Buradasınız
“Büyüyen Türkiye” 2016’da İş Cinayetlerinde Rekor Kırdı
Bir yılı daha geride bırakıyoruz. 2016 hemen her gün siyasal ve toplumsal krize neden olacak olaylarla geçti. İşçi sınıfının can yakıcı sorunları ve özellikle giderek artan iş cinayetleri, 15 Temmuz sonrasındaki toplumsal ve siyasal hava kullanılarak gözlerden ırak tutuldu, unutturuldu. İktidarın kontrolü altında olan medya, işçi sınıfının sorunlarını neredeyse hiç gündem etmedi, etmiyor.
İşçi sınıfının en can yakıcı sorunlarından bir olan iş cinayetleri, gündem edilecek kadar değer görmedi medya tekelleri tarafından. Fabrikalar, madenler, inşaatlar, yollar adeta bir savaş meydanına döndü. Yüzlerce işçi ezilerek, zehirlenerek, göçük altında kalarak, düşerek, boğularak, yanarak hayatını kaybetti.
2016 yılı iş cinayetlerinde Türkiye tarihinde bir rekor kırıldı. 27 Aralık 2016 tarihine kadar en az 1922 işçi[*] hayatını kaybetti. Bu sayı 301 işçinin toplu katledildiği Soma faciasının yaşandığı 2014 yılındaki sayıyı bile geçiyor. 2014’te 1886 işçi hayatını kaybetmişti. 2016’da iki ayda bir Soma faciasındakinden daha fazla işçi yaşamını yitirdi.
Yıl boyunca meydana gelen iş kazalarında binlerce işçi iş kazaları sonucu yaralandı, sakat kaldı. Meslek hastalıkları nedeniyle yaşamlarını yitirenleri, mevcut uygulamalardan dolayı tespit etmek neredeyse imkânsız olduğu için bu yıl herhangi bir ölüm tespit edilemedi. Silikozis gibi ölümcül meslek hastalıklarına yakalanan çok sayıda işçi olduğu biliniyor.
İş cinayetlerinde yaşamını yitirenlerin 96’sı kadın işçi, 96’sı hiçbir sosyal güvenceye sahip olmayan göçmen işçi, 56’sı ise çocuk işçi.
İnşaatlar, iş cinayetlerinin en çok gerçekleştiği iş kolu oldu. Ölümlerin yüzde 25’i, köprü, tünel, metro, avm, yüksek bina ve diğer yapı inşaatlarında gerçekleşti. Taşeronluk sisteminin en yaygın olduğu, aynı zamanda sendikalaşma oranının da en düşük olduğu inşaat iş kolunda, iş kazaları ve iş cinayetleri çok sık gerçekleşiyor.
Madenlerin de iş güvenliği ve işçi sağlığı açısından inşaatlardan aşağı kalır yanı yok. Toplu işçi katliamlarının büyük bir bölümü madenlerde gerçekleşiyor. Soma, Ermenek faciaları hafızalardaki yerini koruyor. Yakın zamanda Şirvan’daki bakır madeninde 16 işçi iş cinayetinde hayatını kaybetmişti. İşçilerin cansız bedenlerine günler sonra ulaşılabilmişti.
Mevsimlik tarım işçileri, enerji işçileri, fabrika işçilerinin ve diğer bütün işkollarında çalışan işçilerin, iş kazası geçirme riskleri çok yüksek. Çünkü iş güvenliği önlemleri alınmıyor, önlem almayan patronlara caydırıcı cezalar verilmiyor. İş kazasında işçi hayatını kaybetse bile sorumlu olarak belirlenen kişiler “taksirle ölüme sebebiyet vermekten” yargılanıyor ve bu nedenle çok düşük cezalar alıyorlar.
Sözde iş kazalarının önüne geçilmesi için AKP hükümeti tarafından çıkarılan iş güvenliği ve sağlığı yasası, işverenlerin hazır olmamaları gerekçesiyle defalarca kez ötelendi. İşçilerse her an ölüme hazır vaziyette çalıştırılmaya devam edildiler. Hükümet bunda sakınca görmedi. 21 Temmuzda ilan edilen OHAL’le birlikte işçilerin hak ve örgütlenme mücadelesi fiilen engellendi. Bu tarihten itibaren iş cinayetlerinde dikkat çekici bir artış gerçekleşti. OHAL’le birlikte, aylık iş cinayetleri ortalaması 154’ten 177’ye yükseldi. İşçi ölümleri yüzde 15 arttı.
İşçilerin bu yeni yılda da ölmemek, sakat kalmamak, hastalanmamak için mücadele etmekten başka çıkar yolu yok. Son derece yetersiz olan iş güvenliği yasasının işçilerin lehine yeniden düzenlenmesi, denetimlerin gerçek anlamda yapılması ve iş kazalarının ve iş cinayetlerinin önüne geçilmesinin tek yolu birlik olmak, mücadele etmektir!
- Gençlerimiz Ölmeye Devam Ediyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Sağlıksız ve Kötü Çalışma Koşullarına Karşı Birleşelim
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Hayatımızı Değiştirecek Parolayı Unutmayalım!
- Gizli Açlık Tehlikesi Büyüyor
- Biz Mücadele Edersek Her Şey Düzelir!
- Hasköy Sanayi Sitesinden Sonra Şimdi Sıra Kimde?
- Ya Beni İşten Atarlarsa?
- İSG-SEN Ankara’da Siyah Baret Eylemi Yaptı
- Patronların Prestiji Yangın Riskinden Daha Önemli
- “El Cerrahisi 7/24 Yanınızda”
- Yangından Haberimiz Bile Olmadı!
- TMO Silosundan Fabrikalara Patlamalar ve Yangınlar Ne Anlatıyor?
- Aşırı Sıcaklar İşçi Sağlığı ve Güvenliğini Tehdit Ediyor
- Teknoloji Çağındayız Ama İşçiler Çalışırken Ölüyor!
- Örgütsüzlüğümüzün Bedeli: Artan İş Cinayetleri
- Baret Bile Olmadığı İçin!
- 28 Nisan Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği Gününden 1 Mayıs’a
- Çıraklık Okulları ve Örgütlenme İhtiyacı
- Dev Maden-Sen: “İliç’te Toprak Altındaki 8 Maden İşçisi Sahipsiz, Maden İşçileri de Çaresiz Değildir”
- Gayrettepe’de 29 İşçinin Ölümü Protesto Edildi
- Beşiktaş’ta İşçi Katliamı: 29 İşçi Hayatını Kaybetti
- İktidarın Zihniyeti İliç’te de Aynı!
- İş Kazaları Kader Ya da Fıtrat Olamaz
- İliç’te Aileler Arama Çalışmalarının Durdurulmasını Protesto Etti
- İliç’te Maden Faciası: Tonlarca Siyanürlü Toprak Çöktü, İşçiler Altında Kaldı
- Öğrenci Olmak: KYK Kredisi ve Motokuryelik
- İSİG Meclisi: Son 11 Yılda 671 Çocuk İşçi İş Cinayetlerinde Hayatını Kaybetti
- 2023’ün İş Cinayetleri Bilançosu: 1932 Can!
- Çocuklarımızın Canı Hiçe Sayılıyor
- Yangın Değil İhmal Can Aldı
- Onun Oğlu Suda Yüzme de Bilmezdi…
- Artık Acılarda Birleşmek İstemiyoruz!
- İşçiler Ölüyor Sorumlular Hesap Vermiyor!
- Davutpaşa Davası Yeniden Görüldü Ama Yine Adalet Yok
- Madenlerden Denizlere Sermayenin Kâr Hırsı Can Alıyor
- Maden Ruhsatsız, Göçmen Sahipsiz!
- Göçmen İşçilerin Katili Sermaye Düzenidir!
- Tosyalı Demir Çelik’te İş Cinayeti
Son Eklenenler
- Emekçi kadınlar olarak hayatın her alanında çeşitli sorunlarla karşılaşıyoruz. Bu sistem bizi sokakta katledip, savaşlarda öldürüyor. Emeğimiz yok sayılıp hayatımız değersizleştiriliyor. Bizler işçi sınıfının kadınlarıyız, ellerimizdeki hünerle...
- Biz işçilerin yaşadığı sıkıntılar, zorluklar gün geçtikçe artıyor. Aldığımız ücretler açlık sınırına denk durumda. Üstelik ücretlerimizin enflasyon karşısında erimesi belimizi iyice büküyor. Çalıştığımız işyerlerinde, fabrikalarda çalışma...
- Her geçen gün yoksullaşan, hayat pahalılığıyla beli bükülen işçiler olarak vergi rekortmeni olmamız pek mümkün görünmeyebilir. Ancak gerçek bu. Milyarlarca dolarlık servetlere sahip patronlar servetleriyle kıyaslayınca tabiri yerindeyse bir kuruş...
- Bizler, Avcılar’dan genç işçi ve öğrencileriz. Kimimiz fabrikalarda saatlerce çalışıyor, kimimiz ise okul sıralarında dirsek çürütüyor. Hepimiz işçi çocuklarıyız ve bizi birleştiren, bir araya getiren ortak sorunlara sahibiz. Çünkü içinde...
- 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı ve biz emekçi kadınlar böylesine anlamlı bir güne hep birlikte hazırlanmak üzere yan yana geldik. Sınıfımızın birlik, dayanışma ve mücadele günü için UİD-DER’de birleştik. Hep birlikte coşkulandık, umutla dolduk. 1...
- Bir haykırış duyuldu derinden/ Sanırsın dağlar kalktı yerinden/ Mahalleden, fabrika köşelerinden/ Ayağa kalktı yürüyor işçi/ Yürüyor işçi, yürüyor işçi!
- Her işçinin hayalidir bir gün emekli olmak, hayatının kalan kısmında çalışmadan mutlu mesut yaşamak ve kendini güvende hissetmek… Bunun için sigortalı bir işte çalışmaya, SGK primlerimizin gerçek ücretimiz üzerinden ödenmesine dikkat ederiz. İşe ilk...
- Geçenlerde manava yolum düştü, eve bir iki parça şey alayım diye uğradım. Alışveriş bitti, tam para ödeme esnasında 17 yaşlarında bir genç gelerek kasadaki kişinin kulağına bir şeyler fısıldadı. O ise kafasını sallayarak “tamam tamam al” dedi. Genç...
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...
- Merhaba arkadaşlar, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Bu sömürü düzeni kapitalizm dünya işçi sınıfının hayatını alt üst edip zindana çeviriyor. Dolayısıyla her 1 Mayıs’ın biz emekçiler için ayrı bir...
- Siyasi iktidarın ve sermaye sınıfının saldırıları arttıkça işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları kötüleşiyor, iş cinayetleri sürüyor. Bu koşullarda düşük ücretlere, sendikal baskılara, ağırlaşan çalışma koşullarına karşı pek çok sektörde...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER temsilciliklerinde “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlikler gerçekleştirildi. 20-21 Nisanda...
- Son yıllarda mülteci, göçmen, sığınmacı ve yabancı sözlerini çok duyduk, duymaya da devam edeceğiz. Nedeni dünya üzerindeki 8 milyar insanın neredeyse 300 milyonunun, doğup büyüdükleri, yaşadıkları topraklardan kaçmak zorunda kalmalarıdır. Ve...