Buradasınız
Samandağ Dayanışma Koordinasyonu: Dayanışma Yaşatır!

Depremin üzerinden 1 ay geçmesine rağmen deprem bölgesinde en temel sorunlar bile çözülmüş değil. Depremden en fazla etkilenen kentlerden biri olan Hatay’da da su, tuvalet, çadır gibi temel sorunlar devam ediyor. Sosyalistler, demokratik kitle örgütleri ve gönüllüler tarafından oluşturulan Samandağ Dayanışma Koordinasyonu bu sorunlara dikkat çekmek ve depremin üzerinden geçen 1 aylık süreci değerlendirmek üzere “Dayanışma Yaşatır!” şiarıyla bir basın açıklaması gerçekleştirdi.
Açıklamada deprem konusunda önlem almayan devletin gönüllülerin çalışmalarını engellediğine ve bunun sorunları ağırlaştırdığına dikkat çekildi. “Gerçeklik tüm çıplaklığı ile önümüzdedir. Samandağ halkı da ilk günden bu yana yanında kimlerin olduğunu, kimlerin onları ölüme terk ettiğini dayanışmanın yaşattığını, rant, yağma ve savaş ekonomisinin bize ölümden başka bir şey vadetmediğini bilmektedir, yaşamaktadır” denildi. Açıklamanın devamında şu sözlere yer verildi: “Bir ayı geride bırakırken biz gönüllüler hâlâ dayanışmayı büyütmek üzere buradayız. Samandağ özelinde burayı insansızlaştırma ve imara açma planlarına müdahale etmek, ilçemizin dokusunun bozulmasını engellemek için de burada olacağız.”
Barınma, eğitim, sağlık, hukuk ve psikoloji gibi alanlarda ihtiyaçlara dair herhangi bir planlama yapılmadığını ifade eden Koordinasyon, ihtiyaçları yerel halk ile birlikte hareket ederek belirlemek ve bu ihtiyaçlara cevap üretmek, bu enkazın altından hep birlikte kalkmak için gönüllü öğretmen, avukat, mühendis, doktor, hemşire ve psikologlara çağrıda bulundu. “Yeni bir yaşamı inşa etmek için hepimize ihtiyaç var” vurgusu yaptı.
Eylem “Kurtuluş Yok Tek Başına Ya Hep Beraber Ya Hiçbirimiz”, Türkçe ve Arapça “Buradayız, Gitmiyoruz!” sloganlarıyla son buldu.
- Samandağ Halkı: “Deprem Öldürmedi Asbestle Öldürecekler!”
- “Devlet Baba” Kime Hizmet Ediyor?
- Kader Değil Felaket!
- Boşaltılan Yurtlar ve Büyüyen Sorunlar!
- Depremin 40. Gününde İstanbul Emek Barış Demokrasi Güçlerinden Anma Eylemi
- Samandağ Dayanışması Su Sorununa ve Salgın Riskine Dikkat Çekti
- Samandağ Dayanışma Koordinasyonu: Dayanışma Yaşatır!
- Kızılay Skandalı İktidarın Aynasıdır!
- Samandağ Sağlık Koordinasyonundan Acil Önlem Çağrısı
- İstanbul Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri ile TİP’e Polis Saldırısı
- Depremzedeleri İşe Almayın Diyen Sermaye Sözcüsünün Fıtratı!
- TÜİK Raporları: Yeni Binalar da Çöktü
- Çocukların Depremzedelerle Dayanışması
- Gerçekte Ne Oldu: Okunması Gereken Önemli Yazılar!
- Deprem Bölgesinde Tuvalet Sorununu Bile Çözemeyen İktidar ve Kampanya Şovu!
- Gaspçı İktidarın Kayyımını Kabul Etmiyoruz!
- UİD-DER’in Depremzedelerle Dayanışma Kampanyası Büyüyor!
- Gerçek, Yansıyanın Çok Ötesindedir! Dayanışmamızı Büyütelim!
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri’nden Açıklama: Şimdi Dayanışma Zamanı
- Provokasyona Dikkat! Asıl Yağmacılar Çürümüş Düzeni Ayakta Tutmaya Çalışanlardır!
- Saraylıların İç Burukluğu!
- 1 Mayıs’ta Buluşalım Depremin Hesabını Soralım!
- Sahte Temel Atma Törenleri Neyin Acizliği?
- Kader Değil Felaket!
- Ben Hatay’dan Güneş
- Gösteriş İçin Değil Depremzedeler İçin!
- Dayanışma Ruhumuzu Boğamazsınız!
- “Kader Planı” mı?
- Sanki Savaş Bölgesine Giriş Yapmış Gibiydik!
- Boşaltılan Yurtlar ve Büyüyen Sorunlar!
- Depremin 40. Gününde İstanbul Emek Barış Demokrasi Güçlerinden Anma Eylemi
- Dimdik Durun ki İyileşelim!
- Dayanışma, Yarına Dair Umudumuzu Büyüttü
- O Bebeğin Keskin Kılıç Gözleri…
- Samandağ Dayanışması Su Sorununa ve Salgın Riskine Dikkat Çekti
- İktidarın Üniversite Korkusu!
- UİD-DER Varsa Umut da Var!
- Samandağ Dayanışma Koordinasyonu: Dayanışma Yaşatır!
- Ayağa Kalkacağım!
- Bir Fotoğraf Karesinin Düşündürdükleri
Son Eklenenler
- Türkiye’nin çeşitli illerinde üretim yapan Şirikçioğlu Tekstil’de işçiler 2017 yılından bu yana sendikal mücadele yürütüyor. İşçiler çalışma koşullarının düzeltilmesi, ücretlerinin yükseltilmesi ve iş güvenliği önlemlerinin alınması talebiyle HAK-İŞ...
- İşçi sınıfımızın üç yürek işçisini Haziran ayında kaybettik. 3 Haziran 1963’te Nâzım Hikmet, 2 Haziran 1970’te Orhan Kemal, 2 Haziran 1991’de ise Ahmed Arif’in güzel yüreği artık atmaz oldu, söylenecek sözleri yarım kaldı. Fakat kalemlerini...
- Ben metal sektöründe çalışan bir işçiydim. İşçiydim diyorum çünkü hakkımızı aradığımız için işten çıkarıldık. İşveren biz işçilerin ve temsilcilerimizin taleplerini karşılamamak için her yola başvuruyordu. Sorunları çözmek bir yana daha fazla baskı...
- Seçimlerden önce siyasi iktidar türlü vaatler sıralamış, 24 Nisan-31 Mayıs tarihleri arasında kullanılan doğalgazın tamamının ve gelecek yıl Mayıs ayına kadar kullanılacak gazın ise ay bazında 25 metreküplük kısmının ücretsiz olacağını duyurmuştu. “...
- İşçi ve emekçileri ilgilendiren tüm alanlarda devasa bir sorunlar yumağı her geçen gün büyüyor. Ama bunlar seçim meydanlarında gündem olmadı. Sorunların üstü milliyetçilikle, hamasetle örtülmeye çalışıldı.
- Yunanistan'da Pire Emek Merkezi’nin çağrısıyla düzenlenen ve binlerce emekçinin, çeşitli sendikalardan temsilcilerin ve işçilerin katıldığı yürüyüşte “iş cinayetleri durdurulsun” denildi.
- Fransa’da Disneyland Paris işçileri artan hayat pahalılığına ve düşük ücretlere karşı ücret artışı ve çalışma koşullarının düzeltilmesi talebiyle 30 Mayısta iş durdurdu.
- İşçi ve emekçilerin ezici çoğunluğu gidişattan endişeli, hoşnutsuz, sorunların çözülmesini, ekonominin düzelmesini istiyor. Ama öte yandan çok sayıda işçi ve emekçi sorunlarımızın kaynağında olan, hoşnutsuzluğumuzun nedeni olan mevcut iktidara oy...
- İstanbul Büyükşehir Belediyesine bağlı bir şirkette çöp işinde çalışan bir işçiyim. Dışarıdan bakıldığında, belediyede çalıştığımız için, insanların gözünde güzel bir işimiz var gibi algılanıyor ve sohbetlerde de dile getiriliyor. Ama işin iç yüzü...
- Bağımsız Maden İş Sendikası Genel Başkanı Gökay Çakır ve sendika yöneticileri Soma Yeni Anadolu Madencilik’te üyelerine yönelik baskı, mobbing ve EYT kapsamındaki ayrımcılığa karşı maden önünde açıklama yapmak istediler. Ancak jandarma tarafından...
- Zorlu bir seçim sürecini geride bıraktık. Seçim sonuçlarının olumsuz etkilerini asıl olarak önümüzdeki dönemde yaşayacağız. Ancak şimdiden toplumun çoğunluğunda giderek baskın hale gelen bir duygunun açığa çıktığını görüyoruz: Umutsuzluk. Tek adam...
- Toplum örgütsüz olsa bile kendisi örgütlü olan bir işçi umutsuzluğa düşmez. Umutsuzluğun panzehirinin örgütlülük olduğunu, sadece istemekle baskı ve zorbalığın son bulmayacağını, bunun için sorumluluk almak ve mücadele etmek gerektiğini bilir....
- İnsanların, toplumların bir tarihi vardır, sınıfların da öyle. Ve bu tarih geleceğe yürürken o sınıflara yol gösterir. Dünya işçi sınıfının bir parçası olan Türkiye işçi sınıfımızın tarihi de bugüne ve geleceğe ışık tutan, unutulmaması gereken...