda, toplu taşıma araçlarında insanların yüzlerinden okunan yorgunluk ve mutsuzluk dikkatimi çekiyor. Öfke, mutsuzluk, umutsuzluk bir virüs gibi yayılmaya başladı. “Ama insanlar neden bu kadar mutsuz?” diye düşündüm kendi kendime....
- 1 Mayıs’ın gelmesiyle emekçiler, kadınlar, üniversiteli gençler, emekliler kendi taleplerini haykırmak için alanları doldurmaya hazırlanıyor. Ben de genç bir işçi olarak kendi talebimi haykırmak için alanda yerimi alacağım. Benim talebim çalışma...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER Mersin temsilciliğinde de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlik gerçekleştirildi. Etkinliğe çeşitli...
- Bugünün stajyer öğrencileri, yarının sağlık işçileri olarak 1 Mayıs’ta sesimizi duyurmaya geliyoruz. Kimimiz ailelerinden uzakta farklı şehirlerden gelip yurtlarda kalan, kimimizse aileleriyle İstanbul’da yaşayan öğrencileriz. Biliyoruz ki stajyer...
- 2021 yılı sonunda Mesleki Eğitim Kanunu’nda yapılan değişiklikle birlikte MESEM’e (Mesleki Eğitim Merkezleri) kayıtlı kişi sayısında patlama yaşandı. Bugün MESEM’e kayıtlı, 300 bini ise 18 yaşından küçük, 1,5 milyon öğrenci var. MESEM’lerin daha...
- Bizler Gebze’den işçi ve öğrenciler olarak 1 Mayıs yaklaşırken sizlerle duygu ve düşüncelerimizi paylaşmak istiyoruz. Birçoğumuz 1 Mayıs’ı UİD-DER’in geçen sene Uğur Mumcu Kültür Merkezinde gerçekleşen 1 Mayıs etkinliği ile tanıdık. Bu tanışma...
- UİD-DER’li işçiler, grevlerinin 9. gününde Mersen işçilerine dayanışma ziyaretinde bulundu. “İşçiler Boyun Eğmiyor Mücadele Ediyor! Yaşasın Sınıf Dayanışması!” pankartı arkasında grev çadırına yürüyen UİD-DER’li işçiler hep birlikte “Yaşasın Sınıf...
- Emekçi kadın kardeşimiz, nasılsın? Pek sorulmaz nasıl olduğumuz, neler hissettiğimiz ve en önemlisi ne istediğimiz. Bu düzende bir rol biçilmiştir biz emekçi kadınlara ve ona uygun davranmamız, rolümüzü iyi oynamamız beklenir bizden. Hem de öyle...
- Bizler kamuda çalışan sağlık emekçisi kadınlarız. 1 Mayıs yaklaşırken içimizdeki heyecan ve umutla bir araya geldik ve sağlık emekçileri olarak “neler talep ediyoruz?” diye konuştuk. Kadınların oldukça yoğun çalıştığı bir sektörde olmamıza rağmen...
- Sorunlarımız her geçen gün katmerlenerek büyüyor. Mutfak masrafları, faturalar, barınma sorunu, düşük ücretler… Ama yalnızca sorunları sıralamakla bir yere varamayız. Yaşadığımız sorunları çözüme kavuşturmak için öncelikle sorunun kaynağını...
- Mersin Çevre Platformu, MIP AŞ’nin limanı genişletmek amacıyla Atatürk Parkını kapatmasını Özgür Çocuk Parkında basın açıklaması ile protesto etti. Mersin halkı, şehir merkezinde bulunan Atatürk Parkının MIP A.Ş tarafından liman genişletme...