Buradasınız
Onlar Güçlü Değil, Biz Örgütsüzüz!

Emekçi kadınlar olarak yaşadığımız sorunlar bazen o kadar ağır olur ki altında ezildiğimizi ve bir daha rahat bir nefes alamayacağımızı sanırız. Belki tam da böyle hissediyoruz bugünlerde.
Azıcık parayla mutfak masrafının nasıl karşılanacağını hesap etmekten, işten atılma korkusundan, çocukların bitmek bilmeyen ihtiyaçlarından, belki de yaşamın ağır yükü altında ezilen kocanın öfkesinden bıkıp usanıyoruz. Ekonomik krizin yükü de sırtımıza binince her şey daha da zorlaşıyor. Kimimiz daha suskun ve daha itaatkâr oluyor. Oysa susmak dertlerimize çare olup üzerimizdeki yükleri azaltıyor mu?
Ekonomik krizler, içinde yaşadığımız adaletsiz kapitalist sistemden kaynaklanıyor. Kapitalizm bu krizleri kendi yaratır ama faturasını işçilere keser. Bizden önce yaşamış kimi işçi kuşakları krize örgütsüz ve hazırlıksız yakalandı, bedel ödedi. Kimi işçi kuşaklarıysa birleşip faturayı gerisin geri kapitalistlere ödetti. Bu açıdan 1929’da ABD’de yaşanan “büyük buhran” döneminde Amerikan işçi sınıfının kadınıyla erkeğiyle krize karşı verdiği mücadele çok önemlidir.
1929’da Amerika’da başlayan ve Avrupa’yı da etkileyen “büyük buhran” denilen kriz, işçi sınıfının yaşamını cehenneme çevirmişti. İşçiler açlığa itilmiş, kiralarını, borçlarını ödeyemedikleri için evlerini yitirmiş, bakamadıkları için çocuklarını yurtlara bırakmışlardı. Çalışanların üçte biri işsiz kalmıştı. Çalışanlarsa çok düşük ücretlere razı olmak zorundaydılar. Ama Amerikalı sınıf kardeşlerimiz bu koşullara boyun eğmedi. Mücadeleci, öncü işçiler geri kalanlara yol gösterdiler ve onları harekete geçirdiler. İşçiler öyle büyük mücadeleler verdiler ki kriz koşullarında bile işsizlik maaşı gibi önemli haklar elde ettiler.
İşçiler her fabrikada mücadele içindeydiler. Meselâ yemiş, ceviz kabuğu kıran işçiler bile örgütlenip hakları için ayağa kalkmışlardı. Bu işçiler çoğunlukla Meksika göçmeni kadın işçilerdi. Emma Tenayuka bu işçilere öncülük eden cesur ve mücadeleci bir işçi kadındı. Emma ilk grev deneyimini daha 16 yaşında yaşamıştı. Daha sonraki yıllarda çeşitli örgütlenme faaliyetlerinde en ön saflarda yer almıştı. Göçmenlerin hele ki kadınların sendika üyeliğinin dahi kabul edilmediği yıllarda göçmen bir kadın işçi olarak sendika liderliği yapmıştı.
1930’lu yıllarda, kriz nedeniyle genel olarak ücretler düşürülüyor ve çalışma koşulları daha da ağırlaşıyordu. Ceviz kırma işinde çalışan işçilerin de çalışma koşulları çok ağırdı. İşçi sınıfının verdiği mücadeleler sonucu kazanılan bazı haklara sahip değildiler, çünkü göçmendiler. Açlık çekiyorlardı ve tozlu çalışma ortamı nedeniyle vereme yakalanıyorlardı. 1938 yılının başlarında zaten düşük olan ücretleri daha fazla düşürülmek istenince 12 bin kadın ceviz kırma işçisi Emma’nın önderliğinde greve çıktı. Hem kadın hem de göçmen olmaları onları patronların daha fazla tehdidi altında bırakıyordu. Ama artık canlarına tak etmişti. Amerika’da yükselen işçi mücadelesi ve Emma’nın liderliği sayesinde cesaret buldular. Kadın işçilerin tüm tehditlere karşın kararlı duruşu patronlara geri adım attırdı ve grev başarıyla sonuçlandı. Kadınların bu mücadelesi sonradan açlığa karşı asgari ücret yasası ve göçmen hakları için kitlesel bir harekete dönüştü.
Ceviz işçilerinin mücadelesi de bize gösteriyor ki sorunlarımızın çözümsüzmüş gibi gözükmesinin sebebi, gerçekten çözümsüz olmalarından ziyade bizim örgütsüzlüğümüzdendir. Bugün biz de kadın-erkek, Türk-Kürt, Alevi-Sünni, başörtülü-açık, kadrolu-taşeron demeyip bir araya gelirsek, birbirimize güvenip, UİD-DER’de, sendikalarımızda birleşip haklarımızı ve bunları nasıl koruyup geliştireceğimizi öğrenirsek, krize ve kapitalizme karşı mücadele edebiliriz.
Unutmayalım patronlar sınıfı güçlü olduğu için değil, biz örgütsüz olduğumuz için krizin faturasını bize kesebiliyorlar. Büyüyen krizin faturasını ödememek için el ele, kafa kafaya vermeli, yan yana durmalı, safları sıklaştırmalıyız.
- Anna’nın Annesi ve Anneler Günü
- Nefes Almak İçin…
- UİD-DER’de 8 Mart Etkinlikleri: 8 Mart Yol Gösteriyor, Engeller Mücadeleyle Aşılır!
- Emekçi Kadın, Yaşam, Mücadele, Dönüşüm
- “Hey Kızlar Siz de Katılın Bize!”
- UİD-DER Kadın Komitesi: Sorunlar, Engeller Mücadeleyle Aşılır!
- Güvencesiz ve Esnek Çalışma Modellerine Bir Yenisi Eklendi: “Komşu Annelik”
- Bu Televizyonlar Neleri Gösterir, Neleri Göstermez?
- Ekranlar ve Çocuklarımız
- Gelişen Ufkumuz, Değişen Dünyamız
- İşçilerin Canının Hiçe Sayılmasına Birlikte Karşı Duralım!
- Kadına Yönelik Şiddete Karşı Dünyadan Eylemler
- Anastasya, Dilan ve Hafızamız
- Gerçek Adalet Mücadelemizle Gelir
- Geleceğe Dönüşmek, Geleceği Büyütmek
- UİD-DER Kadın Komitesi’nden Polonez Direnişine Dayanışma Ziyareti
- Ağıt Yakmasın Analar, Umut Türküleri Söylesin
- Nurten Abladan Bugünün Emekçi Kadınlarına
- “Kendimiz İçin Yürüdük…”
- Direnç Çiçekleri İşçi Sınıfının Bağrında Filizlenir
- Sabırla, İnatla, İnançla: Sıra Bize de Gelecek!
- Tarihin Tekerleğini Geriye Çevirmek İsteyenler
- Kasırgalar Kimleri Vuruyor?
- ABD’den Türkiye’ye Ülkeyi Şirket Gibi Yönetenler
- Gençliğe Çağrı: Bize Kılavuz Gerek!
- Anna’nın Annesi ve Anneler Günü
- Baskılara, Zorbalığa, Sömürüye, Emperyalist Savaşa Karşı Umut Örgütlü Mücadelede!
- İşçi Dayanışması 205. Sayı Çıktı!
- “Kıyamet Sığınakları” ve Bizim Sığınağımız
- Bu Kadar Çok Parayı Nereden Buluyorlar?
- “Çingene Kızı” ve İşçi Sınıfının Birliği
- Nefes Almak İçin…
- Sadeleştirince Açığa Çıkanlar…
- Kurtuluş Yok Tek Başına, Ya Hep Beraber Ya Hiçbirimiz!
- 1 Mayıs: Gün Gelir Zorbalar Kalmaz Gider!
- İşçi Dayanışması 204. Sayı Çıktı!
- Uçurumun Kenarından Özgürlüğün Dünyasına
- Fitre Asgari Ücretliye, Emekliye Veriliyorsa…
- Fiyonklu Kazıklar Çoğalırken
- Doğru Tarafta, Bizim Safta Olabilmek…
- Sabırla, İnatla, İnançla: Sıra Bize de Gelecek!
- Tarihin Tekerleğini Geriye Çevirmek İsteyenler
- Kasırgalar Kimleri Vuruyor?
- ABD’den Türkiye’ye Ülkeyi Şirket Gibi Yönetenler
- Gençliğe Çağrı: Bize Kılavuz Gerek!
- Anna’nın Annesi ve Anneler Günü
- Baskılara, Zorbalığa, Sömürüye, Emperyalist Savaşa Karşı Umut Örgütlü Mücadelede!
- “Kıyamet Sığınakları” ve Bizim Sığınağımız
- Bu Kadar Çok Parayı Nereden Buluyorlar?
- “Çingene Kızı” ve İşçi Sınıfının Birliği
- Nefes Almak İçin…
- Engelli de Saralı da Olsa Çalışacak!
- 1 Mayıs: Gün Gelir Zorbalar Kalmaz Gider!
- Uçurumun Kenarından Özgürlüğün Dünyasına
- Fitre Asgari Ücretliye, Emekliye Veriliyorsa…
- Fiyonklu Kazıklar Çoğalırken
- Doğru Tarafta, Bizim Safta Olabilmek…
- Arenalardan TikTok’a Uyuşturma Araçları
- Özlemini Çektiğimiz Güzel Günler İçin Birleşelim!
- “Hey Kızlar Siz de Katılın Bize!”
Son Eklenenler
- Sabahın ilk anlarına değin usulünce bekledikleri güneşin, en uzun huzmeleri mahallerinden içeri girdiğinde onlar çoktan bulut gibi yüklenmişlerdi. Öyle üstünkörü değil, öyle aniden değil, yarım yamalak değil; biriktirmiş de planlamış da gelmişlerdi...
- Geçtiğimiz günlerde ana-baba-oğul UİD-DER’li iki dostumu konuk ettim, içten bir sohbet eşliğinde zaman su gibi aktı. Bu vesileyle hem eskiye hem bugüne dair düşündük, konuştuk. Onlar gittikten sonra aklımda şu soru yankılandı: Nasıl oldu da aynı...
- İzmir Kemalpaşa’da grevde olan Petrol-İş üyesi Temel Conta işçileri, patronun grev kırıcılığını tespit ettirmek için açtıkları davanın duruşması öncesi Bayraklı Adliyesi Ek Binası önünde basın açıklaması gerçekleştirdiler. İstanbul Şişli Belediyesi...
- İnsanların kardeşçe yaşayacağı bir dünya özleyen, böyle bir dünyayı kurabilecek tek güç olan örgütlü işçi sınıfının mücadelesine inanan, o mücadelede yer alan nice şair, yazar, sanatçı var. Nâzım Hikmet ve Orhan Kemal bu sanatçılardan ikisidir....
- Tuzla’da bulunan Reckitt Benckiser’de Petrol-İş Sendikasında örgütlü işçiler 27 Mayısta greve çıktılar. Bizler de UİD-DER’li işçiler olarak grevci işçileri mücadelelerinde yalnız bırakmıyoruz. Grevlerinin 17. gününde işçi kardeşlerimizi tekrar...
- İsrail devleti Ekim 2023’ten bu yana Filistin halkına yönelik bir soykırım gerçekleştiriyor. Egemenler kimi zaman bu katliamı sözde kınadıklarını belirtseler de İsrail’le her türlü ekonomik ve politik ilişkiyi sürdürmeye devam ediyorlar. Egemenlerin...
- ABD Başkanı Trump, göçmen karşıtı politikalarını sürdüyor. Göçmenleri hedef alarak açık bir savaş ilan eden Trump’ın ABD’sinde, göçmen işçi ve öğrencilerin vizeleri iptal ediliyor, göçmen işçiler tutuklanıyor ve sınır dışı ediliyorlar. ABD’li...
- 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişi bundan tam 55 yıl önce bu topraklardaki işçi sınıfının tarihine altın harflerle yazıldı. O tarihten bu yana örgütlü işçi sınıfı bu iki günü anarak yaşattı ve yaşatmaya devam ediyor. 15-16 Haziran, örgütlü işçi...
- 12 Haziran, Birleşmiş Milletler tarafından 2002 yılında Dünya Çocuk İşçiliği ile Mücadele Günü ilan edildi. Ne yazık ki o zamandan bu zamana çocuk işçiliğin azalması bir yana, 1800’lü yıllara benzer koşullar yaratıldı. Patronlar için tatlı kârlar...
- KESK Ankara Şubeler Platformu ve emekten yana siyasi partiler 11 Haziranda, ABD Büyükelçiliği önünde siyonist İsrail devletinin Filistin halkına uyguladığı soykırımı, Türkiye limanlarından İsrail’e askeri malzeme taşınmasını, Gazze’ye insani malzeme...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İZELMAN, İZENERJİ ve Egeşehir şirketlerinde çalışan yaklaşık 23 bin işçi, 29 Mayısta greve çıkmıştı. DİSK’e bağlı Genel-İş Sendikası üyesi işçiler, Türk-İş’e bağlı Belediye-İş sendikası üyeleriyle aynı işi...
- Yaşamın hangi alanına bakarsak bakalım, her başarının ancak büyük emekler vererek, sabırla çalışarak elde edildiğini görürüz. Henüz ilk denemede iyi sonuçlar elde etmek, hedefe ulaşmak mümkün değildir. Özellikle toplumsal alanda hiçbir değişim bir...
- Kültür Radyo Televizyon (KRT) çalışanları, düşük ücret dayatması, aylardır maaşlarının, yemek haklarının ödenmemesi, ağır çalışma koşulları, artan iş yükü ve baskıya karşı iş bırakma eylemlerini sürdürüyor. 4 Hazirandan bu yana iş görmekten kaçınma...