Buradasınız
İşçilerin Sordukları/44
Özel istihdam büroları nedir?
Özel istihdam büroları işçilerin köle gibi çalıştırılmasını hedefleyen düzenlemelerden birisidir. 2008 yılında gündeme gelen ve o dönemde yükselen tepkiler üzerine geri çekilen düzenleme, şimdi yeniden Meclis’te. Taşeronluktan daha da kötü bir düzenleme olan özel istihdam bürolarıyla, işçiler kiralanabilecek. Özel istihdam büroları işçileri işe alacak ve dileyen patrona bu işçileri günlük, haftalık, aylık kiralayacak. Bürolardan işçi kiralayan patronlar, kiralama işini toplam 8 ay için olmak üzere ancak iki kez yapabilecekler. Bürolar işçileri birden fazla işverene kiralayabilecek. Örneğin haftalık 45 saati aşmamak üzere, işçiyi 15’er saatliğine üç ayrı işverene kiralayabilecek. İşçiye, sadece kiralandığı dönem için ücret ödenecek; işçi kiralanmadığı sürece ücret alamayacak, açlığa ve yoksulluğa mahkûm edilecek.
Özel istihdam büroları işsizliği ortadan kardıracak mı?
Hükümet, kölelik bürolarıyla işsizliğe çözüm bulunacağını iddia ediyor. Oysa kiralık işçilik uygulamasıyla iş güvencesi tamamen ortadan kaldırılmak isteniyor. Hükümet özel istihdam bürolarının kurulmasının bahanesi olarak işsizliğin azaltılacağını, genç işçilerin tecrübe kazanacağını, uzun dönemli işsizlerin işsizlikten kurtulacağını söylüyor. Oysa işsizlik işçilerin günlük, haftalık ve aylık kiralanmasıyla çözülemez. Bu sadece işsiz olan insanları oyalamanın yoludur. İşsizliğe çözüm diye sunulan kiralık işçilik kadrolu çalışan işçilerin de işsiz kalmasına, iş güvencelerinin ortadan kaldırılmasına sebep olacak düzenlemelerden birisidir. Patronlar bu düzenlemeyle kadrolu işçi çalıştırmanın yükünden kurtulacaklar. İşsizlik işçilerin iş güvencesinin elinden alınmasıyla değil uzun çalışma saatlerinin düşürülmesi, ücretlerin arttırılması, fazla mesailere son verilmesi ve bir işçiye iki ya da üç iş yaptırmanın ortadan kaldırılmasıyla çözülür.
Özel istihdam bürolarında çalıştırılan işçiler işsizlik ödeneği ve kıdem tazminatı alabilecek mi?
Eğer kiralık işçilik tasarısı uygulamaya geçerse işçiler işsizlik maaşı ve kıdem tazminatı alamaz hale gelecek. Patronlar şu an kadrolu ve taşeron işçilere bile işsizlik ve kıdem tazminatı vermemek için bin dereden su getiriyorlar. Kadrolu olarak çalışan binlerce işçi yasal koşullar nedeniyle işsizlik ödeneğinden yaralanamıyor. Çünkü 3 yıl içinde 600 gün prim, son 120 gün kesintisiz prim ödenmesi koşulu var. Kiralık işçilerin büyük çoğunluğu bu koşulları yerine getiremeyeceği için işsizlik ödeneği alabilmeleri imkânsız hale gelecek.
İşçilerin işsizlik maaşı gibi kıdem tazminatını almaları da imkânsız hale gelecek. Kısa süreli sözleşmelerle işe alınan ve patronlara kiralanan işçiler, bir yılı dolduramadıkları için kıdem tazminatı alamayacaklar. Zaten şu an taşeronda çalışan milyonlarca işçi 6, 8, 11 aylık sözleşmeli olarak çalıştıkları için tazminat alamıyorlar. İstihdam bürolarında çalışacak işçiler için de durum böyledir. Hükümet bunu bahane ederek kıdem tazminatının fona aktarılmasının önünü açacak. “Bir gün çalışan bile kıdem tazminatı alacak” diyerek işçileri kandırmaya çalışan hükümet, istihdam bürolarını hayata geçirdiğinde tazminat hakkımızı da gasp etmenin yolunu açmış olacak.
İşçilerin GSS (Genel Sağlık Sigortası) primleri düzenli ödenecek mi?
Kiralık işçilik tasarısına göre işçilerin sigorta primlerini, özel istihdam büroları yatıracak. Kiralık işçilerin GSS primleri bürolar tarafından sadece çalıştırıldıkları süreler için yatırılacak. Ancak büroların bu yükümlülüğü, işçileri kiraladıkları, yani işçilere ücret ödedikleri dönem ile sınırlı olacak. Bürolar, işçileri kısa dönemli sözleşmelerle kiralayacakları ve sözleşmeler arasında da boşluklar olabileceği için, işçilerin sigorta primleri sürekli ve düzenli yatmayacak. Böylece kiralanan işçiler sosyal güvenlik kapsamındaki haklarından ya eksik yararlanacak ya da hiç yararlanamayacak. Eğer büro işçiyi, kısmi süreli kiralarsa, işçi cebinden GSS primini ödemek zorunda kalacak. Öte yandan kiralık işçiler, iki sözleşme arasında 100 günden fazla işsiz kaldıkları takdirde, gelir testi yaptıracaklar ve aile içinde kişi başına düşen aylık gelir asgari ücretin üçte birinden fazla ise GSS primi ödemek zorunda olacaklar.
Özel istihdam büroları işçiler için iş güvencesinin, işsizlik maaşının, kıdem tazminatı hakkının ve daha pek çok hakkın kaldırılması demektir. İşyerlerinde, fabrikalarda sendikalaşmamızın önünde engel demektir. Kölece çalışma koşullarının dayatıldığı yasaları, uygulamaları ancak birleşerek ve mücadele ederek durdurabiliriz.
Böylesi Yaşamak Değil
Ölmeden Önce
- Her İşyerine, Her Mahalleye Kreş İstiyoruz!
- Hayat Pahalı Ama Hayatımız Çok Ucuz!
- “Neyin Yoksa Ondan Sakın Vazgeçme Oğlum”
- Yarına Gidenler, Yarınlar İçin Mücadele Edenler
- Büyüyen Yoksulluk ve Sosyal Yardımlar
- Rakamların Ardına Gizlenen Gerçekler
- Sermayenin ve İktidarın Saldırılarını Püskürtmek İçin 1 Mayıs Ruhuyla Birleşelim
- İşçi Dayanışması 192. Sayı Çıktı!
- Bumerang Geri Döner!
- Engelli Koşu ve Örgütlülük
- “İş Barışı” mı Hak Arayışı mı?
- Dünden Bugüne Barış ve Adalet Özlemimiz İçin
- Yoksulluk Azaldı mı?
- Sermayenin Saldırılarına Karşı Birliğimizi Örgütleyelim!
- İşçi Dayanışması 191. Sayı Çıktı!
- Bir Ana ile Tanışmak…
- Sağlığımızı Mucizelerle Değil Birliğimizle Koruyabiliriz
- Koca Yusuf’tan Köroğlu’na, Onlardan Bize Kalan
- MESS Sözleşmesinden Çıkardığımız Bir Ders Var
- Patron Haklı mı?
- İcra ve İflas Yasasındaki değişiklik ne anlama geliyor?
- Covid-19, Kısa Çalışma ve Ücretsiz İzin Gerçeği
- AKP’nin Torba Yasası: Patronlara Kıyak, İşçilere Saldırı
- Pandemi, Ücretsiz İzinler ve Hak Gaspları
- İş Güvenliği Yasasına 4. Kez Erteleme Ne Anlama Geliyor?
- Kronik Hastalığı Olan İşçilerin ve Hamile Kadınların Yasal Hakları
- Koronavirüs ve Yasal Haklarımız
- Avukat Mesut Badem ile Arabuluculuk Üzerine/2
- Avukat Mesut Badem ile Arabuluculuk Üzerine/1
- İşçilerin Sordukları/78
- Emeklilik Hakkımız İçin Topyekûn Mücadele Edelim!
- Yargıtay’ın Hamile İşçiler İçin Emsal Kararı
- İşçilerin Sordukları/75
- İşçilerin Sordukları/74
- İşçilerin Sordukları/73
- İşçilerin Sordukları/72
- Her İşyerine, Her Mahalleye Kreş İstiyoruz!
- Hayat Pahalı Ama Hayatımız Çok Ucuz!
- “Neyin Yoksa Ondan Sakın Vazgeçme Oğlum”
- Yarına Gidenler, Yarınlar İçin Mücadele Edenler
- Büyüyen Yoksulluk ve Sosyal Yardımlar
- Rakamların Ardına Gizlenen Gerçekler
- Sermayenin ve İktidarın Saldırılarını Püskürtmek İçin 1 Mayıs Ruhuyla Birleşelim
- Engelli Koşu ve Örgütlülük
- “İş Barışı” mı Hak Arayışı mı?
- Yoksulluk Azaldı mı?
- Sermayenin Saldırılarına Karşı Birliğimizi Örgütleyelim!
- Sağlığımızı Mucizelerle Değil Birliğimizle Koruyabiliriz
- Koca Yusuf’tan Köroğlu’na, Onlardan Bize Kalan
- Unutma, Örgütlen, Hesap Sor!
- Bölünenler mi Birleşenler mi Kazanır?
- Örgütlülük İşçi Sınıfının Gücü, Toplumun Umududur!
- Asıl Düşman Olan Kim?
- “Dejavu” Sarmalını Kırmak İçin
- Derby’den Özak’a Sendikalı Olma, Sendika Seçme Hakkı
- Boyun Eğmek mi Birlikte Karşı Durmak mı?
Son Eklenenler
- İşçilerin sendikalaşma hakkı, ücretleri patronlar tarafından gasp edilirken bu duruma itiraz eden, hakkını arayan işçiler cezalandırılıyor, darp ediliyor. Ancak saldırılara, baskılara boyun eğmeyen işçiler mücadeleyi sürdürüyor. İstanbul Finans...
- Emekçi kadınlar olarak hayatın her alanında çeşitli sorunlarla karşılaşıyoruz. Bu sistem bizi sokakta katledip, savaşlarda öldürüyor. Emeğimiz yok sayılıp hayatımız değersizleştiriliyor. Bizler işçi sınıfının kadınlarıyız, ellerimizdeki hünerle...
- Biz işçilerin yaşadığı sıkıntılar, zorluklar gün geçtikçe artıyor. Aldığımız ücretler açlık sınırına denk durumda. Üstelik ücretlerimizin enflasyon karşısında erimesi belimizi iyice büküyor. Çalıştığımız işyerlerinde, fabrikalarda çalışma...
- Her geçen gün yoksullaşan, hayat pahalılığıyla beli bükülen işçiler olarak vergi rekortmeni olmamız pek mümkün görünmeyebilir. Ancak gerçek bu. Milyarlarca dolarlık servetlere sahip patronlar servetleriyle kıyaslayınca tabiri yerindeyse bir kuruş...
- Bizler, Avcılar’dan genç işçi ve öğrencileriz. Kimimiz fabrikalarda saatlerce çalışıyor, kimimiz ise okul sıralarında dirsek çürütüyor. Hepimiz işçi çocuklarıyız ve bizi birleştiren, bir araya getiren ortak sorunlara sahibiz. Çünkü içinde...
- 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı ve biz emekçi kadınlar böylesine anlamlı bir güne hep birlikte hazırlanmak üzere yan yana geldik. Sınıfımızın birlik, dayanışma ve mücadele günü için UİD-DER’de birleştik. Hep birlikte coşkulandık, umutla dolduk. 1...
- Bir haykırış duyuldu derinden/ Sanırsın dağlar kalktı yerinden/ Mahalleden, fabrika köşelerinden/ Ayağa kalktı yürüyor işçi/ Yürüyor işçi, yürüyor işçi!
- Her işçinin hayalidir bir gün emekli olmak, hayatının kalan kısmında çalışmadan mutlu mesut yaşamak ve kendini güvende hissetmek… Bunun için sigortalı bir işte çalışmaya, SGK primlerimizin gerçek ücretimiz üzerinden ödenmesine dikkat ederiz. İşe ilk...
- Geçenlerde manava yolum düştü, eve bir iki parça şey alayım diye uğradım. Alışveriş bitti, tam para ödeme esnasında 17 yaşlarında bir genç gelerek kasadaki kişinin kulağına bir şeyler fısıldadı. O ise kafasını sallayarak “tamam tamam al” dedi. Genç...
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...
- Merhaba arkadaşlar, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Bu sömürü düzeni kapitalizm dünya işçi sınıfının hayatını alt üst edip zindana çeviriyor. Dolayısıyla her 1 Mayıs’ın biz emekçiler için ayrı bir...
- Siyasi iktidarın ve sermaye sınıfının saldırıları arttıkça işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları kötüleşiyor, iş cinayetleri sürüyor. Bu koşullarda düşük ücretlere, sendikal baskılara, ağırlaşan çalışma koşullarına karşı pek çok sektörde...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER temsilciliklerinde “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlikler gerçekleştirildi. 20-21 Nisanda...