Buradasınız
Yük Hayvanı Değil İnsanız İnsan!
Çayırova’dan bir kadın işçi
Yeni işe girdiğim sıralardı. İşe ilk başlayınca oryantasyon eğitimi için direkt makineye vermediler, tek tek makineleri gezdirip işi anlattılar. Daha ilk günlerim, ne tarafa baksam insanlar nefes nefese makineye yetişmek için kendileriyle yarışıyorlar. Makinelerin hepsini gezdik, sonra bir ablanın yanına bıraktılar, akşama kadar işi öğren dediler. Hani insan bekliyor bir “merhaba” desinler, “hayırlı olsun” desinler ama yok. Biraz bekleyince haksızlık ettiğimi anladım. Ablanın gözü beni görecek gibi değil, yarı büklüm bir partiyi kasaya koyarken, yeni gelen partiyi de diğer eliyle alıp yapmaya başlıyor. Yüzüne baktım, kan ter içinde kalmış, beti benzi solmuş. İçinden lanetler yağdırıyordur, “yeter artık” diye bağırdı bağıracak diye düşünüyordum.
Neyse biraz daha yaklaştım “kolay gelsin abla, nasıl memnun musun işinden?” dedim. Abla bir soluklandı, belini doğrulttu “çok şükür işim rahat, Allah razı olsun” dedi. “İki büklüm kan ter içinde kalmışsın, bu mu rahat?” diye sormadan edemedim. Abla da “yok yok öyle deme, ben buradan önce başka yerde de çalıştım. Orada belimi hiç doğrultamıyordum. Burada çok şükür arada da olsa belimi doğrultuyorum” deyince ağzım açık kaldı deyim yerindeyse.
Hep beterin beteri var diyerek alıştırıyorlar bizleri. Boyun eğmemizi, şükretmemizi, sabretmemizi istiyorlar. İnsan bir durup düşününce bunda bir gariplik var demesi gerekmez mi? Gece gündüz nefes almadan çalışan, üreten biziz. Ama ürettiklerimize el koyan patronlar. Düşünmeyelim, sormayalım, sorgulamayalım diye bir saniye boş bırakmıyorlar bizleri. Yük hayvanı gibi çalıştırıyorlar, insanca çalışmak böyle bir şey olamaz. Bunu görmeyelim, anlamayalım diye hep dikkatimizi farklı yerlere çekmeye çalışıyorlar. Dil, din, ırk, memleket, spor, magazin hayatın içinde ne varsa bunları kullanarak bölüyorlar yan yana gelmeyelim, birlik olmayalım diye.
Sokağa çıktığımda insanların yüzüne bakıyorum, yorgunluk, bıkkınlık, koşuşturmaca. Gülen bir yüz görmek neredeyse olanaksız. Hayat yalnızca gece gündüz çalışmak, yorulmak, uyumak, tekrar çalışmak olmuş sanki. Böylesi bir çembere hapsetmişler bizi. Ama Elif Çağlı’nın şiirinde dediği gibi böylesi yaşamak değil be kardeşim.
Aynı zil sesleriyle uyanmak uykulardan
İki kara zeytin tanesi atıştırmak
Hep aynı yollardan geçmek mi yaşamak?
Bir masanın, bir tezgâhın başında
Tüketmek bir günü daha
Hep aynı otobüslerde
Yorgun yüzlere eklenmek mi?
Akşamlarında bir kara kutuda
Yitirmek mi anlamı?
Aynı saatlerinde yatıp gecelerin
Hep aynı şeylere uyanmak mı?
Hayır. Böylesi yaşamak değil, olmamalı. Bizlere reva görülen bu yaşamları değiştirecek olan da yalnızca biz işçileriz. Omuz omuza veren, mücadele eden işçiler. Tepemize çöreklenen patronlar bizi bölmeye çalıştıkça inatla yan yana duralım, işçi sınıfının örgütlü birliğini büyütelim. Haydi, işçi kardeş, sen de gel katıl bize. Gökyüzünde birleşsin gürleyen sesimiz.
Yaşasın örgütlü mücadelemiz...
Kaç Vakte Kadar?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
- “Geçmiş Olsun” Yerine “Rapor Almayın”
- Emekçi Kadınlar Haydi 1 Mayıs’a!
- Yaşıyoruz Sanıyoruz
- Her İşyerine, Her Mahalleye Kreş İstiyoruz!
- UİD-DER’de Bir Kez Daha 8 Mart Coşkusu
- Dünden Bugüne Barış ve Adalet Özlemimiz İçin
- Mücadelenin Adıdır Kadın
- Ekmeğe Zam Yapılırsa
- UİD-DER’de 8 Mart Etkinlikleri: Geçmişten Geleceğe Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü!
- Mücadelemizin Sembolü 8 Mart
- Emekçi Kadınlarız, 8 Mart Ruhuyla Birleşiyoruz!
- Bir Ana ile Tanışmak…
- Emekçi Kadınlar Savaşı Durdurmak İstiyor Ama Nasıl!
- Boyun Eğmek mi Birlikte Karşı Durmak mı?
- Bir Şey Yapmalı! Ama Ne?
- Emekçi Kadınlar Savaşa Karşı Durabilir
- Genç Rosalar Olup Mücadeleyi Büyütmeliyiz
- Değişim Küçük Adımlarımızla Başlar
- Direnen Haliç ve Bizim Direnişimiz
- Annelik Kursağımızda Kalmasın, Bu Düzeni Değiştirelim!
- MESS Sözleşmesi ve Emekçi Kadınlar: Ne Düşünüyoruz? Nasıl Düşünmeliyiz? /2
Son Eklenenler
- Emekçi kadınlar olarak hayatın her alanında çeşitli sorunlarla karşılaşıyoruz. Bu sistem bizi sokakta katledip, savaşlarda öldürüyor. Emeğimiz yok sayılıp hayatımız değersizleştiriliyor. Bizler işçi sınıfının kadınlarıyız, ellerimizdeki hünerle...
- Biz işçilerin yaşadığı sıkıntılar, zorluklar gün geçtikçe artıyor. Aldığımız ücretler açlık sınırına denk durumda. Üstelik ücretlerimizin enflasyon karşısında erimesi belimizi iyice büküyor. Çalıştığımız işyerlerinde, fabrikalarda çalışma...
- Her geçen gün yoksullaşan, hayat pahalılığıyla beli bükülen işçiler olarak vergi rekortmeni olmamız pek mümkün görünmeyebilir. Ancak gerçek bu. Milyarlarca dolarlık servetlere sahip patronlar servetleriyle kıyaslayınca tabiri yerindeyse bir kuruş...
- Bizler, Avcılar’dan genç işçi ve öğrencileriz. Kimimiz fabrikalarda saatlerce çalışıyor, kimimiz ise okul sıralarında dirsek çürütüyor. Hepimiz işçi çocuklarıyız ve bizi birleştiren, bir araya getiren ortak sorunlara sahibiz. Çünkü içinde...
- 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı ve biz emekçi kadınlar böylesine anlamlı bir güne hep birlikte hazırlanmak üzere yan yana geldik. Sınıfımızın birlik, dayanışma ve mücadele günü için UİD-DER’de birleştik. Hep birlikte coşkulandık, umutla dolduk. 1...
- Bir haykırış duyuldu derinden/ Sanırsın dağlar kalktı yerinden/ Mahalleden, fabrika köşelerinden/ Ayağa kalktı yürüyor işçi/ Yürüyor işçi, yürüyor işçi!
- Her işçinin hayalidir bir gün emekli olmak, hayatının kalan kısmında çalışmadan mutlu mesut yaşamak ve kendini güvende hissetmek… Bunun için sigortalı bir işte çalışmaya, SGK primlerimizin gerçek ücretimiz üzerinden ödenmesine dikkat ederiz. İşe ilk...
- Geçenlerde manava yolum düştü, eve bir iki parça şey alayım diye uğradım. Alışveriş bitti, tam para ödeme esnasında 17 yaşlarında bir genç gelerek kasadaki kişinin kulağına bir şeyler fısıldadı. O ise kafasını sallayarak “tamam tamam al” dedi. Genç...
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...
- Merhaba arkadaşlar, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Bu sömürü düzeni kapitalizm dünya işçi sınıfının hayatını alt üst edip zindana çeviriyor. Dolayısıyla her 1 Mayıs’ın biz emekçiler için ayrı bir...
- Siyasi iktidarın ve sermaye sınıfının saldırıları arttıkça işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları kötüleşiyor, iş cinayetleri sürüyor. Bu koşullarda düşük ücretlere, sendikal baskılara, ağırlaşan çalışma koşullarına karşı pek çok sektörde...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER temsilciliklerinde “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlikler gerçekleştirildi. 20-21 Nisanda...
- Son yıllarda mülteci, göçmen, sığınmacı ve yabancı sözlerini çok duyduk, duymaya da devam edeceğiz. Nedeni dünya üzerindeki 8 milyar insanın neredeyse 300 milyonunun, doğup büyüdükleri, yaşadıkları topraklardan kaçmak zorunda kalmalarıdır. Ve...