Buradasınız
Sağlıksız Gıdalara Mahkûm muyuz?
Ankara’dan bir emekçi kadın
![](https://uidder.org/sites/all/modules/lazyloader/image_placeholder.gif)
En temel iki ihtiyacımız olan barınma ve beslenme bu kadar pahalı, emek gücümüz ise sudan ucuz olunca ortaya çıkan sonuç ülke nüfusunun yarısından fazlasının açlık sınırında yaşaması oluyor. Üstelik bu tablo her geçen gün ağırlaşıyor. Birleşik Metal-İş Sınıf Araştırmaları Merkezi BİSAM’ın Ağustos verilerine göre; açlık sınırı yani sağlıklı beslenmenin toplam aile bütçesine asgari maliyeti 12 bin 34 lira ama Temmuz ayında belirlenen asgari ücret 11 bin 402 lira. Durum böyle olunca ailesini, çocuklarını öyle ya da böyle doyurmak zorunda olduğu için kalitesine, besin değerine bakmadan, bakamadan ucuz gıda satın alıyor emekçi kadınlar. Neyin sağlıklı olduğunu bilmediğinden değil, elindekiyle daha iyisini satın alamadığından…
Gıdada artık daha fazla sayıda sağlıksız, tağşişli ürün kullanılıyor, üretiliyor. En fazla taklit ve tağşiş yapılan ürünlerin başında süt ve et ürünleri, bitkisel yağlar geliyor. İçeceklere ilaç etken maddesi; baharat, çay ve kahveye boya; bitkisel yağlara daha ucuz yağlar; ete tek tırnaklı eti ve sakatat; tavuğa antibiyotik; süt ve süt ürünlerine bitkisel yağ katılıyor. Denetim ve cezalandırma yetkisini elinde tutan iktidar ise, yoksullar midelerini dolduracak bir şeyler bulsunlar da isyan etmesinler diye bu rezilliklere göz yumuyor.
Sağlıksız gıdayla beslenen çocukların büyümesi ve gelişimi geriliyor, bağışıklık sistemi zayıflıyor. Bisküvi, kek, meyve suyu gibi ürünlerdeki koruyucu maddeler, gıda boyaları çocuklarda dikkat dağınıklığı, obezite, sinirlilik, unutkanlık, algıda zorlanma gibi sorunlara neden oluyor. Elbette çocuklarımıza yedirdiğimiz gıdaları evde hazırlamak çok daha sağlıklı ama 1 litre sütün 35-40 lira olduğu, 1 koli yumurtanın 100 lirayı geçtiği, kilosu 15-20 liradan aşağı meyvenin olmadığı koşullarda evde sağlıklı gıda hazırlamak da artık zengin işi.
Daha sağlıklı gıdalara ulaşmanın yolu işçiler olarak ücretlerimizin yükselmesidir, temel geçim araçlarına yapılan fahiş zamların geri çekilmesidir. Fakat daha önemlisi para uğruna çocukların sağlığını bozmayı meşru gören bu düzenden kurtulmamızdır. Ekmeğimizi, sağlığımızı, çocuklarımızın gözlerindeki ışığı çalanlardan sorulacak hesabımız var. Emekçi kadınlar olarak evlerimizde, parklarda, okul bahçelerinde, işyerlerinde, sendikalarda, UİD-DER’de bir araya gelelim, çocuklarımız için birlikte mücadele edelim.
- Zulme Karşı Çıkmanın Mutlaka Bir Yolu Vardır
- “Kendimiz İçin Yürüdük…”
- Umut Şarkılarını Birlikte Söyleyelim!
- Bahis Oyunu Aslında Kimin Oyunu?
- Depremin Yaraları Kanamaya Devam Ediyor
- Ne Kadar Vergi Veriyoruz, Karşılığında Ne Alıyoruz?
- Dert Bizde Derman Ellerimizde, Birliğimizdedir!
- İşçi Dayanışması 195. Sayı Çıktı!
- Direnç Çiçekleri İşçi Sınıfının Bağrında Filizlenir
- Anne Karnında Başlayan Eşitsizlik
- Sendikal Örgütlülük Kâğıt Üstünde Kalmasın
- Tarihin Bir Yankısı: Sınıfına İnan, Gücüne Güven!
- Bu Fikirleri Kimler Üretiyor?
- Kamuda Tasarruf Paketinden Payımıza Düşenler
- Kapitalizm Yıkılmadan İnsanlık Nefes Alamaz!
- İşçi Dayanışması 194. Sayı Çıktı!
- Bir Müthiş Bahtiyarlık: “Anlamak Gideni ve Gelmekte Olanı”
- Bir Şarkının İzinden: Bir Yere Gitmiyoruz!
- Acımız Öfkeye, Öfkemiz Mücadeleye Dönüşsün!
- İsrail’le Ticaret ve Sermayenin Fıtratı
- “İstanbul’da Mezar Yeri Alamayız”
- Battaniyelere Değil Sınıfımıza Sarılalım
- Sağlıksız Gıdalara Mahkûm muyuz?
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- Hani Bu Topluma Güven Olmazdı!
- Sabancı’nın Mutlu Yaşam Sırları
- Rahat Yaşamın Sırrı
- Kent Ekmek Kuyruğu: “Ben Öyle İstediğim İçin”
- Sistem Ne Ölümüze, Ne de Dirimize Saygı Duyuyor!
- “7 Kitap, 7 Defter, 1 Litre Su, Yarım Ekmek”
- Siz Kimi Taşıyorsunuz Sırtınızda?
- Yalanlara Değil Birleşmeye İhtiyacımız Var
- Kupona ve Kuraya Bağlanan Umutlarımız
- “Artık Kiracı Kalmaz”, TOKİ’ye Hücum!
- Yoksulluk Utanılacak Bir Şey Değil!
- İşçi Aileleri ve Kreş Çilesi
- Yaz Tatilinde Kriz Var!
- “Yok mu Arttıran?”
- Bakan Nebati’den “Işıl Işıl” Yorumlar ve Uçurumlar
- “Nehir, Nehir, Çocuğumu Geri Verin!”
Son Eklenenler
- İstanbul 112 Ambulans çalışanları ve SES İstanbul Şubeleri, 26 Temmuz Cuma günü Avrupa İl Ambulans Servisi Başhekimliği binası önünde, yaşanan sorunlara çözüm bulunması talebiyle basın açıklaması gerçekleştirdi. Yapılan basın açıklamasına 112...
- Otoriter, faşist rejimlerin iktidarda olduğu dönemlerde toplumsal değerler aşındırılır, insanlar yalnızlaştırılır, bencillik ve bireycilik daha fazla öne çıkar. Zulme ve haksızlığa karşı çıkmak aptalca, kişisel çıkarları ön planda tutmak, bunun için...
- Kemal Türkler anılırken yaşadığı dönemle ve mücadele arkadaşlarıyla, sınıf mücadelesinde elde ettikleri kazanımlarla anılıyor. Bize öyle önemli bir miras bırakmış ki katledilişinin 44. senesinde bizler onu hâlâ aramızda ve kavgamızda hissediyoruz....
- İstanbul Çatalca’da bulunan, sucuk, salam, sosis gibi işlenmiş et ürünleri üretimi yapılan Polonez’de baskılar ve hukuksuzluklar artıyor, işçiler de sendikal haklarına sahip çıkmaya devam ediyor. Tekgıda-İş Sendikasının yeterli çoğunluğu sağlayarak...
- Siyasi iktidar Türkiye’nin dört bir yanını maden şirketlerine peşkeş çekmeye devam ediyor. Son olarak Emsa Enerji ve Madencilik şirketi Tokat’ta 30’dan fazla köyün yaylası ve su havzası olan Sorhun Obasında altın aramak için sondaj çalışmalarına...
- Sermaye sınıfının sendika düşmanlığına ve ücret gasplarına karşı işçilerin ve emekçilerin mücadeleleri sürüyor. İstanbul Çatalca’da Polonez işçileri patronun sendika düşmanlığına karşı direnişe geçti. Şişli Belediyesi işçileri ücretlerinin eksiksiz...
- “Fabrikadaki çoğu kadın 600-700 işçiye haklarının ellerinden gideceğini anlattığımızda protestoya katılmayı tereddütsüz kabul ettiler. Fabrikada sendikasız işçi yoktu. Kadınlar erkeklerden daha bilinçliydi. Sınıfsal olarak da meseleyi biliyorlardı....
- Başka dilde bir şarkı söylendiğinde sözlerini anlamayız. Yine de şarkıda akan hisler yüreğimize kolaylıkla işler. Elbette müziğin gücü ve evrenselliğidir bu. Ancak esas güç, egemenlerin ne yaparlarsa yapsınlar önüne geçemeyecekleri duygudaşlık...
- DİSK’in kurucusu, Maden-İş’in Genel Başkanı, Türkiye işçi sınıfının unutulmaz önderi Kemal Türkler, katledilişinin 44’üncü yılında Topkapı Mezarlığındaki mezarı başında anıldı. 22 Temmuzda gerçekleştirilen anmaya DİSK’e bağlı sendikaların üye ve...
- Türkiye işçi hareketinin yükselişe geçtiği 1960-1980 arası dönemi düşündüğümüzde bu yükselişe büyük katkısı olan Maden-İş geleneğini ve Maden-İş Genel Başkanı Kemal Türkler’i anmamak olmaz. Kemal Türkler, bu dönemin sembolü haline gelmiş isimlerden...
- Kemal Türkler… DİSK’in kurucusu, Maden-İş’in unutulmaz önderi… Dürüst, namuslu ve yüreği işçi sınıfından yana atan bir sendikacı… Katledilişinin 44. yıldönümünde büyük işçi önderi Kemal Türkler'i saygıyla anıyoruz.
- Özçelik-İş’in örgütlü olduğu Yolbulan Metal fabrikasında TİS görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine işçiler 20 Haziranda greve başladı. Sakarya Şehir Hastanesi şantiyesinde çalışan İYİ-SEN üyesi taşeron işçilerinin ücret gaspına karşı 22...
- Bangladeş’te kamu sektöründe istihdam kotasına karşı öğrencilerin başlattığı protestolar büyüyerek devam ediyor. Kamu sektöründe kota sisteminin kaldırılmasını talep eden öğrenciler ve emekçiler kamuda işe alımda liyakata dayalı bir sistem...