Buradasınız
İşçilerin Sordukları/70 - Mazeretsiz Devamsızlık Yapan İşçinin Hafta Tatili Ücreti Kesilir mi?
İşçi sınıfının ağır saldırılar ile karşı karşıya kaldığı günlerden geçiyoruz. EYT’lilerin emeklilik hakkı gaspının sürdürülmesi, kıdem tazminatı fonu planı, zorunlu Bireysel Emeklilik Sistemi, dolaylı vergilerin arttırılması, İşsizlik Sigortası Fonunun yağmalanması bu saldırılardan sadece bir kaçı. Dahası krizi gerekçe gösteren işverenler, ücret ve mesai ücretlerinden, ayni ödemelerden kesinti yapıyor, iş saatlerini arttırıyor, yemek ve servis hakkını kısıtlıyor, işçileri iş güvenliği malzemelerini ceplerinden karşılamaya zorluyor… Sırtlarını siyasi iktidara dayayan patronlar, bunlarla da yetinmiyor, işçilerin haklarını gasp etmek için yeni yollar buluyorlar. Yasaları ve Yargıtay içtihatlarını tamamen keyfi biçimde yorumlayarak işçileri yanıltmaya, aldatmaya ve ücretlerine el koymaya çalışıyorlar.
Petrokimya sektöründeki bir işyerinde yaşanan olay, işverenlerin pervasızlığını bir kez daha ortaya koyuyor. Söz konusu işyerinde çalışan bir kadın işçinin, bir günlük mazeretsiz devamsızlık yaptığı gerekçesiyle, işe gitmediği günle birlikte hafta tatili ücreti de kesildi. İşveren temsilcileri bu durumun gerekçesini işçiye şöyle bildirdi: “Hafta içinde mazeretsiz devamsızlık yaptığınız ve 45 saatlik haftalık çalışma süresini tamamlamadığınız için hafta tatiline hak kazanmadınız. Bu nedenle devamsızlık yaptığınız günün yanı sıra hak etmediğiniz hafta tatilinin ücreti de size ödenmemiştir.”
4857 Sayılı İş Kanununun 46. ve 63. maddeleri hafta tatili konusunu düzenler. 63’üncü madde şöyle der: “Genel bakımdan çalışma süresi haftada en çok kırk beş saattir. Aksi kararlaştırılmamışsa bu süre, işyerlerinde haftanın çalışılan günlerine eşit ölçüde bölünerek uygulanır. Yer altı maden işlerinde çalışan işçilerin çalışma süresi; günde en çok yedi buçuk, haftada en çok otuz yedi buçuk saattir. Tarafların anlaşması ile haftalık normal çalışma süresi, işyerlerinde haftanın çalışılan günlerine, günde on bir saati aşmamak koşulu ile farklı şekilde dağıtılabilir. Bu halde, iki aylık süre içinde işçinin haftalık ortalama çalışma süresi, normal haftalık çalışma süresini aşamaz. Denkleştirme süresi toplu iş sözleşmeleri ile dört aya kadar arttırılabilir. Turizm sektöründe dört aylık süre içinde işçinin haftalık ortalama çalışma süresi, normal haftalık çalışma süresini aşamaz; denkleştirme süresi toplu iş sözleşmeleri ile altı aya kadar artırılabilir.”
46’ıncı madde ise şöyledir: “Bu kanun kapsamına giren işyerlerinde, işçilere tatil gününden önce 63’üncü maddeye göre belirlenen iş günlerinde çalışmış olmaları koşulu ile yedi günlük bir zaman dilimi içinde kesintisiz en az yirmi dört saat dinlenme (hafta tatili) verilir. Çalışılmayan hafta tatili günü için işveren tarafından bir iş karşılığı olmaksızın o günün ücreti tam olarak ödenir.”
Genel tatil ücretini düzenleyen 47. madde ise şöyle der: “Bu kanun kapsamına giren işyerlerinde çalışan işçilere, kanunlarda ulusal bayram ve genel tatil günü olarak kabul edilen günlerde çalışmazlarsa, bir iş karşılığı olmaksızın o günün ücretleri tam olarak, tatil yapmayarak çalışırlarsa ayrıca çalışılan her gün için bir günlük ücret ödenir.”
Yani kanunda mazeretsiz olarak işe gelmediği için haftalık çalışma süresini doldurmayan işçinin hafta tatili ücretinin kesileceğine ilişkin açık bir hüküm yoktur. Söz konusu işverenin ve işveren vekillerinin bu uygulamaya dayanak olarak gösterdikleri Yargıtay içtihadı ise şöyledir:
“Haftanın tatilden önceki iş süresinde toplam 45 saatlik çalışma olmamışsa, işçi sadece hafta tatili günü çalışmış olmasından dolayı haftalık çalışma süresi doluncaya kadar normal yevmiyesini isteyebilir, ilave ücret isteyemez.”[1] Görüldüğü gibi bu ifadelerde de mazeretsiz olarak işe gitmeyen işçiye uygulanan ücret kesintisi müeyyidesinin yanı sıra hafta tatili ücretini kesme müeyyidesinin uygulanacağına ilişkin açık bir ibare yoktur. Bu içtihadı dayanak göstermek açıkça işverenlerden yana yorum yapmaktır.
Son olarak şunu da vurgulamak gerekir: Yasada “mazeretsiz işe gitmeyen işçinin hafta tatili ücreti de kesilir” şeklinde açık bir hüküm bulunmuyorken bu ifadeleri böyle yorumlamak “işçi lehine yorum” ilkesinin “işveren lehine yorum” şeklinde tersyüz edilmesidir. İşçiler patronlar sınıfının haksızlıkları karşısında yasaların ötesinde örgütlü güçlerine güvenmelidir.
[1] Yargıtay 9. HD,18.11.1988,E. 1998/11542,K.1988/10951
- Bumerang Geri Döner!
- Engelli Koşu ve Örgütlülük
- “İş Barışı” mı Hak Arayışı mı?
- Dünden Bugüne Barış ve Adalet Özlemimiz İçin
- Yoksulluk Azaldı mı?
- Sermayenin Saldırılarına Karşı Birliğimizi Örgütleyelim!
- İşçi Dayanışması 191. Sayı Çıktı!
- Bir Ana ile Tanışmak…
- Sağlığımızı Mucizelerle Değil Birliğimizle Koruyabiliriz
- Koca Yusuf’tan Köroğlu’na, Onlardan Bize Kalan
- MESS Sözleşmesinden Çıkardığımız Bir Ders Var
- Patron Haklı mı?
- Unutma, Örgütlen, Hesap Sor!
- Bölünenler mi Birleşenler mi Kazanır?
- Örgütlülük İşçi Sınıfının Gücü, Toplumun Umududur!
- İşçi Dayanışması 190. Sayı Çıktı!
- Asıl Düşman Olan Kim?
- “Dejavu” Sarmalını Kırmak İçin
- Derby’den Özak’a Sendikalı Olma, Sendika Seçme Hakkı
- Boyun Eğmek mi Birlikte Karşı Durmak mı?
- İcra ve İflas Yasasındaki değişiklik ne anlama geliyor?
- Covid-19, Kısa Çalışma ve Ücretsiz İzin Gerçeği
- AKP’nin Torba Yasası: Patronlara Kıyak, İşçilere Saldırı
- Pandemi, Ücretsiz İzinler ve Hak Gaspları
- İş Güvenliği Yasasına 4. Kez Erteleme Ne Anlama Geliyor?
- Kronik Hastalığı Olan İşçilerin ve Hamile Kadınların Yasal Hakları
- Koronavirüs ve Yasal Haklarımız
- Avukat Mesut Badem ile Arabuluculuk Üzerine/2
- Avukat Mesut Badem ile Arabuluculuk Üzerine/1
- İşçilerin Sordukları/78
- Emeklilik Hakkımız İçin Topyekûn Mücadele Edelim!
- Yargıtay’ın Hamile İşçiler İçin Emsal Kararı
- İşçilerin Sordukları/75
- İşçilerin Sordukları/74
- İşçilerin Sordukları/73
- İşçilerin Sordukları/72
Son Eklenenler
- Mersin’in Gülnar ilçesinde yapımı devam eden Akkuyu Nükleer Santrali şantiyesinde çalışan işçiler Ocak ve Şubat ayı ücretleri ödenmediği için 27 Martta iş bıraktı. Santralin Türkiye tarafının genel yüklenici firması IC İçtaş bünyesinde çalışan...
- Özak Tekstil işçileri sendika değiştirme hakkını kullanarak BİRTEK-SEN’de örgütlendikleri için patronun işten atma saldırısıyla karşılaşmış ve 27 Kasımda direnişe geçmişlerdi. Tüm baskı ve engellemelere rağmen sendikalarıyla birlikte mücadeleyi...
- Bayburt Grup’a bağlı Agrobay Seracılık’ta çalışan işçiler Tarım-Sen’e üye oldukları için tazminatları ve 2 aylık maaşları ödenmeden işten atılmışlardı. 22 Ağustosta direnişe geçen işçiler patronun yalanlarına, jandarma saldırısına, defalarca...
- İşçilerin, patronların saldırılarına karşı mücadelesi sürüyor, bu mücadelelerin bir kısmı anlamlı kazanımlarla sonuçlanıyor. Sendika düşmanlığına karşı direnişe geçen RC Endüstri işçileri patrona geri adım attırdı. Direnişin 20. gününde üretimi...
- Sermayelerini büyütmeyi her şeyin önüne koyan patronlar sınıfı dünyanın dört bir yanında iş güvenliği önlemlerini almayarak, doğayı tahrip edip felaketlerin önünü açarak işçilerin canını almaya devam ediyor. Türkiye’de ve dünyada depremlerde,...
- İtalya İşçi Sendikası UIL ülkede giderek artan iş cinayetlerine karşı 19 Martta Roma’da protesto gösterisi düzenledi. Sendika öncülüğünde yapılan eylemde giderek artan işçi ölümleri protesto edildi. İş güvenliği önlemlerinin alınmamasının işçilerin...
- Sorunlarımız giderek artıyor. Çevremde pek çok insandan “hiçbir şey değişmiyor” cümlesini duyuyorum. Onlara soruyorum: “Peki, değişmesi için sen ne yapıyorsun?” Herkes çözümü birbirinden bekliyor, sonra da “neden böyle” diye şikâyet ediyor. Sonuç...
- Hak gasplarına karşı işçilerin, emekçi kadınların ve emeklilerin hak arayışı sürüyor. Çeşitli işkollarından işçiler İzmir’den Manisa’ya, İstanbul’dan Ankara’ya kadar direnişlerle, yürüyüşlerle, basın açıklamalarıyla seslerini yükseltiyor.
- Başlıktaki sorunun cevabı aslında çok basit: kim karıştırıyorsa onun işine gelir doğal olarak. Çalışmakta olduğum işyeri ağır sanayi… Genç işçilerin yanı sıra çocuk ve yaşlı emeği sömürüsü de katmerli olarak yaşanıyor. Ücretlerin çevredeki...
- Türkiye’de mevcut siyasi iktidar, pek çok alanda politika değiştirdi, iç ve dış politikalarında keskin zikzaklar çizdi, defalarca doğrultu değiştirdi. Fakat doğrultusunu hiç değiştirmediği, istikrarını hep koruduğu bir alan var: Emek politikaları!
- Binlerce yıl önce atalarımızın avlanmak için kullandığı bumerang, atıldığı noktaya geri dönmesiyle bilinir. Bumerangın bu özelliğine atıfla, kişinin gösterdiği tutum ve davranışların sonuçlarının eninde sonunda kendisine geri dönüşü olacağını...
- Bursa’nın Gemlik ilçesinde faaliyet gösteren Borusan Lojistik A.Ş’de Liman-İş Sendikası’na üye olan 4 işçi işten çıkarıldı. Sendikalaştıkları için işten atılan işçilerin geri alınması ve sendikal baskılara son verilmesi talebiyle 21 Martta fabrika...
- Her işçinin belki bir tesadüf neticesinde ve o güne değin ilk kez duyduğu, duyduğunda da “işte aradığım cevap buydu” dediği sözler vardır. Sınıf temelinde örgütlü işçiler buna “kulağına kar suyu kaçırmak” da derler. Benim kulağıma kar suyunu kaçıran...