Buradasınız
Bu Sessizliği Bozalım!
Gebze’den bir genç işçi-öğrenci
![](https://uidder.org/sites/all/modules/lazyloader/image_placeholder.gif)
“Fabrika çok sessiz” diyor babam, “herkes diken üstünde…” Ya ben de işten atılırsam, diye düşünerek dinliyor işsiz arkadaşının derdini. “Pazar da sessiz artık” diyor annem. Ne pazarcının neşesi var ne milletin. Okullar, pazarlar hatta sokaklar bile nasibini almış sessizlikten. Eskiden sokak direklerinde üst üste iş ilanları görürdük. Onlar bile yok artık, düz, gri direkler var sadece. Yürürken insanlara bakıyorum; yoksulluğu üzerlerine sinmiş, yüzleri asık insanlar… Bizim insanlarımız.
Dokunduğumuz her insandan binlerce ah işitiyoruz şu günlerde. İşçisi, işsizi, öğrencisi, emeklisi… Toplumun tüm kesimini karabasan gibi boğan bir kriz gerçeği ile yüz yüzeyiz. “İş yok” diyor, mahalleden bir arkadaşım. Kriz var diye çıkarmışlar fabrikadan, “kriz var diye almıyor hiçbir yer” diyor. “Geçen ay İŞKUR’a gittim, 3 saat sıra bekledikten sonra form doldurup geri gönderdiler, hâlâ arayacaklar” diye de ekliyor. Ve sayıları neredeyse 6 milyon fiili işsizlerin arasına katılıyor, sessizce. 5 milyon 836 bin insan… Aynı anda zıplasalar yer oynar, ama uzaklar birbirlerinden.
Bir başka arkadaşım evine davet etti geçenlerde. Geliri de kendi gibi mütevazı, bildiğiniz bir öğrenci eviydi. Arkadaşım market suyuyla musluk suyunu harmanlamak üzereyken “dur, o musluk suyu değil” dedim. “Biliyorum” dedi gülümseyerek: “Musluk suyu içilmiyor, market suyu da pahalı, çabuk bitmesin diye biraz musluk suyu ilave ediyorum.” Şaşkınlığımı atlattıktan sonra “Süte su katanı gördüm, çaya su katanı gördüm de suya su katanı ilk kez görüyorum” dedim. Biraz gülüştükten sonra yaşam kaynağımızı bile bize çok gören bu sistem hakkında sohbet ettik. Bir öğrencinin gelirinin yeme-içme, ısınma gibi en temel ihtiyaçlar için bile yetersiz olduğunu ve biz sessiz kalmaya devam ettikçe bizi daha kötü günlerin beklediğini konuştuk.
Kendi yaratmadığı bir krizin bedelini ödetmek istiyorlar işçi sınıfına. Biz sessiz kaldıkça daha da üzerimize geliyorlar. Egemenler her dönemde korkuyla yoksul işçi ve emekçileri baskı altına almaya, onların sesini kesmeye çalışmışlardır. Oysa tarih bu sessizliği yırtan eşitlik, kardeşlik ve özgürlük haykırışlarıyla doludur. Bu sessizliği bozmak için, sesimize ses katmak için tek yol işçilerin birliğini sağlamak için çalışmaktır!
1936: ABD’de Grev ve İşgal Fırtınası
Asgari Ücret Nere Enflasyon Nere!
- Zulme Karşı Çıkmanın Mutlaka Bir Yolu Vardır
- Bizi “Biz” Yapan Şarkılarımız…
- Nasırlı Ellerin Yumruğu Bugün!
- Kariyer Gelişim Masallarıyla Geleceği Çalınan Gençler
- Bir Şarkının İzinden: Bir Yere Gitmiyoruz!
- “Neyin Yoksa Ondan Sakın Vazgeçme Oğlum”
- Yarına Gidenler, Yarınlar İçin Mücadele Edenler
- “Yarın Ölmek Dün Ölmekten Daha Saçma”
- Okuyan Bir İşçi Soruyor
- Uyanmak İstiyoruz Güzel Bir Sabaha
- Koca Yusuf’tan Köroğlu’na, Onlardan Bize Kalan
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Greve Hazırlanırken Sohbetler
- Fırtınalar Yaratan Kelebekler!
- Sömürü Çarklarında Kaybolan Genç Yaşamlar
- MESEM: “Genç Eller” Üretiyor, Patronlar Sömürüyor!
- Sorunlarımız Ortak, Peki Ya Mücadelemiz?
- “Aman Çocuğum Sağa Sola Bulaşma” mı?
- “Enflasyon Canavarı”nı Üzerimize Salan Kim?
- Bir İlmek de MESEM Çıraklarından
- Biz Bu Masalları Ayaküstü Çok Dinledik
- Ekonomik Sorunların Kaynağı Bulundu: İşçi ve Emekçiler!
- Vergiler Patronlardan Kesilsin!
- Soğanı Bile Lüks Hale Getiren Bu Rejim Gitmeli!
- Bakandan Dâhiyane Buluş: Kış Tatili!
- Bizim Yoksulluğumuz, Onların Yalanları Büyüyor
- Nasıl Küçüldük, Kimi Büyüttük?
- Bir İşçi Çocuğunun Gözünden Hayat Pahalılığı
- “2023’ü Beklerken” Neler Oldu?
- Zamlardan Haberi Olmayanlar da Var!
- Enflasyonu Asgari Ücret Zammı mı Arttırıyor?
- Büyüdüğümüzü Hissedebiliyor musunuz?
- Evsiz Kalmak mı Mücadele Etmek mi?
- Ekmeğimizi Büyütmek İçin!
- Haklı Olan Biziz!
- İktidarın Enflasyon Masalı
- Yağa Neden Zincir Vuruluyor?
- Yüksek Elektrik Faturalarına Tepkiler Sokaklara Taştı
- İşten Çıkarma Yasağı Sona Erdi, Saldırılar Başladı!
- Doların Yükselmesi Bizi İlgilendirmez mi Dediniz?
Son Eklenenler
- Bugün milyarlarca insan kapitalizmin yarattığı pek çok sorunla cebelleşiyor. İşsizlik, yoksulluk, iklim krizi, göç krizi, emperyalist savaşlar… Dünya üzerinde yaklaşık 300 milyon göçmen var. Türkiye’de Amerika’da, İspanya’da İngiltere’de ve daha...
- Geçtiğimiz günlerde Asya’nın en zengin ailesi olan Ambaniler’in Martta başlayan 4 aylık düğün maratonunda 250 milyon dolar harcadıklarına dair bir haber okudum. Mukesh Ambani’nin oğlu Anant’ın evlendirildiği şatafatlı düğüne dünyanın her yerinden...
- İstanbul 112 Ambulans çalışanları ve SES İstanbul Şubeleri, 26 Temmuz Cuma günü Avrupa İl Ambulans Servisi Başhekimliği binası önünde, yaşanan sorunlara çözüm bulunması talebiyle basın açıklaması gerçekleştirdi. Yapılan basın açıklamasına 112...
- Otoriter, faşist rejimlerin iktidarda olduğu dönemlerde toplumsal değerler aşındırılır, insanlar yalnızlaştırılır, bencillik ve bireycilik daha fazla öne çıkar. Zulme ve haksızlığa karşı çıkmak aptalca, kişisel çıkarları ön planda tutmak, bunun için...
- Kemal Türkler anılırken yaşadığı dönemle ve mücadele arkadaşlarıyla, sınıf mücadelesinde elde ettikleri kazanımlarla anılıyor. Bize öyle önemli bir miras bırakmış ki katledilişinin 44. senesinde bizler onu hâlâ aramızda ve kavgamızda hissediyoruz....
- İstanbul Çatalca’da bulunan, sucuk, salam, sosis gibi işlenmiş et ürünleri üretimi yapılan Polonez’de baskılar ve hukuksuzluklar artıyor, işçiler de sendikal haklarına sahip çıkmaya devam ediyor. Tekgıda-İş Sendikasının yeterli çoğunluğu sağlayarak...
- Siyasi iktidar Türkiye’nin dört bir yanını maden şirketlerine peşkeş çekmeye devam ediyor. Son olarak Emsa Enerji ve Madencilik şirketi Tokat’ta 30’dan fazla köyün yaylası ve su havzası olan Sorhun Obasında altın aramak için sondaj çalışmalarına...
- Sermaye sınıfının sendika düşmanlığına ve ücret gasplarına karşı işçilerin ve emekçilerin mücadeleleri sürüyor. İstanbul Çatalca’da Polonez işçileri patronun sendika düşmanlığına karşı direnişe geçti. Şişli Belediyesi işçileri ücretlerinin eksiksiz...
- “Fabrikadaki çoğu kadın 600-700 işçiye haklarının ellerinden gideceğini anlattığımızda protestoya katılmayı tereddütsüz kabul ettiler. Fabrikada sendikasız işçi yoktu. Kadınlar erkeklerden daha bilinçliydi. Sınıfsal olarak da meseleyi biliyorlardı....
- Başka dilde bir şarkı söylendiğinde sözlerini anlamayız. Yine de şarkıda akan hisler yüreğimize kolaylıkla işler. Elbette müziğin gücü ve evrenselliğidir bu. Ancak esas güç, egemenlerin ne yaparlarsa yapsınlar önüne geçemeyecekleri duygudaşlık...
- DİSK’in kurucusu, Maden-İş’in Genel Başkanı, Türkiye işçi sınıfının unutulmaz önderi Kemal Türkler, katledilişinin 44’üncü yılında Topkapı Mezarlığındaki mezarı başında anıldı. 22 Temmuzda gerçekleştirilen anmaya DİSK’e bağlı sendikaların üye ve...
- Türkiye işçi hareketinin yükselişe geçtiği 1960-1980 arası dönemi düşündüğümüzde bu yükselişe büyük katkısı olan Maden-İş geleneğini ve Maden-İş Genel Başkanı Kemal Türkler’i anmamak olmaz. Kemal Türkler, bu dönemin sembolü haline gelmiş isimlerden...
- Kemal Türkler… DİSK’in kurucusu, Maden-İş’in unutulmaz önderi… Dürüst, namuslu ve yüreği işçi sınıfından yana atan bir sendikacı… Katledilişinin 44. yıldönümünde büyük işçi önderi Kemal Türkler'i saygıyla anıyoruz.