Buradasınız
5 Soruda Kıdem Tazminatı
Patronlar haklarımızı birer birer alıyor. Bunlardan sonuncusu kıdem tazminatıdır. Yeni uygulama henüz hayata geçirilebilmiş değil. Fakat işçilerin kafası kıdem tazminatı konusunda bir hayli karıştırılmış durumda. Kıdem tazminatı nedir, bugün nasıl uygulanıyor ve patronların yeni uygulamayla yapmak istediklerine bir bakalım.
1. Kıdem tazminatı nedir ve kimler kıdem tazminatı almaya hak kazanır?
Kıdem tazminatı işçilerin yıpranma payıdır. Bir yıl veya daha fazla çalışan işçiler kıdem tazminatı almaya hak kazanırlar. Patronların rahat bir şekilde işçileri işten atmasını zorlaştırdığı için, bir ölçüde iş garantisi anlamına da gelir. 4857 sayılı kanuna göre kıdem tazminatı almaya hak kazananlar şunlardır:
- Emekliye ayrılanlar
- Evlendikten sonra bir yıl içinde işten ayrılmak isteyen kadınlar
- Askere giden işçiler
- Haksız bir şekilde iş sözleşmesi fesh edilenler
- Ölen işçilerin yakınları
- Haklı olarak işten ayrılanlar kıdem tazminatı almaya hak kazanır.
2. Kıdem tazminatı neye göre hesaplanır?
Kıdem tazminatı bir işçinin en son ay aldığı giydirilmiş brüt ücretten (brüt ücrete tüm sosyal hakların eklenmesiyle) hesaplanır. İşçiye çalıştığı her tam yıl için 30 günlük giydirilmiş brüt ücret tutarında ödeme yapılır. Örneğin 5 yıl çalışan bir işçi, 5 aylık giydirilmiş brüt ücret alır.
3. Patronlar kıdem tazminatını gerçekten ödüyorlar mı?
Sendikasız, sigortasız taşeron firmalarda çalışan işçilerin neredeyse tamamı kıdem tazminatı alamıyor. Patronlar, kıdem tazminatı alma mücadelesi veren işçilere ise brüt yerine net ücret üzerinden tazminat ödemek istiyor. Bu durumun önüne geçmesi gereken hükümet, sanki sorumlu kendisi değilmiş gibi konuşmaktadır. İşçilerin önemli bir çoğunluğunun kıdem tazminatı alamamasını, kıdem tazminatının gasp edilmesine gerekçe olarak sunmaktadır.
4. Patronlar kıdem tazminatının neden kaldırılmasını istiyorlar?
Patronlar daha çok işçiyi kolaylıkla işten atmak, maliyetleri azaltmak ve kârlarını yükseltmek için kıdem tazminatını kaldırmak istiyorlar. Ayrıca işçileri kriz dönemlerinde rahatlıkla işten atabilmek için de kıdem tazminatını kaldırmak istiyorlar.
5. Kıdem tazminatının fona devredilmesi ne demek?
Henüz meclisten geçmemiş ve yasallaşmamış olan taslakta şunlar öngörülüyor:
Bir fon kurulacak. Bu fondan işçi 10 yıl çalıştıktan sonra tazminatını alabilecek. Patronlar işçilerin maaşının %3’ü oranında her ay fona ödeme yapacaklar. Askere gidenler, evlenenler, işten atılanlar veya haklı nedenle kendisi çıkanlar ancak 10 yılı doldurduklarında tazminatlarını alabilecekler. Bununla birlikte sadece sigortalı işçiler tazminat fonundan yararlanabilecek. Sigortasız çalışan milyonlarca işçi hiçbir şekilde kıdem tazminatı alamayacak. Oysa şu anki durumda bir işçi, sigortası olmasa dahi işten atıldığını belgelediğinde kıdem tazminatını alabiliyor.
Sendikaların olduğu ve toplu sözleşmelerin yapıldığı işyerlerinde, toplu sözleşmeyle kıdem tazminatı ücreti bir aylık ücretten daha fazla olarak (örneğin 40 gün) belirleniyordu. Fakat fon kanunlaşırsa üst limit bir aylık ücret olacak. Ayrıca kıdem tazminatı hesaplanırken giydirilmiş brüt ücretten de hesaplanmayacak. Yani kıdem tazminatımız hesaplanırken, aldığımız primler, yakacak yardımı, yol ve yemek parası gibi ücretler eklenmeden hesaplanacağı için daha az tazminat alacağız.
Sosyal haklarımızı gasp eden patronlar, şimdi de kıdem tazminatımıza gözlerini dikmiş durumdalar. Kıdem tazminatı fonunun nasıl kullanılacağı şimdiden malum. İşsizlik Sigortası Fonu gibi bu fon da bütçe açıkları için kullanılacak ve patronlara teşvik olarak verilecek. Yani bizlerin parasıyla hükümet ve patronlar istedikleri gibi oynayacaklar. Kıdem tazminatının bir fona devredilmesine karşı çıkmalı, tüm işyerlerinde patronların kıdem tazminatı vermesi için mücadele etmeliyiz.
Orhan Kemal’in Cemile’si
- Avukatlar Anlatıyor: Yasalar Yetmez, İşçi Sınıfını Örgütlülük Kurtarır
- İşsizlik Fonu Yine Patronların Hizmetinde
- Asgari Ücretin Vergi Dışı Bırakılması ve Asgari Geçim İndirimi (AGİ)
- Buzdağının Görünmeyen Kısmı: Meslek Hastalıkları Gerçeği
- Grev Kırıcılığı ve Grev Hakkı
- Kazı Bağırtmadan Yolma Meselesi: Vergi
- Patronun Keyfi Kısa Çalışma Uygulamasına Karşı Dava Açan İşçi Kazandı
- Şimdi de İstirahat Parasına Göz Diktiler!
- Kod 29 ve SGK’nın Algı Oyunları
- Kod 29 Mağduriyeti Ortadan Kalkıyor mu?
- Kölelik Düzeninin “Yeni Normali”: Uzaktan Çalışma
- Yasal Olan Meşru mudur?
- Tazminatsız İşten Atma Saldırısı: Kod 29
- Patronların Pandemi Saldırısı: Kod 29!
- Çalışma Yaşamında Orman Kanunları
- Sigorta Hakkımız Gasp Ediliyor
- Sermayenin Elindeki Kamçı: Pandemi
- Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi, Kıdem Tazminatımızın Elimizden Alınmasıdır
- Sokağa Çıkma Yasaklarıyla Birlikte Telafi Çalışması Yaygınlaşıyor
- Kısa Çalışma Ödeneği ve Ücretsiz İzin Uygulaması
- “Ekonomi Tıkırında” Masallarına Devam!
- Grev Hakkımıza Sahip Çıkalım!
- Mücadele İçinde Dönüşenler: Derby’den 15-16 Haziran’a!
- Kurtuluş Ellerimizde, Örgütlü Gücümüzde!
- İşçi Dayanışması 206. Sayı Çıktı!
- Sabırla, İnatla, İnançla: Sıra Bize de Gelecek!
- Tarihin Tekerleğini Geriye Çevirmek İsteyenler
- Kasırgalar Kimleri Vuruyor?
- ABD’den Türkiye’ye Ülkeyi Şirket Gibi Yönetenler
- Gençliğe Çağrı: Bize Kılavuz Gerek!
- Anna’nın Annesi ve Anneler Günü
- Baskılara, Zorbalığa, Sömürüye, Emperyalist Savaşa Karşı Umut Örgütlü Mücadelede!
- İşçi Dayanışması 205. Sayı Çıktı!
- “Kıyamet Sığınakları” ve Bizim Sığınağımız
- Bu Kadar Çok Parayı Nereden Buluyorlar?
- “Çingene Kızı” ve İşçi Sınıfının Birliği
- Nefes Almak İçin…
- Sadeleştirince Açığa Çıkanlar…
- Kurtuluş Yok Tek Başına, Ya Hep Beraber Ya Hiçbirimiz!
- 1 Mayıs: Gün Gelir Zorbalar Kalmaz Gider!
Son Eklenenler
- Türk-İş’e bağlı sendikalarda örgütlü kamu işçileri, 2025-2026 yılı toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde siyasi iktidarın sefalet zammı dayatmasına karşı eylemlerine devam ediyor. 1 Temmuzda Türkiye genelinde kent meydanlarında kitlesel basın...
- İzmir Buca Belediyesi işçileri, birikmiş maaş ve alacakları ödenmediği için 18 Haziran’dan bu yana iş durdurmuş durumda. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 34. maddesi gereği yasal haklarını kullanan işçiler, belediye binası önünde maaş, gıda kartı ve diğer...
- Merhaba dostlarım. Bu yıl da Haziran ayını hem UİD-DER’in kuruluş yıl dönümünü hem de sınıfımızın tarihine damgasını vurmuş 15-16 Haziran günlerini anarak ve anlamlandırarak geçirdik. UİD-DER’imizin internet sitesinde, sosyal medyasında ve İşçi...
- UİD-DER’in 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişinin 55. yıldönümünde gerçekleştirdiği “15-16 Haziran: Gelenekten Geleceğe: Umut Örgütlü Mücadelede!” etkinliğine farklı sektörlerden yüzlerce işçi katıldı. Etkinliğe katılan konuklar arasında; unutulmaz...
- Özel Sektör Öğretmenleri Sendikasının 25 Haziranda başlattığı Büyük Öğretmen Yürüyüşünü gerçekleştiren ve bugün Ankara’ya ulaşan öğretmenlerin önü Ziya Gökalp Caddesi üzerinde polis barikatıyla kesildi. Talepleri için yürüyüşlerini Milli Eğitim...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimlerin ardından İzmir Çiğli Belediyesinde çalışan 147 işçi tasarruf bahanesiyle işten atılmış, yürütülen mücadele sonucu işçilerin bir kısmının işe iadesi yapılmıştı. Verilen tüm sözlere rağmen işe iadesi yapılmayan...
- Bu yıl 1 milyondan fazla öğrenci LGS sınavına, 2,5 milyon öğrenci YKS sınavına girmek için başvuru yaptı. Her yıl milyonlarca çocuk ve genç, aileleriyle birlikte sınav stresiyle baş etmeye çalışıyor. Çocuklarının geleceğine yönelik kaygı duyan...
- Artan fiyatlar karşısında alım gücümüz düşmeye devam ediyor. Enflasyonun artış hızının azaldığı söyleniyor ama bu, fiyatların düşmesi anlamına gelmiyor. Yaz meyveleri tezgâhlara çıktı ama kilosu 150-200 liraya varan fiyatlar yüzünden alamıyoruz....
- 15-16 Haziran 1970 Büyük İşçi Direnişi, cesaretini, onurunu ve örgütlü gücünü kuşanmış Türkiye işçi sınıfının tarihe kazıdığı iki büyük gün… İşçi sınıfının tarihsel mücadele mirasını yaşatmak ve bu mirastan güç alarak işçilerin birliğini büyütmek...
- Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, geçtiğimiz günlerde en kötüsünü geride bıraktığımızı söyledi ve “2026 yılı, refahın daha çok hissedildiği, fırsatların genişlediği ve ekonomik güvenin pekiştiği bir yıl olacak” dedi. Yıllardır iktidar sözcülerinden...
- Özel Okul Öğretmenleri Sendikası üyesi öğretmenlerin Büyük Öğretmen Yürüyüşü 3. gününde devam ederken, 27 Haziranda Ankara’da Milli Eğitim Bakanlığı önünde basın açıklaması yapıldı. Aynı gün Haber-Sen Türkiye genelinde yaptığı basın açıklamalarında...
- Sevgili Polonez işçisi kardeşlerim, Dayanışma TV’de yayınlanan “146+Bir Polonez Bir İşçi Direnişinin Kalbinden” belgeselinizi büyük bir dikkatle izledim. Belgeseldeki her bir kare, her bir sözünüz direnişinizin gün gün örülmüş gerçek hikâyesini...
- “Gerçeğin içinden, sınıfın penceresinden” şiarıyla yayın yapan Dayanışma TV, işçi sınıfının ilham verici mücadelelerini belgelemeye, bu mücadelelerin işçi sınıfının ortak deneyimi haline getirilmesi çabasına katkı sunmaya devam ediyor. Dayanışma TV...