Buradasınız
Kod 29 ve SGK’nın Algı Oyunları
Pandemiyle birlikte işçi sınıfına yönelik saldırılarını arttıran patronlar sendikalaşan, hak gaspları ve haksızlıklar karşısında susmayan işçileri önce ücretsiz izne çıkardılar, ardından Kod 29 bildirimiyle işten attılar ya da atmakla tehdit ettiler. Bugün sürmekte olan pek çok direnişe; Döhler’den Bel Karper’e, Ekmekçioğulları’ndan Systemair HSK’ya, Baldur Süspansiyon’dan Yasin Kaplan Halı’ya, Migros Depo’dan PTT’ye baktığımızda ortak noktanın Kod 29 saldırısı olduğunu görürüz.
İşçi Dayanışması’nın 155. sayısında Kod 29’un ne anlama geldiğini yazmıştık: “Kod 29’un 4857 sayılı İş Kanunundaki karşılığı 25’inci maddenin 2’inci fıkrasıdır. Bu maddenin 2’nci fıkrası “ahlâk ve iyi niyet kurallarına uymayan haller” olup işverene ihbar ve kıdem tazminatı ödemeksizin derhal fesih hakkı vermektedir. Bu fıkradaki derhal fesih gerekçelerinden bazıları şunlardır: İşçinin hırsızlık yapması, işyerindeki başka bir işçiye cinsel tacizde bulunması, ardı ardına iki işgünü veya bir ay içinde iki defa herhangi bir tatil gününden sonraki işgünü ya da bir ayda üç işgünü işverenden izinsiz ya da haklı bir neden olmaksızın işe gelmemesi... 25/2’den atılan bir işçi işsizlik ödeneğinden de yararlanamamaktadır.”
Sendikalaştıkları için Kod 29’la işten atılan işçiler sessiz kalmadılar, direnişe geçtiler. Mücadeleci sendikalar ve UİD-DER gibi işçi örgütleri bu saldırıyı teşhir ederek emekçilerin gündemine taşıdılar. Kod 29’un emekçilerin gözünde teşhir olması siyasi iktidarı sorunu çözüyormuş gibi yapmaya mecbur bıraktı. Kod 29’un çalışma hayatında belirsizliklere yol açtığını söyleyen SGK, “ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan” hallerin tamamı için ayrı ayrı kodların belirlendiği (42’den 50’ye kadar) bir düzenleme yaptı. Tam bir alicengiz oyunu! Neden mi?
Çünkü SGK, Kod 29 sorununu 25/2’de yer alan maddelerin hepsinin tek bir kodla belirtilmiş olmasına indirgeyerek bir algı oluşturuyor. Her maddeye bir kod verildiğinde sorunun çözüleceğini iddia eden SGK, açıklamasında şunları söylüyor: “Böylelikle mazeretsiz devamsızlık hâli ile hırsızlık gibi birbirinden farklı fesih sebeplerinin farklı bildirim kodları ile yapılması sağlanarak, olası sorunların önüne geçilecektir.” Peki, bu değişiklik sendikalaşan işçilerin haksız ve hukuksuz bir şekilde işten atılmasının önüne mi geçecek? Hayır, sadece patronlar işten atarken maddelerden madde beğenip öyle atacaklar. Nasılsa patronun SGK’ya bu yönde bildirim yapması yeterli görülürken iddiasını ispatlaması istenmiyor. Elbette işçiler mahkemeye başvurduklarında patronların işçiyi işten atma sebebini ispat yükümlüğü var ama patronların derdi bu değil ki zaten. Onların derdi, dava açılsa bile uzun süreceği için bu süreden yararlanarak sendikal örgütlenmeyi kırmak, işçilere gözdağı vermek. Bunu ha Kod 29’la yapmışlar ha Kod 42 ile…
SGK’nın algı oyunu bununla da bitmiyor. Fesih kısıtından önceki dönemde aylık ortalama 17 bin işçinin Kod 29’la işten atıldığını, buna karşılık fesih kısıtından sonraki dönemde bu sayının aylık ortalama 15 bin kişi olduğunu söylüyor. Güya işten atmalar yasak olmasına rağmen, azalma 2 bin kişidir. SGK, bu söylemle işçilerin Kod 29 hukuksuzluğuna isyan etmesini haksız göstermeye çalışıyor. Asıl üzerinde durulması gereken sorunlara ise hiç değinmiyor. Birincisi Kod 29 bildirimiyle işten atılan işçiler işten atmaların yasak olduğu dönemde atılmıştır. Siyasi iktidar tazminatsız işten atmaları yasaklamayarak patronların saldırısının önünü açmıştır. İkincisi pandemi sürecinde neredeyse her sendikalaşma girişimi Kod 29’la baltalanmaya çalışılmış, patronların hukuksuzluğu ayan beyan ortada olduğu halde hiçbir yetkili kurum bunun önüne geçmek için kılını kıpırdatmamıştır. Aksine hakkını arayan işçiler gözaltılarla, polis saldırısıyla cezalandırılmak istenmiştir. Üçüncüsü İş Kanununun 25/2. maddesi; tek taraflı olarak düzenlenmiş, muğlâk ifadelerin yer aldığı, işveren beyanını esas alan, işçiye kendisini savunma hakkı dahi tanımadığı gibi tazminatından ve işsizlik ödeneğinden mahrum bırakan sorunlu ve değişmesi gereken bir maddedir. Bu maddenin her bir bendine ayrı bir kod verilmiş olması sorunu ortadan kaldırmamaktadır.
Siyasi iktidar SGK dâhil bütün kurumları algı oyunlarının aracı haline getirmiş durumda. Hepsi de aynı zihniyetle hareket ediyorlar. İşçi sınıfına yönelik saldırılara göz yumuyor, sorunları çözüyormuş gibi açıklamalar yapıp işçilerin kafasını karıştırıyorlar. Bu oyunlara gelmemeli, hakkını arayan işçi kardeşlerimize sahip çıkmalı ve işçi düşmanı yasaların değiştirilmesi için mücadele etmeliyiz.
Nedir Adalet?
- Avukatlar Anlatıyor: Yasalar Yetmez, İşçi Sınıfını Örgütlülük Kurtarır
- İşsizlik Fonu Yine Patronların Hizmetinde
- Asgari Ücretin Vergi Dışı Bırakılması ve Asgari Geçim İndirimi (AGİ)
- Buzdağının Görünmeyen Kısmı: Meslek Hastalıkları Gerçeği
- Grev Kırıcılığı ve Grev Hakkı
- Kazı Bağırtmadan Yolma Meselesi: Vergi
- Patronun Keyfi Kısa Çalışma Uygulamasına Karşı Dava Açan İşçi Kazandı
- Şimdi de İstirahat Parasına Göz Diktiler!
- Kod 29 ve SGK’nın Algı Oyunları
- Kod 29 Mağduriyeti Ortadan Kalkıyor mu?
- Kölelik Düzeninin “Yeni Normali”: Uzaktan Çalışma
- Yasal Olan Meşru mudur?
- Tazminatsız İşten Atma Saldırısı: Kod 29
- Patronların Pandemi Saldırısı: Kod 29!
- Çalışma Yaşamında Orman Kanunları
- Sigorta Hakkımız Gasp Ediliyor
- Sermayenin Elindeki Kamçı: Pandemi
- Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi, Kıdem Tazminatımızın Elimizden Alınmasıdır
- Sokağa Çıkma Yasaklarıyla Birlikte Telafi Çalışması Yaygınlaşıyor
- Kısa Çalışma Ödeneği ve Ücretsiz İzin Uygulaması
- Artan Zenginliğin Arkasında Büyüyen Yoksulluğumuz
- Kaynakları Tüketen Kim?
- Yaşadım Diyebilmek İçin!
- Sınır Tanımayan Irmaklar Gibi
- İşçinin Değeri Yok mu?
- Geleceğe Dönüşmek, Geleceği Büyütmek
- Sınıf Olarak Birleşelim, Yoksulluğa ve Sömürüye Hayır Diyelim!
- İşçi Dayanışması 197. Sayı Çıktı!
- Esirler Dünyasına Özgürlük Çağrısı: Enternasyonal!
- Ağıt Yakmasın Analar, Umut Türküleri Söylesin
- Hangi Milliyetten Değil Hangi Sınıftan Olduğundur Önemli Olan
- Cep Telefonu, Okul Gezisi ve Hayatın Gerçekleri
- Senin Memleket Nere?
- Sokak Köpeklerinin Katledilmesi Çözüm mü?
- Düşmanlığı ve Savaşları Nasıl Meşrulaştırıyorlar?
- İşçi Sınıfının Sömürüye Karşı Mücadelesi Durdurulamaz!
- İşçi Dayanışması 196. Sayı Çıktı!
- Zulme Karşı Çıkmanın Mutlaka Bir Yolu Vardır
- “Kendimiz İçin Yürüdük…”
- Umut Şarkılarını Birlikte Söyleyelim!
Son Eklenenler
- Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği (UİD-DER) üyesi işçiler, grevlerinin 39. gününde olan MKB Rondo işçileri ve aileleri grevlerinin 18. gününde Tarkett grevcilerini ziyaret etti. Dayanışma ziyaretinde “İşçiler Boyun Eğmiyor Mücadele Ediyor”...
- ABD’nin New York’tan Miami ve Houston’a kadar tüm Doğu ve Körfez kıyısı limanlarında 45 bini aşkın liman işçisi toplu sözleşme görüşmelerindeki ücret ve çalışma koşullarındaki anlaşmazlık nedeniyle 1 Ekimde greve gitti. Uluslararası Liman İşçileri...
- Türkiye’de iktidar sözcüleri sık sık “Avrupa bizi kıskanıyor”, “dünya bizi kıskanıyor” diyerek böbürleniyorlardı. Türkiye’nin her tarafında doğalgaz, petrol gibi değerli madenler olduğunu, bu madenleri çıkartarak ekonomide çağ atlayacaklarını iddia...
- Birkaç hafta önce bir ablam ile ettiğim sohbet sonrası kelebeklerin benim için farklı bir anlam kazandığından bahsetmek istiyorum. Sohbet sırasında kelebekleri çok sevdiğimi özellikle de mavi kelebeklerin çok hoşuma gittiğini anlatmıştım. O da mavi...
- Fernas Madencilik işçileri işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinin alınması, ücretlerin arttırılması ve sendikalaştıkları için işten atılan işçilerin geri alınması talebiyle haftalardır mücadele ediyorlar. İşçiler, Soma’dan Ankara’ya yaptıkları 8...
- Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) “Artık Yeter! Geçinemiyoruz! Gelirde, Vergide, Ülkede Adalet İstiyoruz” şiarıyla düzenlediği işçi buluşmalarının sonuncusunu 3 Ekimde Ankara’da Anıt Park’ta düzenlediği mitingle gerçekleştirdi....
- Türkiye’nin çeşitli illerinde grev ve direnişlerden işçiler Emek Partisi milletvekilleriyle birlikte 3 Ekimde Mecliste basın açıklaması gerçekleştirdiler. Sabah saatlerinde Meclis’e gelen işçiler “ziyaretçi yasağı” gerekçe gösterilerek içeri...
- Manisa’nın Soma ilçesinde AKP Batman Milletvekili Ferhat Nasıroğlu’na ait olan Fernas Madencilik’te Bağımsız Maden-İş Sendikasında örgütlendikleri için işten atılan madencilerin direnişi sürüyor. 25 Eylülde Ankara’ya yürüyüş başlatan Fernas...
- Fransa’nın en büyük sendika konfederasyonu Genel İşçi Konfederasyonu CGT’nin çağrısıyla 1 Ekimde Fransa genelinde işçi ve emekçiler greve gitti. İşçiler ücretlerin yükseltilmesini, kamu hizmetlerine ayrılan fonların arttırılmasını, işsizlik...
- Katil İsrail devleti, Gazze’deki saldırılarını bir yıldır sürdürürken Lübnan’a yönelik son saldırılarıyla bölgeyi daha da büyük bir yıkıma sürüklüyor. Gazze’de 42 bine yakın insanı öldüren, Lübnan’ı bombalayarak birkaç günde bine yakın insanı...
- 24 Eylülde Avustralya’nın en büyük sağlık sistemi NSW’ye bağlı çalışan binlerce sağlık işçisi iş bıraktı. Eylül ayı içerisinde 2 kez iş bırakan işçiler, Sidney’deki Hyde Park’tan Parlamento Binasına yürüyerek “yüzde 15 zam istiyoruz” sloganlarını...
- Belediye otobüslerinde boşsa karşılıklı dörtlü koltuklardan şoför tarafında cam kenarına otururum. Oturduğum yerde sola yaslandığımda rahat ederim. Sebebi omurgamdaki eğikliktir. Bedenimdeki daha doğrusu omurgalarımdaki eğikliğin nedeni, 1989 Bahar...
- Siyasi iktidar sürekli ekonominin iyiye gittiğini propaganda ediyor. Muhalifinden yandaşına tüm ekonomistler de ekonominin düze çıkması için hep birlikte fedakârlık yapmamız gerektiğini söylüyorlar. Ekonomi büyüdüğünde patronundan işçisine hepimiz...