Buradasınız
Yaşananlara Sessiz Kalmayalım
Kavakpınar’dan bir emekçi kadın
Merhaba dostlar. Geride bıraktığımız 8 Mart vesilesiyle ben sizlere neler yaşadığımızı anlatmak istiyorum. Biz işçi aileleri artık geçmişte yaşadığımızdan çok daha zor günlerden geçiyoruz. Dayanılması zor günler ama UİD-DER’li dostlarımız bize destek oluyor, bugünleri daha iyi anlamamızı, dayanmamızı sağlıyor. O yüzden kendimi çok şanslı hissediyorum. Dediğim gibi, geçinmek çok zor hale geldi. Bizim ailede bir tek eşim çalışıyor. Ama aldığı maaşla evi geçindirmek öyle kolay değil. Ev kira. Evde doğal gaz yok, odun, kömür parası, elektrik, su faturası, mutfak masrafı, iki çocuğun eğitim masrafı derken iki yakamızı bir araya getiremiyoruz. Ama birileri “bu ülkede artık yoksulluk yok” diyor. Biz sanırım onlarla aynı ülkede yaşamıyoruz. Ben eve katkıda bulunmak için lif, patik gibi şeyler örüp alabilenlere satmaya çalışıyorum. Ama artık bunun gibi işleri yaparak ailesini geçindirmeye çalışanların sayısı da giderek arttığı için oradan da bir gelir olmuyor.
Her yer pahalı, pazar pahalı, market pahalı... Pazara gidiyorsunuz, almanız gerekenden birini alıyorsunuz, öbürünü alamıyorsunuz. Mesela ben ıspanağı aldım mı pırasayı zor alıyorum. Meyve almak istedim mi birini alıyorum, öbürünü alamıyorum. Artık çoğu zaman eşim işten gelecek, adam ne yiyecek, ne pişireceğim diye bir gün öncesinden kara kara düşünüyorum. Düşünüyorum düşünüyorum işin içinden çıkamıyorum. Pazardan aldığım pırasayı ikiye, üçe bölüyorum. Aldığım patatesten birkaç yemek çıkarıyorum. Bunlar gerçekten çok zor şeyler. Bir şeyler olsa, tamam yaparsın. Hiç düşünmezsin, çıkarırsın dolaptan, pişirirsin. Ama ben her akşam bir sonraki gün ne pişireceğimi düşünüyorum. Niye? Çünkü hani zenginliğimizin kanıtı diye gösterilen buzdolabı bomboş!
Tanıdığım birçok kadın var ki, artık evlerinde yiyecek namına hiçbir şey yok. Komşularından ekmek istiyor, yemek istiyor. Koca işten çıkartılmış. İş yok, güç yok. Bu, bir kadın için çok zor bir şey! Mutfakta tencereyi kaynatan, evin, çocuğun ihtiyaçlarına koşturan bizleriz. Hayatın yükünü omuzluyoruz. O yüzden biz güçlü olmak zorundayız. Ama elbette tek başına güçlü olamazsın. Bizim daha fazla birbirimizle paylaşmaya, birbirimizden güç almaya ihtiyacımız var. Başımızı önümüze eğip, kadere teslim olmamalıyız. Sesimizi çıkarmalıyız. Onun için de kadınların bilinçlenmesi gerekiyor. Hani diyoruz ya “emekçi kadınlar mücadelede bir adım öne!” diye, aynen öyle yapmalıyız. Öne çıkmalıyız. O zaman daha güçlü hissederiz kendimizi, daha mutlu oluruz. Sorunların üstesinden de beraberce geliriz.
- Emekçi Kadın Mücadeleyle Güzelleşir
- Emekçi Kadınlar Haydi 1 Mayıs’a!
- Yaşıyoruz Sanıyoruz
- Her İşyerine, Her Mahalleye Kreş İstiyoruz!
- UİD-DER’de Bir Kez Daha 8 Mart Coşkusu
- Dünden Bugüne Barış ve Adalet Özlemimiz İçin
- Mücadelenin Adıdır Kadın
- Ekmeğe Zam Yapılırsa
- UİD-DER’de 8 Mart Etkinlikleri: Geçmişten Geleceğe Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü!
- Mücadelemizin Sembolü 8 Mart
- Emekçi Kadınlarız, 8 Mart Ruhuyla Birleşiyoruz!
- Bir Ana ile Tanışmak…
- Emekçi Kadınlar Savaşı Durdurmak İstiyor Ama Nasıl!
- Boyun Eğmek mi Birlikte Karşı Durmak mı?
- Bir Şey Yapmalı! Ama Ne?
- Emekçi Kadınlar Savaşa Karşı Durabilir
- Genç Rosalar Olup Mücadeleyi Büyütmeliyiz
- Değişim Küçük Adımlarımızla Başlar
- Direnen Haliç ve Bizim Direnişimiz
- Annelik Kursağımızda Kalmasın, Bu Düzeni Değiştirelim!
- “İstanbul’da Mezar Yeri Alamayız”
- Battaniyelere Değil Sınıfımıza Sarılalım
- Sağlıksız Gıdalara Mahkûm muyuz?
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- Hani Bu Topluma Güven Olmazdı!
- Sabancı’nın Mutlu Yaşam Sırları
- Rahat Yaşamın Sırrı
- Kent Ekmek Kuyruğu: “Ben Öyle İstediğim İçin”
- Sistem Ne Ölümüze, Ne de Dirimize Saygı Duyuyor!
- “7 Kitap, 7 Defter, 1 Litre Su, Yarım Ekmek”
- Siz Kimi Taşıyorsunuz Sırtınızda?
- Yalanlara Değil Birleşmeye İhtiyacımız Var
- Kupona ve Kuraya Bağlanan Umutlarımız
- “Artık Kiracı Kalmaz”, TOKİ’ye Hücum!
- Yoksulluk Utanılacak Bir Şey Değil!
- İşçi Aileleri ve Kreş Çilesi
- Yaz Tatilinde Kriz Var!
- “Yok mu Arttıran?”
- Bakan Nebati’den “Işıl Işıl” Yorumlar ve Uçurumlar
- “Nehir, Nehir, Çocuğumu Geri Verin!”
Son Eklenenler
- DİSK, 3 Mayısta Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) Ankara’daki merkez binası önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Burada konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, TÜİK’in enflasyon sepetindeki maddelerin fiyat listesini 2 yıla yakın bir...
- Geçenlerde yeğenimle sohbet ederken “kolajenlerin içerisinde en kalitelisi hangisi bilgin var mı?” diye sordu. Ben de doğal olarak “bir sağlık sorunun mu var, neden kolajen kullanma gereği duyuyorsun?” diye sordum. O da yarı utanarak “hep güzel...
- Dünya genelinde yoksulluk ve baskılar büyüyor, emperyalist savaşın alevleri gün geçtikçe yayılıyor. Kapitalist sömürü düzeninin yarattığı sorunlar, krizler derinleşiyor. İşçi sınıfı ise kapitalist sömürüye karşı mücadele etmekten, birlik olup...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanında yüzbinlerce işçi ve emekçi alanlara çıktı, ekonomik yıkımın bedelini ödemek istemediklerini haykırdı. Sendikaların ve demokratik kitle...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta bir kez daha dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanında işçiler meydanlara çıktılar. Kapitalist sömürüye, emperyalist savaşa, yoksulluğa, baskılara, eşitsizliğe, adaletsizliğe...
- İngiltere’de 7 Ekimden bu yana her Cumartesi ulusal çapta eylemler düzenleyerek Filistin halkının yanında yer alan işçi ve emekçiler, egemenlerin savaşına karşı meydanlarda yerlerini almaya devam ediyor. 20 Nisanda ülke çapında çeşitli kent...
- İtalya’da büyük işçi sendikaları iş cinayetlerine karşı binlerce işçinin katıldığı kitlesel bir miting düzenledi. 20 Nisan’da işçiler “Artık Yeter!” sloganıyla işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği, kamu sağlığı hakkı, adil vergi reformu ve...
- İşyerinde, sokaklarda, toplu taşıma araçlarında insanların yüzlerinden okunan yorgunluk ve mutsuzluk dikkatimi çekiyor. Öfke, mutsuzluk, umutsuzluk bir virüs gibi yayılmaya başladı. “Ama insanlar neden bu kadar mutsuz?” diye düşündüm kendi kendime....
- 1 Mayıs’ın gelmesiyle emekçiler, kadınlar, üniversiteli gençler, emekliler kendi taleplerini haykırmak için alanları doldurmaya hazırlanıyor. Ben de genç bir işçi olarak kendi talebimi haykırmak için alanda yerimi alacağım. Benim talebim çalışma...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER Mersin temsilciliğinde de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlik gerçekleştirildi. Etkinliğe çeşitli...
- Bugünün stajyer öğrencileri, yarının sağlık işçileri olarak 1 Mayıs’ta sesimizi duyurmaya geliyoruz. Kimimiz ailelerinden uzakta farklı şehirlerden gelip yurtlarda kalan, kimimizse aileleriyle İstanbul’da yaşayan öğrencileriz. Biliyoruz ki stajyer...
- 2021 yılı sonunda Mesleki Eğitim Kanunu’nda yapılan değişiklikle birlikte MESEM’e (Mesleki Eğitim Merkezleri) kayıtlı kişi sayısında patlama yaşandı. Bugün MESEM’e kayıtlı, 300 bini ise 18 yaşından küçük, 1,5 milyon öğrenci var. MESEM’lerin daha...
- Bizler Gebze’den işçi ve öğrenciler olarak 1 Mayıs yaklaşırken sizlerle duygu ve düşüncelerimizi paylaşmak istiyoruz. Birçoğumuz 1 Mayıs’ı UİD-DER’in geçen sene Uğur Mumcu Kültür Merkezinde gerçekleşen 1 Mayıs etkinliği ile tanıdık. Bu tanışma...