Buradasınız
Direnç Çiçekleri İşçi Sınıfının Bağrında Filizlenir
Anadolu yoksullarının romancısı Yaşar Kemal, İnce Memed romanında “Konuşan insan, öyle kolay kolay dertten ölmez. Bir insan konuşmadı da içine gömüldü müydü, sonu felakettir” der. Bu durum sadece tek tek insanlar için değil toplumlar için de geçerlidir. Çünkü ancak suskunluğun aşıldığı, dertlerin yüksek sesle söylenmeye başlandığı yerde değiştirme iradesi ortaya çıkar. İşte o zaman nefes alabildiğini hisseder ezilenler, işçiler, emekçiler…
Tarihe dönüp baktığımızda kimi zaman ezilen sınıfların mücadele destanlarını okuruz, kimi zaman işçi sınıfının coşkulandıran devrimci ayaklanmalarını. İşçi sınıfının mücadelesinin gerilediği dönemlerde karanlık günlerin yaşandığı parantezler de açılır kimi zaman. Tıpkı bugün gibi. İşte böylesi dönemlerde kırılmış gibidir mücadele direnci. Ama en nihayetinde bu geçici parantezi kapatarak egemenlerin yarattığı karanlığa noktayı koyacak güç yine işçi sınıfının bağrında filizlenir. Tıpkı UİD-DER Müzik Topluluğu UMUT’un “Hayır” şarkısında dediği gibi: “Direnç çiçeğinin gülleri geç açar / Çatlattığı kayadan su gürül gürül akar.”
Direnç çiçeklerinin en körpelerini temsil eden emekçi gençler uzun yıllardır kapitalist egemenlerin üzerlerine yıktığı kayaların altında adeta. 1968 isyanlarında gençliğin nasıl dinamik bir güç olduğunu, kayaları çatlatarak çağlayıp aktığını gören sermaye sahipleri bu gücü geriletmek, pasifize etmek istedi. Genç kuşakların kapitalizme son vererek yeni bir dünya kurma hayalini soldurmak isteyen egemenler başka bir dünyanın mümkün olmadığı yalanını ısrarla sürdürdüler. Kapitalizmin olabilecek en iyi sistem olduğunu söylediler. 1990’lı yıllarla birlikte bireysel kurtuluş hayalleri daha fazla pompalanır oldu, adeta gençliğin gözü kamaştırıldı. Ne var ki büyüyen yoksulluk ve toplumsal eşitsizlik, işsizlik, ekonomik kriz, emperyalist savaş gerçeğiyle karşı karşıya kalan gençliğin “parlak gelecek” hayalleri yerle bir oldu. 2000’lerle birlikte yeni bir toplumsal mücadele dalgası başladı. Bu dalgayı ezmek isteyen egemenler bir yandan ideolojik aygıtlarını devreye sokarken diğer yandan tüm dünyada otoriterleşmeyi arttırdılar. Böylece çıkışsızlık sarmalında bir toplum yaratıldı. Özellikle emekçi gençlik bu çıkışsızlığı daha fazla hisseder oldu. Yaşar Kemal’in dediği gibi konuşamadığı için kendi içine gömüldükçe gömüldü.
Bugün şahit olduğumuz tablo insanlığa daha iyi bir gelecek vaat etmiyor. Fakat böylesi dönemlerde hüner karanlığa hapsolmamak, gecenin içinde gündüzü düşleyebilmektir. Düşünelim, bugün elimizdeki her şey insanlığın biriken emeği sayesinde var olmadı mı? Demek ki yeni devinimler için de birikim lazım. Bizlere yaşatılan acıların, bu sisteme duyduğumuz öfkenin, henüz söyleyemediğimiz sözlerimizin biriktiği bir gerçek. İşte tüm bu birikim, zamanı geldiğinde, “bu gençlikten bir şey olmaz” diyerek sorumluluğu üzerlerinden atanlara inat kayaları tekrar çatlatıp taşmasını bilir.
Ülkeden ülkeye gençliğin çoğalarak yükselen sesi bunu anlatmıyor mu? Geçtiğimiz yıl Fransa’da Makron hükümetinin emeklilik yaşını yükseltmek için çıkarmak istediği yasa tasarısını protesto etmek üzere liselerden, üniversitelerden, fabrikalardan gençler sokaklara dökülmüştü. Geleceklerine sahip çıkmak istediklerini haykırmışlardı. Türkiye’de baskıcı rejime rağmen gençler barınma sorununa karşı eylemler gerçekleştirmiş, 2023’te ise KYK yurtlarındaki ihmaller başka bir eylem dalgası başlatmıştı. İsrail’in Filistin halkını katletmesine ve emperyalist savaşa karşı üniversite gençliğinin başlattığı eylemler, bugün Amerika’da, İngiltere’de, Almanya’da, Yunanistan’da ve daha pek çok ülkede devam ediyor. Egemenlerin elindeki medyanın yalanlarına, çarpıtmalarına, karalamalarına aldırmayan gençler, “direniş meşrudur” sloganını yükseltiyorlar.
Bir sistem genç kuşaklara bir gelecek vaat edemiyorsa, onları çürümeye itiyorsa, atıl bırakıyorsa o sistem tarihsel olarak tükenmiştir. Böyle bir düzeni değiştirmek de bizim boynumuzun borcudur. İşte bu nedenle gençlik, direnç çiçeklerinin eninde sonunda açacağını bilerek, üretimden gelen gücüyle gerçek değişimi yaratabilecek işçi sınıfının saflarında kenetlenmelidir. Özgürlük isteyen ateşten bir yürek gibi birleşelim ve yarını kuracak depremleri mayalayalım.
Eğitimde Kemer Sıkılamaz
- Direnç Çiçekleri İşçi Sınıfının Bağrında Filizlenir
- Anne Karnında Başlayan Eşitsizlik
- Clara Zetkin ve Ölümsüz Mirası
- Değişen Dünyam ve Dünyayı Değiştirme İsteğim
- Acımız Öfkeye, Öfkemiz Mücadeleye Dönüşsün!
- Emekçi Kadın Mücadeleyle Güzelleşir
- Emekçi Kadınlar Haydi 1 Mayıs’a!
- Yaşıyoruz Sanıyoruz
- Her İşyerine, Her Mahalleye Kreş İstiyoruz!
- UİD-DER’de Bir Kez Daha 8 Mart Coşkusu
- Dünden Bugüne Barış ve Adalet Özlemimiz İçin
- Mücadelenin Adıdır Kadın
- Ekmeğe Zam Yapılırsa
- UİD-DER’de 8 Mart Etkinlikleri: Geçmişten Geleceğe Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü!
- Mücadelemizin Sembolü 8 Mart
- Emekçi Kadınlarız, 8 Mart Ruhuyla Birleşiyoruz!
- Bir Ana ile Tanışmak…
- Emekçi Kadınlar Savaşı Durdurmak İstiyor Ama Nasıl!
- Boyun Eğmek mi Birlikte Karşı Durmak mı?
- Bir Şey Yapmalı! Ama Ne?
- Direnç Çiçekleri İşçi Sınıfının Bağrında Filizlenir
- Anne Karnında Başlayan Eşitsizlik
- Sendikal Örgütlülük Kâğıt Üstünde Kalmasın
- Tarihin Bir Yankısı: Sınıfına İnan, Gücüne Güven!
- Bu Fikirleri Kimler Üretiyor?
- Kamuda Tasarruf Paketinden Payımıza Düşenler
- Kapitalizm Yıkılmadan İnsanlık Nefes Alamaz!
- İşçi Dayanışması 194. Sayı Çıktı!
- Bir Müthiş Bahtiyarlık: “Anlamak Gideni ve Gelmekte Olanı”
- Bir Şarkının İzinden: Bir Yere Gitmiyoruz!
- Acımız Öfkeye, Öfkemiz Mücadeleye Dönüşsün!
- İsrail’le Ticaret ve Sermayenin Fıtratı
- İşçi Sınıfının Mücadele Saflarını Güçlendirelim
- İşçi Dayanışması 193. Sayı Çıktı!
- Her İşyerine, Her Mahalleye Kreş İstiyoruz!
- Hayat Pahalı Ama Hayatımız Çok Ucuz!
- “Neyin Yoksa Ondan Sakın Vazgeçme Oğlum”
- Yarına Gidenler, Yarınlar İçin Mücadele Edenler
- Büyüyen Yoksulluk ve Sosyal Yardımlar
- Rakamların Ardına Gizlenen Gerçekler
- Direnç Çiçekleri İşçi Sınıfının Bağrında Filizlenir
- Sendikal Örgütlülük Kâğıt Üstünde Kalmasın
- Tarihin Bir Yankısı: Sınıfına İnan, Gücüne Güven!
- Bu Fikirleri Kimler Üretiyor?
- Kamuda Tasarruf Paketinden Payımıza Düşenler
- Kapitalizm Yıkılmadan İnsanlık Nefes Alamaz!
- Bir Müthiş Bahtiyarlık: “Anlamak Gideni ve Gelmekte Olanı”
- Bir Şarkının İzinden: Bir Yere Gitmiyoruz!
- Acımız Öfkeye, Öfkemiz Mücadeleye Dönüşsün!
- İsrail’le Ticaret ve Sermayenin Fıtratı
- İşçi Sınıfının Mücadele Saflarını Güçlendirelim
- Her İşyerine, Her Mahalleye Kreş İstiyoruz!
- Hayat Pahalı Ama Hayatımız Çok Ucuz!
- “Neyin Yoksa Ondan Sakın Vazgeçme Oğlum”
- Yarına Gidenler, Yarınlar İçin Mücadele Edenler
- Büyüyen Yoksulluk ve Sosyal Yardımlar
- Rakamların Ardına Gizlenen Gerçekler
- Sermayenin ve İktidarın Saldırılarını Püskürtmek İçin 1 Mayıs Ruhuyla Birleşelim
- Engelli Koşu ve Örgütlülük
- “İş Barışı” mı Hak Arayışı mı?
Son Eklenenler
- Medya her bayram yaptığı gibi, televizyonlar ve internet sitesi haberleriyle otelleri, turistlik yerlerdeki kalabalığı ve trafiği günlerce ballandıra ballandıra gösterdi. Bunu evinden izleyen işçiler “geçim derdi, kriz, pahalılık diyoruz, baksana...
- Geçmişte yaşanmış tarihsel olayların şu anki ve gelecekteki kuşaklar tarafından bilinmesi, özümsenmesi son derece önemlidir. Geçmiş, şimdiki zamanın temelini oluşturur. Tarih, geride bırakılan adımların izlerini, dünün yankılarını bugüne taşıyan bir...
- İstanbul Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri, DEM Partili Hakkâri Belediyesi’ne kayyum atanmasını 29 Haziranda İstanbul Kartal Meydanı’nda düzenlediği mitingle protesto etti. “Emeğimiz ve Özgürlüğümüz İçin Kayyuma Geçit Vermeyeceğiz” sloganıyla...
- Petrol-İş Sendikası Gebze Şubesinde örgütlü Novares işçileri, grevlerinin 3. gününde taleplerini patrona kabul ettirerek grevlerini sonlandırdılar. İzmir Büyükşehir Belediyesi (İzBB) iştiraklerinden İZENERJİ ve İZDOĞA şirketlerinde haksız yere işten...
- Sevgili işçi kardeşlerim merhabalar. Geçen gün internette “İngiltere’nin en zengin ailesine emek sömürüsü suçundan hapis cezası” başlıklı bir haber gördüm. Habere göre, İsviçre’nin Cenevre kentinde yaşayan Hindujah ailesinin üyeleri, malikânelerinde...
- Baktın karanlıktasın aldırma ışığı söndürüp gidenlere/ En içten sevincinle yüreğinin ışıklarını yak gözbebeklerinde/ Bıkmadan söyle sen o aynı şarkıyı/ Dostluğu, sevgiyi kirletmek isteyenlere inat/
- Türk-İş, Hak-İş ve DİSK’e bağlı sendikaların oluşturduğu İstanbul İşçi Sendikaları Şubeler Platformu’nun çağrısıyla 26 Haziranda Bakırköy Özgürlük Meydanı’nda eylem yapıldı. Asgari ücrete Temmuz ayında zam yapılması talebiyle gerçekleştirilen eyleme...
- Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası Mersin İl Temsilciliği 24 Haziranda Toroslar İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü önünde basın açıklaması yaparak Mersin Dizge Okulu öğretmenlerinin mücadelesinin kazanımla sonuçlandığını duyurdu. Yapılan açıklamada Mersin...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Yolbulan Metal fabrikasında çalışan işçiler Toplu İş Sözleşmesinde (TİS) anlaşma sağlanamaması üzerine 20 Haziranda greve çıkmışlardı. UİD-DER’li işçiler olarak bizler de grevdeki Yolbulan işçilerine dayanışma...
- Manisa Akhisar Organize Sanayi Bölgesinde üretim yapan ABP fabrikasında ve İzmir Çiğli Organize Sanayi Bölgesinde üretim yapan KLAS Isıtma Soğutma Klima Sistemleri (KLS Klima) fabrikasında Birleşik Metal-İş Sendikasında örgütlenen işçiler, patronun...
- Kocaeli/Çayırova’da üretim yapan Novares Otomotiv’de çalışan 180 işçi, Toplu İş Sözleşmesi (TİS) görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 25 Haziranda greve çıktı. Petrol-İş Sendikası Gebze şubesinin örgütlü olduğu fabrikada Ocak ayında başlayan...
- Ben bir kamu kurumunun çözüm merkezinde çalışan bir kadın işçiyim. Çeşitli sorunlar dinleyip o sorunlara kurum adına çözüm bulmaya çalışıyorum. İnsanlar yeri geliyor öylesine arayıp kapatıyorlar, yeri geliyor alakasız konular için ya da çözüm...
- Güney Kore’de başkent Seul’un güneyindeki Hwaseong şehrinde bulunan bir lityum pil fabrikasında 24 Haziran sabah saatlerinde bir yangın çıktı. İlk belirlemelere göre 35 bin pilin bulunduğu bir depoda bir patlama sonucunda çıkan yangında 22 işçi...