Buradasınız
Tarihten Bir Sayfa: Maden-İş’ten MESS’e Yanıt

Metal patronlarının örgütü MESS ile metal sektöründe örgütlü olan Türk Metal, Çelik-İş ve Birleşik Metal-İş sendikaları arasında yürütülen grup toplu iş sözleşmesi sürecinde Birleşik Metal-İş Sendikası grev kararı aldı. Birleşik Metal-İş, 29 Ocakta birçok kentte ve işyerinde greve çıkacak. MESS ise daha şimdiden metal işçilerinin olası grevini karalamaya ve kırmaya çalışıyor. 22 Ocakta bir bildiri yayınlayan MESS, işçilerin ücretlerine ne büyük bir zam yapıldığından, işçilerin nasıl düşünüldüğünden, hizmet bağlamında sendikaların görevinin uzlaşma olduğundan dem vuruyor. MESS’in bu bildirisi ve elbette metal işçilerinin grev hazırlıkları, 1980 öncesi metal grevlerini akla getiriyor. 1980 öncesinde iki kez uzun soluklu grevler gerçekleştiren metal işçileri, MESS’in dayatmalarına karşı şöyle haykırıyorlardı: “DGM’yi Ezdik, Sıra MESS’te!”
Kemal Türkler’in başında bulunduğu Maden-İş Sendikası, 1977’nin başında 60 işyerinde grev kararı almıştı. Maden-İş ücretlerin artırılması, sosyal hakların geliştirilmesi, haftalık çalışma saatlerinin kısaltılması, yıllık izin sürelerinin artırılması, çalışma koşullarının iyileştirilmesi, iş güvencesinin sağlanması, kıdem ve işsizlik tazminatlarının yükseltilmesi gibi konularda ileri taleplerle çıkmıştı MESS’in karşısına. Maden-İş’in talepleri arasında, DGM direnişi nedeniyle işten atılan sendika temsilcilerinin ve işçilerin işe iadesinin sağlanması ve yasalarda adı “bahar bayramı” olarak geçen 1 Mayıs gününün, “uluslararası işçi bayramı” olarak toplu sözleşmelere yazılması talebi de yer alıyordu. Maden-İş bu talepleri, işyerlerinde, sendika şubelerinde işçilerle birlikte günler süren toplantılar yaparak hazırlamıştı.
Ancak MESS, işçilerden gelen bu talepleri karşılamak bir yana, toplu sözleşme masasında müzakere etmeye bile yanaşmadı. Bunun üzerine Maden-İş 19, 20 ve 21 Nisan 1977’de İstanbul Spor ve Sergi Sarayında bir üye toplantısı yaptı. Metal işçilerinin tartışmasının sonucu mücadelede kararlılıktı. Bunun üzerine grevler 30 Mayısta 31 işyerinde birden başladı. Elbette MESS de boş durmuyor ve işçilerin grevini karalamak ve kırmak için çalışmalar yürütüyordu. Örgütlü biçimde hareket eden patronlar, metal işçilerine ve Maden-İş’e karşı ortak kararlar almışlardı. 15 Ağustos 1977 tarihli Maden-İş dergisinde bu kararlar şöyle teşhir ediliyordu:
“MESS Grevlerimizi Kırmaya Çalışıyor. Bu Yolda Yeni Kararlar Aldı. MESS’in Bu Kararlarını Tüm Kamuoyuna: AÇIKLIYORUZ Karar-1: İşçiler grevi büyük bir kararlılıkla sürdürüyorlar. Bunu önlemek zorundayız. Bunun için işçiler arasında ikilik çıkarmaya çalışılacak. Bu yolda gerekli bazı girişimlerde ve fedakârlıklarda bulunulacaktır. Karar-2: İşçilerle iyi münasebetler kurulacak ve onlara, kendileriyle bir sorunumuzun olmadığı, fakat sendikalarının uzlaşmaz bir tutum içinde olduğu anlatılacak. İşçilerle sendikanın arası açılacaktır. Karar-3: Grevci işçilerden dışarıda iş bulup çalışanlar var. Onlar çalıştığı sürece bu grevler bitmez. Bu nedenle: Sivil hafiye teşkilatı kurulacak ve çalışan işçiler birer birer tespit edilecektir. Ayrıca da gizli bir polis-ajan teşkilatı ile bunların yeni iş bulmaları kesinlikle önlenecektir. Karar-4: İşçilerin kendileri, eşleri ve çocukları çeşitli yayınlarla grevi sona erdirmeleri için ikna edilmeğe çalışılacaktır. MESS, adresleri tespit edecek hazırlayacağı gazete, bildiri ve açıklamalı yazıları bu adreslere sürekli gönderecektir. Karar-5: Sendikanın militan zihniyetli bir takım adamları var. Bunlarla tek tek uğraşılmayacak, bunların tamamı bazı yollarla işçileri uyandıramayacak duruma getirilecektir. Karar-6: İşçilerin ne düşündükleri, neler konuştukları, şikâyetlerinin neler olduğu sürekli izlenecek, bütün işyerlerinde memnun edilecek bazı işçiler aracılığı ile bunlardan bilgi toplanacak ve değerlendirilecek. Karar-7: Sendikanın içinden haberler alınmaya çalışılacaktır. Bunun için sendika içinden bize haber iletecek elemanlar bulunacaktır. Karar-8: Çok sayıda işyeri, uyuşmazlık yaratılarak greve götürülecek ve sendikanın para gücü bu yolla tüketilecektir. Karar-9: Sendikanın çok parası olduğu, grevci işçilere az para ödediği durmadan tekrarlanacak ve sendikanın yaptığı ödemeleri eleştiren işçiler tespit edilerek bunların toplantılarda bu konuyu dile getirmeleri yolları araştırılacaktır. Karar-10: Bazı kuruluş ve kişilerin grevci işçileri maddi-manevi olarak destekledikleri ortadadır. Grevci işçilere açıktan yardımcı olan kuruluşlarla grevcilerin aralarını açmak için MESS girişimlerde bulunacak ve bu kuruluş mensuplarının grev yerlerine girmelerine işçilerin karşı çıkmaları yolları aranacaktır.”
Maden-İş bu kararlara militan bir kararlılıkla cevap veriyordu: “MESS bu kararları almış bulunuyor. Grevlerimizi bunlarla kıracakmış. «Grevleri kırmak bizim doğal hakkımızdır» diyor, bunu da gizlemiyor. Evet MESS, siz grev kırıcılık hakkınızı sonuna kadar kullanınız. Hatta birkaç toplantı daha yapıp daha başka kararlar da alınız. Elinizden geleni arkanıza koymayınız. İşte grevler, işte siz ve işte de biz… Grevler işyerlerimizde, bizler grev çadırlarımızda, nöbetimizdeyiz. Sizler de villalarınızda, köşklerinizde, hotel ve motellerinizde, plajlarınızdasınız. Sizleri bekliyoruz, gelin kırın grevlerimizi…”
15 bin 846 işçinin katıldığı grevler 8 ay sürmüş ve MESS grevleri kırmayı başaramamıştı. Grevler, Maden-İş’in önderliğinde başarıyla sonuçlandı ve 3 Şubat 1978’de toplu sözleşme imzalandı. Maden-İş, sözleşmeyle önemli ücret artışları sağlandığını, MESS’in ücret artışlarını sınırlama çabalarının boşa çıktığını açıklıyordu: “Yakacak, bayram ve izin ödemelerindeki zamlar %200’ü geçmektedir. Her işyerinde ikramiyeler en az bir maaş arttırılmıştır. Tüm sosyal haklarda önemli artışlar sağlanmıştır. Tüm işyerlerinde izin süreleri arttırılmış, haftalık çalışma süreleri birinci yıl 47,5, ikinci yıl 46,5 saate indirilmiştir.” Böylece sadece ücret artışlarında değil çalışma saatlerinin düşürülmesinde de grevler sayesinde ilerleme kaydedilmiş oluyordu.
Mücadeleci bir anlayışa sahip Maden-İş öncülüğündeki metal işçilerinin kavgası, bugünkü metal işçilerine yol gösteriyor. Bugün de yapılması gereken MESS’e dersini vermektir!
Adana’da Kampanya Standımız
Sincanlı İşçilere Kampanyamızı Tanıttık
- Metal İşçileri Yasak Tanımıyor, Grev Coşkusu Sürüyor
- Metal İşçileri Sefalet Ücretine ve Sendikal Baskılara Karşı Mücadele Ediyor
- MESS Grup Toplu İş Sözleşmesi İmzalandı
- Greve Hazırlanırken Sohbetler
- Birleşik Metal-İş’ten Grev Kararı: Metal İşçileri Greve Hazır!
- Metal İşçilerinin MESS’i Protesto Eylemleri Sürüyor
- Ay Sonunu Bırak, Ortasını Getiremiyoruz!
- Metal İşçileri Greve Hazırlanıyor
- Metal İşçileri Çorlu’da Haykırdı: Greve Hazırız!
- Metal İşçilerinin Eylemleri Devam Ediyor
- Metal İşçisiyiz, MESS’in Dayatmalarına Boyun Eğmiyoruz!
- MESS Grup Toplu İş Sözleşmesi Kimleri İlgilendirir?
- Hak Gasplarına Karşı İşçi Mücadeleleri
- MESS Sözleşmesi ve Emekçi Kadınlar: Ne Düşünüyoruz? Nasıl Düşünmeliyiz? /2
- MESS Sözleşmesi ve Emekçi Kadınlar: Ne Düşünüyoruz? Nasıl Düşünmeliyiz? /1
- Seyahat, Hayat Pahalılığı ve MESS Sözleşmeleri!
- 1977 MESS Grevine Güç Katan Emekçi Kadınlar
- Birleşik Metal-İş: Metal İşçileri Mücadele Ateşini Yaktı!
- MESS’e Karşı Birliğimizi Güçlendirelim!
- MESS Dayatmalarına Birlikte Karşı Duralım!
- Netaş Grevi İlham Vermeye Devam Ediyor
- Derby’den Özak’a Sendikalı Olma, Sendika Seçme Hakkı
- Dünya İşçilerinin Jones Ana’sı
- Kemal Türkler’in Mücadelesi ve Bugüne Mirası
- Kemal Türkler ve Mücadeleci Sınıf Sendikacılığı
- MESS Grevlerinin 45. Yılında Metal İşçilerinin Mücadelesini Hatırlamak
- 30. Yıldönümünde Zonguldak Madencilerinin Uzun Yürüyüşü
- Tütüne Emek Veren Kadın İşçiler Anlatıyor
- Netaş: Yasaklara Rağmen Başarıya Ulaşan Grev!
- Eylül 1976: İşçilerin DGM Direnişi
- Bir Devir ve Bir İşçi Lideri: Kemal Türkler
- İki Farklı Dönem, İki Sözleşme ve İki Bildiri
- Maden-İş MESS’in Oyunlarını Nasıl Boşa Çıkarttı?
- Kavel’den Bir Anı, Geçmişten Bir Miras
- Maden-İş’teki Gömleğin Sırrı Neydi?
- “Bölge’ye Gidince Annemle Barıştım”
- “Baba İşveren” İmajı İle Mücadele
- “Kadın İşçiler Zampik-İş’e Aldanmadı”
- Maden-İş Karşısında MESS’in İzlediği Yol
- Maden-İş İşçilerle Bağını Nasıl Geliştirip Güçlendirdi?
Son Eklenenler
- Gerek dünyada gerekse yaşadığımız ülkede öyle olaylar, öyle gelişmeler yaşanıyor ki ilk bakışta her şey çok bilinmeyenli bir matematik denklemi gibi karmaşık ve anlaşılmaz görünebilir. Nasıl ki matematikte karmaşık problemleri çözebilmek için...
- İrfan Yalçın’ın “Ölümün Ağzı” romanı, 1940’lı yıllarda Zonguldak köylüsünün “mükellef” adı altında bedavaya çalıştırıldığını belgeleyen bir tanıklıktır. Dönemin tek partili rejiminde, İsmet İnönü madeni teftişe gittiğinde, karşısına dizilen...
- Ha geldi, ha gelecek, yok yok bu sene gelmeyecek derken Yaren leylek Bursa’nın Karacabey ilçesinde, Uluabat Gölünün kıyısında balıkçı Âdem amcayla buluştu. On dört yıllık dostluk! Adı gibi yarenlik yapıyor Âdem amcaya. Aslında kimsenin haberi...
- 11 Nisan’da Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Emek ve Demokrasi Güçleri ve öğrenciler birçok ilde tutuklu öğrencilerin serbest bırakılması talebiyle basın açıklamaları gerçekleştirdi. İstanbul’da KESK İstanbul Şubeler Platformunun...
- Yunanistan’da işçi ve emekçiler bir kez daha kamu ve özel sektörde 24 saatlik genel grev gerçekleştirdi. Tembi tren felaketinin ikinci yıldönümü olan 28 Şubatta tarihindeki en büyük grev ve protestolara sahne olan Yunanistan’da, 9 Nisanda bir kez...
- KESK’e bağlı Eğitim Sen, Birleşik Kamu-İş’e bağlı Eğitim-İş ve Hürriyetçi Eğitim Sen, 10 Nisanda birçok ilde Milli Eğitim Müdürlükleri önünde, kent meydanlarında, sendika şubelerinde proje okullara yapılan keyfi atamalara karşı basın açıklamaları...
- Üzerine sayfalarca yazı yazılabilecek, saatlerce sohbet edilebilecek bir konunun en öz, en çarpıcı halidir sloganlar… Hele ki işçi sınıfının sloganları! Birkaç kelimeyle büyük anlamlar sırtlanırlar. Kimisi somut bir talebi anlatır, kimisi bir...
- Ankara’nın Beypazarı ilçesinde bulunan Çayırhan Maden Ocağında 10 Nisanda gece vardiyası sırasında meydana gelen patlamada 2’si ağır olmak üzere 14 işçi yaralandı.
- Evrensel sağlık kapsamı; tüm insanların ihtiyaç duydukları sağlık hizmetlerine, ihtiyaç duydukları yer ve zamanda, mali sıkıntı çekmeden erişebilmeleri anlamına gelir. Sağlığın geliştirilmesinden, hastalıkların önlenmesine, rehabilitasyon ve...
- Gençlik yılları insanın en güzel, en verimli, en dinamik yılları olarak tanımlanır. Fakat gençlerin dinamizmleri yok ediliyor, gelecekleri ve hayalleri çalınıyor, toplum nefessiz bırakılıyor. Kapitalizm genç kuşaklara bir gelecek vaat etmiyor....
- Ruhunda özgür bir dünyanın umudunu taşıyan, yüreği bencil çıkarlarla değil, toplumsal kurtuluş özlemiyle çarpan sevgili büyüklerimiz ve değerli genç arkadaşlarımız, merhaba!
- Rejimin 19 Martta başlattığı saldırı dalgasına karşı başlayan protestolarda öğrenci gençler kitlesel katılımıyla dikkati çekmişti. Günlerce süren eylemlerde, polis barikatlarına, polisin şiddetli müdahalesine rağmen alanları terk etmeyen yüzlerce...
- Çünkü büyük kapitalist ülkeler, milyonlarca emekçinin vergileriyle oluşan bütçeleri sağlık, eğitim, barınma gibi temel ihtiyaçlara değil daha fazla silahlanmaya akıtıyorlar. Baskıcı ve otoriter uygulamaları arttırıyor, demokratik hak ve özgürlükleri...