Buradasınız
1 Mayıs: O Ateş Hâlâ Yanıyor ve Büyüyor!
Dünyada iki yüzden fazla ülke, sayısız inanç, dil ve ulus var. Bu da son derece normal… Bu farklılıklardan dolayı hiçbir insanın birbirine kin beslemesi, ayrımcılık yapması ve düşman olması gerekmiyor. Ancak kapitalist sömürü düzeninin egemenleri, kendilerini en tepede tutmak için bu farklılıkları bir düşmanlaştırma aracına dönüştürürler. Farklı din, dil ve ulustan emekçiler bu düşmanlaştırma oyununa geldiği ve birbirlerine diş bilediği sürece kazanan daima egemenler olur. Oysa farklı inanç, dil ve deri rengine sahip emekçilerin birbiriyle hiçbir alıp veremediği yoktur. Sermaye sınıfı hiçbir ayrım yapmadan hepimizi iliklerimize kadar sömürüyor. Öyleyse dünya işçi sınıfı olarak her türlü sentetik ayrımı bir kenara koymalı, emeğimizi sömüren asalaklar sürüsüne karşı birleşmeliyiz.
İşte 1 Mayıs, tüm bu farklıkları aşan ve milyarlarca emekçiyi birleştiren bir gündür. İşçi sınıfının sömürüye karşı mücadelesinde simgeleşen 8 Mart ve özellikle de 1 Mayıs dışında hiçbir özel gün ve bayram tüm bu farklılıkları aşıp milyarlarca insanı aynı bayrak altında birleştiremiyor. Bir düşünelim, bu muazzam bir şey değil mi? Afrika’nın derinliklerinden Latin Amerika’ya, Türkiye’den Çin’e, oradan Avustralya ve Avrupa’ya farklı din, dil ve renkten insanlar kardeşlik duygularını kuşanarak sömürüye, savaşlara, baskı ve zorbalığa karşı çıkıyor. 1 Mayıs, ezilen, horlanan emekçi insanların, yani haklı olanların birbirine sahip çıkmasını, o muazzam uluslararası dayanışma duygusunun gelişmesini sağlıyor. Sömürü düzeninin insana enjekte ettiği olumsuz duyguların nasıl aşılabileceğini ve gerçek insani duyguların nasıl üretileceğini de gösteriyor.
Tüm sınıflı toplumlar insanın sömürülmesine dayanır. Sömürü varsa sınıf ayrımları, insanlar arasında ayrımcılık, rekabet, yoksulluk, savaş, şiddet, cinayet, kötülük, ırkçılık, bağnazlık, düşmanlık da vardır. İnsanın sömürülmesine dayanan tüm sistemler, insanın alçalmasına yol açar. Güç ve iktidar uğruna insanlar en olmadık aşağılık işlerin parçası haline gelirler. Sömürü sisteminin bir bataklıktan farkı yoktur ve sömürü sistemi son bulduğunda tüm kötülükleri üreten zemin de ortadan kalkmış olacaktır. Eski zamanlardan beri sayısız kuşak bu bataklığı kurutmak ve sömürüye son vermek için mücadele verdi. Ezilenler tarih boyunca defalarca ayaklandılar, sömürüye başkaldırdılar. Kimi zaman zalim egemenleri tir tir titrettiler korkudan, kimi zaman ağır bedeller ödediler. Köleler, serfler, ezilen halklar her ayağa kalktıklarında umut yeniden yeşerdi, değişim isteği can buldu, tarihe kazıdılar izlerini. Tıpkı Spartaküs gibi, gelecekte ilham kaynağı olacak destansı mücadeleleri miras bıraktılar. Kapitalizmle birlikte bu mücadele evrenselleşip doruğuna ulaştı. Çünkü tarihin hiçbir döneminde ezilen ve sömürülenlerin mücadelesi bugünkü gibi ortaklaşmadı. Kapitalist sistem öyle bir sınıf yarattı ki; dili, dini, rengi, yaşadığı coğrafya ne olursa olsun milyarlarca insanın mücadelesini ve kaderini ortaklaştırdı.
İşte 1 Mayıs, bu mücadelenin bir sembolüdür. 1 Mayıs’ta simgeleşen şey, insanlığın sömürüden kurtulma, özgür ve barış dolu dünya özlemidir. Üretim araçlarının tüm toplumun olduğu, bilim ve teknolojinin toplumun hizmetine sunulduğu, eşitliğin, bolluğun, kardeşliğin, özgürlüğün, mutluluğun olduğu bir dünya... İşte bu yüzden 1 Mayıs ateşi söndürülemiyor.
İşçi sınıfının doğuşundan bu yana verdiği mücadele tek bir ülkeyle sınırlı kalmadı, ülkeden ülkeye, kıtadan kıtaya yayıldı. Ve 1 Mayıs gibi tüm dünya işçilerinin ortak duygularla ve taleplerle alanlara çıktığı evrensel bir mücadele günü oluştu. 1 Mayıs ateşi 136 yıldır gürül gürül yanıyor! Bu ateşi yakanlara, bugüne taşıyanlara, dünya işçi sınıfına selam olsun!
Birlikte Yükseltelim Umut Meşalesini
Birlik ve Dayanışma İçinde 1 Mayıs’a!
- Muhammed Ali’nin Haykırışı ve Gerçek Düşmanlar
- Kapatılan Ocakların Susmayan Bandosu
- Umut Sende Bende Bizde...
- “Ne Olacak Bu Memleketin Hali?”
- Anastasya, Dilan ve Hafızamız
- Ülkeyi Şirket Gibi Yönetmek…
- İşçilerin Birliği ve Dayanışması Güçlendikçe Umut da Büyür!
- İşçi Dayanışması 199. Sayı Çıktı!
- Gerçek Adalet Mücadelemizle Gelir
- Özgür Olmak Demek…
- Hangisi Daha Zor?
- Olur Kardeşim Olur!
- Yiyorlar, İçiyorlar Hesabı Bize Ödetiyorlar
- 2025, 2024’ten Daha mı İyi Olacak?
- Ters Yüz Edilen Gerçekler: Suç Ne? Suçlu Kim?
- Dünya İşçi Sınıfının Birliği Yolunda Mücadelemizi Büyütelim!
- İşçi Dayanışması 198. Sayı Çıktı!
- Artan Zenginliğin Arkasında Büyüyen Yoksulluğumuz
- Kaynakları Tüketen Kim?
- Yaşadım Diyebilmek İçin!
- Muhammed Ali’nin Haykırışı ve Gerçek Düşmanlar
- Kapatılan Ocakların Susmayan Bandosu
- Umut Sende Bende Bizde...
- “Ne Olacak Bu Memleketin Hali?”
- Anastasya, Dilan ve Hafızamız
- İşçilerin Birliği ve Dayanışması Güçlendikçe Umut da Büyür!
- Gerçek Adalet Mücadelemizle Gelir
- Özgür Olmak Demek…
- Hangisi Daha Zor?
- Yiyorlar, İçiyorlar Hesabı Bize Ödetiyorlar
- 2025, 2024’ten Daha mı İyi Olacak?
- Ters Yüz Edilen Gerçekler: Suç Ne? Suçlu Kim?
- Dünya İşçi Sınıfının Birliği Yolunda Mücadelemizi Büyütelim!
- Artan Zenginliğin Arkasında Büyüyen Yoksulluğumuz
- Kaynakları Tüketen Kim?
- Yaşadım Diyebilmek İçin!
- Sınır Tanımayan Irmaklar Gibi
- İşçinin Değeri Yok mu?
- Geleceğe Dönüşmek, Geleceği Büyütmek
- Esirler Dünyasına Özgürlük Çağrısı: Enternasyonal!
- Okyanusun Ötesinden 1 Mayıs
- Aynı Duygularda Ortaklaştığımız UİD-DER’li Emekçi Kadınlara Selam!
- Benim Yerim UİD-DER
- Toronto 1 Mayıs’ında Yüreğimiz UİD-DER’le Birlikteydi
- Güçlüyüz, Çünkü Birlikteyiz
- Bütün Dillerde Yankılanan Slogan
- UİD-DER Yüreklere Umut Ekiyor!
- O Gün Esen Rüzgâr Bile Farklıydı
- 1 Mayıs 2022: Hayatımın En Güzel Günlerinden Biri!
- Ne Kadar Özlemişim Kol Kola Halaya Durmayı, Ağız Dolusu Slogan Atmayı
- Yüreği Özgürlük İçin Çarpan Tüm Sınıf Kardeşlerimize Bin Selam
- Biz Beraberken Güçlüyüz!
- Yine Umudumuz Tazelendi Hep Birlikte!
- Biz de Oradaydık!
- En Güzel 1 Mayıs’ımdı
- Çoluk Çocuk Genç Yaşlı, İşte 1 Mayıs!
- Gökyüzü İlk Kez Bizimdi Bugün
- Dublin’de 1 Mayıs
- Mersin’den Maltepe’ye 1 Mayıs Coşkusunu Yaşadık
- Kocaeli’den Emekçi Kadınlar: 1 Mayıs’ta Kalabalığın Değil Birliğin İçindeydik
Son Eklenenler
- 8 Aralık Pazar Günü, İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçlerinin çağrısıyla binlerce işçi ve emekçi hayat pahalılığına, düşük ücretlere, vergi soygununa, kayyımlara, baskılara hayır demek için Kartal’da bir araya geldi. Mitingde DİSK ve KESK’e bağlı...
- Bizler çeşitli sektörlerde çalışan kadın işçileriz. Öncelikle İşçi Dayanışması bültenimizin 200. sayısını heyecanla bekliyoruz. Bültenimiz bundan 16 yıl önce, 2008 Nisanında çıktı ve ilk iş olarak mücadeleci işçi ve emekçileri 1 Mayıs’ta UİD-DER’le...
- Sevgili işçi kardeşlerim. Geçtiğimiz günlerde bir kez daha Engelliler Gününde engellilerin yaşamının nasıl eziyete dönüştürüldüğüne tanık olduk. Engelliler sokağa çıkıp “engelsiz yaşam istiyoruz” diye haykırıyorlar. Engellilerin ortak talebi...
- İstanbul Çatalca’da bulunan Polonez fabrikasında Tekgıda-İş Sendikasında örgütlendikleri için işten atılan 146 işçi 140 gündür sendika hakkı ve işe iade talebiyle mücadele ediyor. Polonez işçileri seslerini duyurmak için aylardır çeşitli eylemler...
- TEKSİF Sendikası, Bolu Organize Sanayi Bölgesinde faaliyet gösteren Gezer Terlik Tekstil fabrikası önünde 5 Aralıkta basın açıklaması yaparak işverenin sendika düşmanı tutumunu ve işten atmaları protesto etti. İstanbul Finans Merkezi Merkez Bankası...
- Barınma ihtiyacı, tarih boyunca insanın en temel ihtiyaçlarından biri olmuştur. Tarihin ilk dönemlerinde bizi yırtıcılardan ve olumsuz hava koşullarından koruyan barınma alanlarımız zamanla gelişerek ailemizle paylaştığımız bugünkü evler haline...
- Çocukluğumuzda, gençliğimizde “çok çalış sınavda başarılı ol, işsiz kalmayacağın bir bölümde oku” telkinlerini, işe başladıktan sonra “çok çalış maaşın artsın, daha iyi bir bölüme geç” sözlerini sıkça duymuşuzdur. Elbette hepimiz iyi bir gelecek...
- İstanbul Büyükşehir Belediyesi bünyesindeki Ağaç AŞ’de çalışan DİSK/Birleşik Tarım Orman İşçileri Sendikası (BTO-Sen) üyesi işçiler, 5 gün çalışma 2 gün izin haklarının gasp edilmesine karşı işyerlerinde oturma eylemine başladı. İstanbul Silivri’de...
- Almanya’da on binlerce işçinin çalıştığı otomobil üreticisi Volkswagen’de (VW) işçiler 2 Aralık Pazartesi günü uyarı grevleri yaparak taleplerini ve şirketin kitlesel işten çıkarma planlarını protesto etti. IG Metal sendikasında örgütlü yaklaşık 100...
- Bugün 4 Aralık Dünya Madenciler Günü. Türkiye’de de dünyada da madenciler, karşı karşıya kaldıkları tehlikelerle, katliamlarla anılır. Oysa madenciler aynı zamanda görkemli eylemlerin, mücadelelerin altına imza atmışlardır, büyük kalkışmaları...
- DİSK’e bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası ile Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) arasında Grid Solutions, Schneider Elektrik, Hitachi Energy, Arıtaş Kriyojenik ve MESS’ten ayrılan Green Transfo fabrikaları için yürütülen toplu iş sözleşmesi...
- Dünyanın dört bir yanında işçi ve emekçilerin yoksulluğa, kamu hizmetleri yerine savaşa devasa bütçeler ayrılmasına, emperyalist savaşa karşı öfkesi ve mücadelesi büyüyor. Meydanlara çıkan işçiler sınıf dayanışmasını büyütüyor, hayatı cehenneme...
- Geçtiğimiz ay 1 Kasımda yürürlüğe giren Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’ne karşı başlatılan mücadele sürüyor. Başta aile hekimleri olmak üzere sağlık çalışanları “eziyet yönetmeliği”ni protesto etmek için 5-6-7 Kasımda tüm Türkiye’de iş...