Buradasınız
İşçi Dayanışması Okurlarından Mesajlar
Kapitalist sistem büyük bir sarsıntı geçiriyor. Şu ana kadar dünya çapında milyonlarca işçi işten atıldı ama henüz işten atma saldırılarına bir tepki yükselebilmiş değil. Çünkü egemenler koronavirüs üzerinden topluma korku salıp işçi ve emekçilerin gerçekleri görmesini engellemeye çalışıyorlar. İnsanları eve kapanmaya zorluyor, bu kaotik atmosferden nemalanmak istiyorlar. İşçi Dayanışması’nın 144. sayısında koronavirüsün özellikle abartılı sunulduğunu, korku ve paniğin kasıtlı olarak körüklendiğini; böylelikle ekonomik çöküşün, işten atmaların, esnek çalışmanın ve ücretsiz izinlerin meşrulaştırıldığını dile getiren yazılar yer aldı. Aynı şekilde UİD-DER’in internet sitesinde (uidder.org) konunun çeşitli boyutlarını ele alan kapsamlı yazılar ve okur mektupları yayınlandı. UİD-DER içinden geçtiğimiz bu olağanüstü süreci şöyle değerlendiriyor: “İşçi Sınıfının Bağışıklık Sistemi Örgütlü Olursa Güçlü Olur!”
İşçi Dayanışması okurları gönderdikleri mesajlarla, gazete ve sitemizde çıkan yazıların ne denli ufuk açıcı olduğunu dile getiriyor. Aşağıda olduğu gibi yayınlıyoruz.
***
Sağlık İşçisi: Koronavirüs gündemi işgal ederken, İşçi Dayanışması da imdadımıza yetişti. İnsanlara rahatlıkla verebileceğimiz, dikkat çekici bir sayı olmuş. Normal olarak yaratılan korku ve paniğin en fazla hissedildiği, konunun en çok gündem olduğu yerler hastaneler… Bu sebeple hastaneden arkadaşlarıma verdim İşçi Dayanışması’nı, hiç tereddüt etmeden... Çok beğenenler oldu, “bir gazete vermişsin” diye yanıma gelip isteyenler oldu.
Metal İşçisi: İşçi Dayanışması’nın 144. sayısını bir arkadaşıma verdim işyerinde, serviste okudu. Özellikle Korku tüneli [Korku Tüneline İtilmiş Toplumlar Körleşir] yazısı dikkatini çekti. Yazıyı okuduktan sonra “körleştiriyorlar da biz ne yapacağız, nasıl yapacağız?” diyerek sohbet başlattı, yol boyunca sohbet ettik. İşçi hareketi bölümündeki yazıyı, işyerinden arkadaşlara tavsiye ettik. Ayrıca UİD-DER’in internet sitesinde çıkan yazılarımızı ve koronavirüs ve haklarımıza dair yazıyı whatsapp’tan birçok insana yolladık. Çok beğendiklerini söyleyenler, şaşıranlar oldu. Bu sayı için çok teşekkür ediyoruz İşçi Dayanışması’na…
Eğitimci: Bir arkadaşıma İşçi Dayanışması’nı verdikten bir süre sonra döndü ve “Çok cesur bir sayı, dünya ne diyor siz ne diyorsunuz. Başka bir pencere açıyorsunuz” dedi. Ben de gururlandım tabii ki, insanların bunu fark edebiliyor oluşu çok önemli. Henüz yaygın dağıtımını yapamadık ama bence güzel geri dönüşler alacağız bu sayıya ilişkin. Bunu belirtmek istedim.
Mağaza İşçisi: Tedirgin bir arkadaşla buluştuk, maskeyle gelmişti yanımıza ve kolonya tuttu önce hepimize. İşçi Dayanışması’nda ve uidder.org’da çıkan yazıların ışığında sohbet etmeye başladık, hatta gazetemizin başyazısını ve “korku tüneli” yazısını beraber okuduk. Arkadaş yanımızdan ayrılırken “aslında evde de buluşabilirdik, bir dahakine eve bekleriz” dedi.
Avukat: Kimsenin söylemediği şeyleri söylüyoruz. Herkes panik içinde, bu ortamda “biraz sakin ol” demek bile virüslüymüşsün gibi bakılmasına neden oluyor. Böylesi bir ortamda İşçi Dayanışması’nın adeta “korona özel sayısı” şeklinde hazırlanmış olması çok önemli. İnsanlara konuyu nasıl anlatacağımıza, hangi vurguları öne çıkaracağımıza (haklarımız neler, korku yaratılması, bu meselenin sınıflar üstü olmadığı gerçeği vs.) ilişkin bize ufuk açılmış. “Korku tüneli” yazısı bu sürecin başından beri konuştuğumuz şeylerin bir özeti olmuş.
Öğretmen: Bir öğretmen arkadaşımla buluşmuştuk, üniversite mezunlarında bu korku meselesi daha fazla hissediliyor. Kendisi de çok korkmuştu. Bültendeki tüm korona yazılarını beraber okuduk, zihninin berraklaştığını söyledi.
Ofis Çalışanı: Birçok arkadaşımla sohbet ettim, İşçi Dayanışması’nda genel olarak kapitalizmin teşhirinin çok iyi yapıldığını söylediler. İşçilere neyi nasıl anlatacağımız güzel örneklenmiş. “Bağışıklık sisteminizi güçlendirin” deniyor ama 3 milyar insan lavabo ve sabundan mahrum mesela... Bu gibi örnekler çok çarpıcı ve kullanışlı, o sebeple de herkesin aklında kalmış. İşçi Dayanışması’nın başyazısında “insanlığın kaderi ortaktır” vurgusu var; bu vurgunun gazeteyi okuyan arkadaşlarımın konuşmalarına yansımış olduğunu fark ettim. Haklarımız köşesinde yer alan [Koronavirüs ve Yasal Haklarımız] yazısını okuyan bir işçi, “vallahi helal olsun, ben de döne döne bu bilgileri arıyordum internette. Bir avukata sorsaydım para verecektim bu bilgileri öğrenmek için” dedi.
İlaç Fabrikası İşçisi: İşçi Dayanışması’nın arka kapak yazısını [Bu Zehri İçmeyelim] çok beğendim. Korkak diyordu insanlar Suriyeliler için, bir virüs karşısında paniğe kapılmalarıyla aslında örgütsüz insanların ortak refleksinin ne olduğunu maalesef yeniden gördük. Bu benim de aklıma gelmişti ama göç meselesine karşı o kadar güzel bir bakış açısı getirilmiş ki konuyu çok rahat bir şekilde insanlarla konuşabilmemize yardımcı olacaktır. Bin yıllardır insanlar göç ediyor veya aynı şekilde bugün başka milletlerden hatta Türkiye’den de insanlar Avrupa’ya yerleşmeye çalışıyor. Hatta kışın büyük kentlerde yazın köylerde yaşıyor pek çok insan… Bu örnekler aklıma konuyla bağlantı kurmak için gelmemişti mesela… Yazı göç hareketinin hangi ihtiyaçtan kaynaklandığının güzel örneklerini ortaya koymuş. Bu açıdan Suriyeli sınıf kardeşlerimize yönelik düşmanlık karşısında rahatlıkla kullanabileceğimiz bir yazı olmuş.
Petrokimya İşçisi: Koronavirüs konulu yazılarda korku ve sınıflar üstü meselesine yapılan özel vurgu bence çok önemli. “Korku tüneli”, söylemek istediklerimize tercüman olmuş. Sınıflar üstü meselesine dair de bizim fabrikada pek çok işçiden (beyaz yakalı) bunu duydum. Pek çoğu kendisini işçi olarak görmese de bu virüsün zengin fakir ayrımı yapmadığını söylüyorlar, bilmem nerenin başbakanının eşi veya Hollywood yıldızları hastalığa yakalandığı için herkesin eşitlendiğini söylüyorlar. Bunun üzerine pek çok sohbet ettik, İşçi Dayanışması’ndaki kimi verileri kullandım bu temelde (lavaboya erişemeyen milyarlar, sıtmadan ölen bebekler vs) bu meseleyi daha çok işlemek gerekiyor. Ayrıca şöyle bir anekdot paylaşmak istiyorum: İşçi Dayanışması okuru iki arkadaşım konuyla ilgili sohbet ediyorlardı. Birisi meseleye dair soğukkanlılıkla bir şeyler anlatıyordu, çalıştığı hastaneden de örnekler veriyordu. Dinleyici durumundaki arkadaş “hayırdır sen sakinleşmişsin, çok paniktin” dedi. Anlatıcı arkadaş ise “benim paniğim yazılar çıkana kadardı, yazılar çıkınca bütün paniğim geçti” dedi. Yani gazete ve sitede çıkan yazılar hepimizin meseleyi kavramasına vesile oldu.
- Her İşyerine, Her Mahalleye Kreş İstiyoruz!
- Hayat Pahalı Ama Hayatımız Çok Ucuz!
- “Neyin Yoksa Ondan Sakın Vazgeçme Oğlum”
- Yarına Gidenler, Yarınlar İçin Mücadele Edenler
- Büyüyen Yoksulluk ve Sosyal Yardımlar
- Rakamların Ardına Gizlenen Gerçekler
- Sermayenin ve İktidarın Saldırılarını Püskürtmek İçin 1 Mayıs Ruhuyla Birleşelim
- İşçi Dayanışması 192. Sayı Çıktı!
- Bumerang Geri Döner!
- Engelli Koşu ve Örgütlülük
- “İş Barışı” mı Hak Arayışı mı?
- Dünden Bugüne Barış ve Adalet Özlemimiz İçin
- Yoksulluk Azaldı mı?
- Sermayenin Saldırılarına Karşı Birliğimizi Örgütleyelim!
- İşçi Dayanışması 191. Sayı Çıktı!
- Bir Ana ile Tanışmak…
- Sağlığımızı Mucizelerle Değil Birliğimizle Koruyabiliriz
- Koca Yusuf’tan Köroğlu’na, Onlardan Bize Kalan
- MESS Sözleşmesinden Çıkardığımız Bir Ders Var
- Patron Haklı mı?
- Gevrek “Susamlı Tavuk”
- Koronavirüs Sınıf Ayrımı Yapmıyor mu?
- Salgında İşçi Sağlığı Hiçe Sayılıyor!
- Patrondan Covid-19 Önlemleri
- Koronavirüsle Geçirdiğimiz 9 Ayın Bilançosu
- Maskeye Emanet Edilmiş İşçi Sağlığı ve İşten Atmaların Yeni Bahanesi Maske
- Patronlar Koronavirüsü Tepe Tepe Kullanırken Asıl Faturayı Biz İşçiler Ödüyoruz
- Şantiyede Sözde Korona Önlemleri
- Hayat Eve Sığar mı?
- İşçi Sınıfıdır Bizim Asıl Ailemiz
- Bakan’a mı İnanalım Yaşadıklarımıza mı?
- Adımız Koronalıya Çıktı!
- Metal İşçileri: “İşçinin Hakkı İşçiye!”
- Sözde Pandemi Önlemleri ve Küresel Açlık
- “Hijyene Dikkat Edin Ama Fazla Su, Sabun, Peçete Harcamayın”
- “Yeni Normal” Koşullarında Öğrencilerin Sınav Maratonu
- Gebzeli İşçiler Koronavirüsün İşçiler Üzerindeki Etkilerini Anlatıyor
- Gebzeli İşçiler Yeni Normali Değerlendiriyor
- Koronavirüsle Yaşamayı Öğrenmeli miyiz?
- Yağlı Ekmekleri Ballandı!
Son Eklenenler
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanında yüzbinlerce işçi ve emekçi alanlara çıktı, ekonomik yıkımın bedelini ödemek istemediklerini haykırdı. Sendikaların ve demokratik kitle...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta bir kez daha dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanında işçiler meydanlara çıktılar. Kapitalist sömürüye, emperyalist savaşa, yoksulluğa, baskılara, eşitsizliğe, adaletsizliğe...
- İngiltere’de 7 Ekimden bu yana her Cumartesi ulusal çapta eylemler düzenleyerek Filistin halkının yanında yer alan işçi ve emekçiler, egemenlerin savaşına karşı meydanlarda yerlerini almaya devam ediyor. 20 Nisanda ülke çapında çeşitli kent...
- İtalya’da büyük işçi sendikaları iş cinayetlerine karşı binlerce işçinin katıldığı kitlesel bir miting düzenledi. 20 Nisan’da işçiler “Artık Yeter!” sloganıyla işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği, kamu sağlığı hakkı, adil vergi reformu ve...
- İşyerinde, sokaklarda, toplu taşıma araçlarında insanların yüzlerinden okunan yorgunluk ve mutsuzluk dikkatimi çekiyor. Öfke, mutsuzluk, umutsuzluk bir virüs gibi yayılmaya başladı. “Ama insanlar neden bu kadar mutsuz?” diye düşündüm kendi kendime....
- 1 Mayıs’ın gelmesiyle emekçiler, kadınlar, üniversiteli gençler, emekliler kendi taleplerini haykırmak için alanları doldurmaya hazırlanıyor. Ben de genç bir işçi olarak kendi talebimi haykırmak için alanda yerimi alacağım. Benim talebim çalışma...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER Mersin temsilciliğinde de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlik gerçekleştirildi. Etkinliğe çeşitli...
- Bugünün stajyer öğrencileri, yarının sağlık işçileri olarak 1 Mayıs’ta sesimizi duyurmaya geliyoruz. Kimimiz ailelerinden uzakta farklı şehirlerden gelip yurtlarda kalan, kimimizse aileleriyle İstanbul’da yaşayan öğrencileriz. Biliyoruz ki stajyer...
- 2021 yılı sonunda Mesleki Eğitim Kanunu’nda yapılan değişiklikle birlikte MESEM’e (Mesleki Eğitim Merkezleri) kayıtlı kişi sayısında patlama yaşandı. Bugün MESEM’e kayıtlı, 300 bini ise 18 yaşından küçük, 1,5 milyon öğrenci var. MESEM’lerin daha...
- Bizler Gebze’den işçi ve öğrenciler olarak 1 Mayıs yaklaşırken sizlerle duygu ve düşüncelerimizi paylaşmak istiyoruz. Birçoğumuz 1 Mayıs’ı UİD-DER’in geçen sene Uğur Mumcu Kültür Merkezinde gerçekleşen 1 Mayıs etkinliği ile tanıdık. Bu tanışma...
- UİD-DER’li işçiler, grevlerinin 9. gününde Mersen işçilerine dayanışma ziyaretinde bulundu. “İşçiler Boyun Eğmiyor Mücadele Ediyor! Yaşasın Sınıf Dayanışması!” pankartı arkasında grev çadırına yürüyen UİD-DER’li işçiler hep birlikte “Yaşasın Sınıf...
- Emekçi kadın kardeşimiz, nasılsın? Pek sorulmaz nasıl olduğumuz, neler hissettiğimiz ve en önemlisi ne istediğimiz. Bu düzende bir rol biçilmiştir biz emekçi kadınlara ve ona uygun davranmamız, rolümüzü iyi oynamamız beklenir bizden. Hem de öyle...
- Bizler kamuda çalışan sağlık emekçisi kadınlarız. 1 Mayıs yaklaşırken içimizdeki heyecan ve umutla bir araya geldik ve sağlık emekçileri olarak “neler talep ediyoruz?” diye konuştuk. Kadınların oldukça yoğun çalıştığı bir sektörde olmamıza rağmen...