Buradasınız
Maden-İş Karşısında MESS’in İzlediği Yol
On binlerce işçiyi doğrudan ve yüz binlerce işçiyi ise dolaylı olarak ilgilendiren metal sektöründeki toplu sözleşme süreci, MESS’in üç yıllık sözleşme ve yüzde 6 oranında zam dayatması üzerine tıkanmış durumda. Metal patronları, MESS üzerinden birliklerini güçlendirerek işçilerin taleplerini olabildiğince aşağı çekmeye çalışıyorlar. Rekabet içinde birbirlerinin ümüğünü sıkan patronlar, işçi sınıfı karşısında domuz topu gibi birleşiyorlar. Kapitalist düzenin mantığı gereği hep kârlarını düşünen patronlar, durup dururken “artık birbirimizle uğraşmayalım, gelin birlik olalım” demezler. Birleşen işçilerin onlarda yarattığı korkudur, onları birleşmeye sevk eden. Peki, işçiler patronların birlik olması karşısında nasıl bir yol izlemeli? İşte bu sorunun cevabı sınıfımızın tarihinde gizli.
MESS, internet sayfasında kuruluşunu şöyle tarif ediyor: “14 Ekim 1959 tarihinde İstanbul’da çağdaş, ileri görüşlü sanayileşmeye kendilerini adamış ve ilkeli 11 girişimci tarafından kurulmuştur.” Oysa gerçek şuydu: Bu dönemde haklarını arayan işçilerin sayısı artıyor, işçi sınıfının mücadelesi yükselişe geçiyordu. Patronlar, bu yükseliş karşısında ancak birlikte hareket edebilirlerse örgütlü işçilerin gücünü bastırabileceklerine inanıyorlardı. Patronlar, ilerleyen yıllarda işçi sınıfına karşı ortak hareket etmeye çok daha fazla ihtiyaç duyacaklardı.
1963 senesinde 61 işyerinden oluşan MESS, işçi sendikalarıyla müzakereye oturmuş fakat yekpare davranamayarak çözülmüştü. Saatte 25 kuruş zammı fazla gören patronlar, bu çözülmeden sonra saatte 50 kuruş, 60 kuruş, 80 kuruş, 100 kuruş zam verdiklerini hayıflanarak belirtiyorlardı. Fakat artık böyle bir hata yapmayacaklardı! Rekabet etmeye devam edeceklerdi ama işçi sınıfı karşısında da birleşeceklerdi.
Maden-İş’in mücadele tarihini anlatan “Derinden Gelen Kökler” kitabında da dikkat çekildiği üzere, metal sanayi patronlarını bir araya getiren en önemli neden örgütlü işçilerin varlığıydı. DİSK/Maden-İş’te örgütlü işçilerin örgütlülüklerine güvenerek ve inanarak kavgaya girişmeleriydi. Metal patronlarını korkuya sürükleyen asıl mesele buydu; işçiler birleşmişti! MESS, kuruluşundan 12 Eylül 1980 faşist askeri darbesine kadar işçilerin birliğini parçalamaya ve Maden-İş’i durdurmaya çalıştı. Ama başaramadı. Zaten sermaye sınıfının orduyu devreye sokup işçi sınıfına karşı darbe yaptırmasının nedeni de buydu.
O yıllarda MESS, işçilerin mücadelesini durdurmak için pek çok karar almıştı. Meselâ bu kararların bir kaçı şöyleydi: İşten çıkarmayı zorlaştıracak herhangi bir sendikal öneri ve önlem kabul edilmeyecek. İkramiyeler, kıdem ve ihbar tazminatı miktarı arttırılmayacak. Çalışma süreleri asla kısaltılmayacak. Yıllık izinlerin yasal süreleri arttırılmayacak. Sosyal yardımlar arttırılmayacak!
MESS’in dayatmalarını geri püskürtmenin ve yeni kazanımlar elde etmenin yolu, metal işçilerinin birliğini daha fazla güçlendirmekten geçiyordu. Maden-İş de öyle yaptı. Maden-İş’in öncü ve mücadeleci üyeleri bu süreçte daha fazla öne çıkarken, sendikanın işyerindeki taban örgütlülüğü daha fazla güçlendi. Maden-İş’e üye işyerlerinde, sendika işyeri temsilcilerinin yanı sıra, fabrika içindeki tüm atölye, bölüm ve servislerden ünite temsilcileri de seçiliyordu. Maden-İş, işyeri sendika temsilcileri ile ünite temsilcilerinin oluşturduğu kurulu, sendikanın işyeri örgütü olarak kabul ediyordu. Sendikanın en temel yapıtaşı, işyerindeki bu örgütlenmeydi. Ünite temsilcilerinin de katılımıyla “Genişletilmiş Temsilciler Meclisi” toplantıları yapılıyordu. Böylece kurulan örgütsel yapılanma sayesinde işçiler karar alma süreçlerine aktif olarak katılıyor, tartışıyor ve sorunların çözümü için birlikte öneri oluşturuyorlardı.
Maden-İş’in öncülüğünde girişilen 1977’deki Büyük Grev, bizlere gösteriyor ki en yenilmez görünenler bile yaratılan örgütlü güç sayesinde yenilgiye uğratılabiliyor. Sendika ile işçiler arasında organik ve güçlü bir bağ olduğunu bilen MESS yöneticileri, türlü yalan ve iftiralara başvurmaktan çekinmiyorlardı. Meselâ yöneticilerinden biri, MESS genel kurulunda diğer patronlara şöyle bir öneride bulunuyordu: “İşçilere yaklaşma politikası izleyelim. Adreslerine yayın ve mektup yollayalım. «Verdiğimiz bütün haklara rağmen sendikanız sizi greve itmiştir» diyelim. İşçileri sendikaya karşı çıkaralım.” Ancak işçilerin sendikalarına olan inanç ve bağlılıkları, birliktelikleri MESS’in türlü hile ve yalanlarını boşa düşürüyordu.
MESS dün güçsüz, bugün ise daha güçlü değil. MESS dün de güçlüydü ama karşısında örgütlü işçiler ve Maden-İş vardı. Unutmayalım kardeşler, işçiler ile patronlar arasındaki mücadele bir güç mücadelesidir. Kim daha güçlüyse o kazanır. Biz dün daha örgütlüydük ve daha güçlüydük. Bu sayede MESS’e kafa tutabiliyor ve burnundan kıl aldırmayan patronlara taleplerimizi kabul ettirebiliyorduk. Öyleyse bugün eksiğin nerede olduğu belli değil mi?
“Kadın İşçiler Zampik-İş’e Aldanmadı”
- 2025, 2024’ten Daha mı İyi Olacak?
- Ters Yüz Edilen Gerçekler: Suç Ne? Suçlu Kim?
- Dünya İşçi Sınıfının Birliği Yolunda Mücadelemizi Büyütelim!
- İşçi Dayanışması 198. Sayı Çıktı!
- Artan Zenginliğin Arkasında Büyüyen Yoksulluğumuz
- Kaynakları Tüketen Kim?
- Yaşadım Diyebilmek İçin!
- Sınır Tanımayan Irmaklar Gibi
- İşçinin Değeri Yok mu?
- Geleceğe Dönüşmek, Geleceği Büyütmek
- Sınıf Olarak Birleşelim, Yoksulluğa ve Sömürüye Hayır Diyelim!
- İşçi Dayanışması 197. Sayı Çıktı!
- Esirler Dünyasına Özgürlük Çağrısı: Enternasyonal!
- Ağıt Yakmasın Analar, Umut Türküleri Söylesin
- Hangi Milliyetten Değil Hangi Sınıftan Olduğundur Önemli Olan
- Cep Telefonu, Okul Gezisi ve Hayatın Gerçekleri
- Senin Memleket Nere?
- Sokak Köpeklerinin Katledilmesi Çözüm mü?
- Düşmanlığı ve Savaşları Nasıl Meşrulaştırıyorlar?
- İşçi Sınıfının Sömürüye Karşı Mücadelesi Durdurulamaz!
- MESS Grup Toplu İş Sözleşmesi İmzalandı
- Greve Hazırlanırken Sohbetler
- Birleşik Metal-İş’ten Grev Kararı: Metal İşçileri Greve Hazır!
- Metal İşçilerinin MESS’i Protesto Eylemleri Sürüyor
- Ay Sonunu Bırak, Ortasını Getiremiyoruz!
- Metal İşçileri Greve Hazırlanıyor
- Metal İşçileri Çorlu’da Haykırdı: Greve Hazırız!
- Metal İşçilerinin Eylemleri Devam Ediyor
- Metal İşçisiyiz, MESS’in Dayatmalarına Boyun Eğmiyoruz!
- MESS Grup Toplu İş Sözleşmesi Kimleri İlgilendirir?
- Hak Gasplarına Karşı İşçi Mücadeleleri
- MESS Sözleşmesi ve Emekçi Kadınlar: Ne Düşünüyoruz? Nasıl Düşünmeliyiz? /2
- MESS Sözleşmesi ve Emekçi Kadınlar: Ne Düşünüyoruz? Nasıl Düşünmeliyiz? /1
- Seyahat, Hayat Pahalılığı ve MESS Sözleşmeleri!
- 1977 MESS Grevine Güç Katan Emekçi Kadınlar
- Bu Pahalılıkta Davut Abi’yi Neden Misafir Ediyoruz?
- Birleşik Metal-İş: Metal İşçileri Mücadele Ateşini Yaktı!
- MESS’e Karşı Birliğimizi Güçlendirelim!
- MESS Dayatmalarına Birlikte Karşı Duralım!
- Birleşik Metal-İş Üyesi İşçiler MESS Dayatmalarına Direniyor
- 2025, 2024’ten Daha mı İyi Olacak?
- Artan Zenginliğin Arkasında Büyüyen Yoksulluğumuz
- Kaynakları Tüketen Kim?
- Yaşadım Diyebilmek İçin!
- Sınır Tanımayan Irmaklar Gibi
- İşçinin Değeri Yok mu?
- Geleceğe Dönüşmek, Geleceği Büyütmek
- Esirler Dünyasına Özgürlük Çağrısı: Enternasyonal!
- Ağıt Yakmasın Analar, Umut Türküleri Söylesin
- Cep Telefonu, Okul Gezisi ve Hayatın Gerçekleri
- Senin Memleket Nere?
- Düşmanlığı ve Savaşları Nasıl Meşrulaştırıyorlar?
- İşçi Sınıfının Sömürüye Karşı Mücadelesi Durdurulamaz!
- Zulme Karşı Çıkmanın Mutlaka Bir Yolu Vardır
- “Kendimiz İçin Yürüdük…”
- Bahis Oyunu Aslında Kimin Oyunu?
- Depremin Yaraları Kanamaya Devam Ediyor
- Ne Kadar Vergi Veriyoruz, Karşılığında Ne Alıyoruz?
- Dert Bizde Derman Ellerimizde, Birliğimizdedir!
- Direnç Çiçekleri İşçi Sınıfının Bağrında Filizlenir
- Derby’den Özak’a Sendikalı Olma, Sendika Seçme Hakkı
- Dünya İşçilerinin Jones Ana’sı
- Kemal Türkler’in Mücadelesi ve Bugüne Mirası
- Kemal Türkler ve Mücadeleci Sınıf Sendikacılığı
- MESS Grevlerinin 45. Yılında Metal İşçilerinin Mücadelesini Hatırlamak
- 30. Yıldönümünde Zonguldak Madencilerinin Uzun Yürüyüşü
- Tütüne Emek Veren Kadın İşçiler Anlatıyor
- Netaş: Yasaklara Rağmen Başarıya Ulaşan Grev!
- Eylül 1976: İşçilerin DGM Direnişi
- Bir Devir ve Bir İşçi Lideri: Kemal Türkler
- İki Farklı Dönem, İki Sözleşme ve İki Bildiri
- Maden-İş MESS’in Oyunlarını Nasıl Boşa Çıkarttı?
- Kavel’den Bir Anı, Geçmişten Bir Miras
- Maden-İş’teki Gömleğin Sırrı Neydi?
- “Bölge’ye Gidince Annemle Barıştım”
- “Baba İşveren” İmajı İle Mücadele
- “Kadın İşçiler Zampik-İş’e Aldanmadı”
- Maden-İş Karşısında MESS’in İzlediği Yol
- Maden-İş İşçilerle Bağını Nasıl Geliştirip Güçlendirdi?
- 1908 Grevleri
Son Eklenenler
- Manisa’nın Soma ilçesinde AKP Batman Milletvekili Ferhat Nasıroğlu’na ait olan Fernas Madencilik’te Bağımsız Maden-İş Sendikasında örgütlenen işçiler, sendikalı oldukları için işten atılan işçilerin işe iadesi, sendikal hakların tanınması ve işçi...
- “En zorlu sürecin önemli bir kısmı geride kaldı. Cumhurbaşkanımız da söyledi. 2025, 2024’ten daha iyi olacak. 2026 da 2025’ten çok daha iyi olacak.” Bu sözler 1,5 yıldır ekonomiyi düze çıkarma bahanesiyle emekçilerin ümüğünü sıkan Maliye Bakanı...
- Filistin Eylem Komitesi’nin çağrısı üzerine sendikalar, demokratik kitle örgütleri ve siyasi partiler “Siyonist saldırganlığa ve Gazze’yi ateşe veren petrol akışına son!” şiarıyla 15 Ekimde, Taksim’de bir araya geldiler. Taksim Tünel Meydanından...
- Sendikalarının aldığı grev kararına ve atılan arkadaşlarının geri alınması talebine coşkuyla sahip çıkan As Plastik işçileri grevlerine devam ediyorlar. Biz de bir grup UİD-DER’li işçi olarak As Plastik işçilerinin grevini ziyarete gittik.
- Zaten zor şartlarda, iş güvencesinden yoksun ve düşük ücretlere çalışan biz işçiler her fırsatta patronların ve iktidarın hedefi haline geliyoruz. İstanbul Ticaret Odası Başkanının, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’a sunduğu talepler...
- İsrail’in Gazze’de yürüttüğü savaşın ve katliamın birinci yılı geride kalırken dünya meydanları emekçilerin “emperyalist savaşa hayır” sloganıyla yankılanmaya devam ediyor. İsrail’in 7 Ekim 2023’ten bu yana sürdürdüğü savaşın alevleri yeni bölgelere...
- Sendikalaştıkları için işten atılan ve buna karşı 89 gündür direnen Polonez işçileri, İstanbul’un çeşitli merkezlerinde gerçekleştirdikleri basın açıklamalarıyla Polonez ürünlerine boykot çağrısı yaptı. İstanbul’da Marmara Park AVM, Kadıköy İskele...
- Bir kadın olarak grevde olmaktan, hakkımı beraber çalıştığım işçi arkadaşlarımla birlikte aramaktan gurur duyuyorum. Grev çadırında beklerken, çadırımızın önünden sanayide bulunan farklı fabrikalarda çalışan işçi arkadaşlar geçiyor. Kimisi bizlere...
- Geçtiğimiz haftalarda Kocaeli’nde düzenlenen “İnsan Hakları Eğitim Kampı”nda gençlerle bir araya gelen Bilal Erdoğan’ın konuşması dikkat çekiciydi doğrusu. Geçen yıl 2023 genel seçimlerinden hemen önce sanki bir lütufmuş gibi yasalaştırılan EYT...
- Egemenler ve onların siyasetçileri suçu ve suçluyu tanımlarken de, adaletten bahsederken de “hukuk devleti” diye bir kavram kullanıyorlar. “Bu ülkede hukuk var” lafını dillerinden düşürmüyorlar. Onların iddiasına göre hukuk büyük sermaye sahibi...
- İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırım bir yılı geride bıraktı. İsrail devleti milyonlarca insanın tepesine bombalar yağdırıyor. Geçtiğimiz bir yılda yarısı kadın ve çocuk olmak üzere 40 binden fazla insan katledildi. Bugün ise İsrail’in saldırıları...
- 28 Ağustostan 11 Eylüle kadar her gün grev çadırına gittim. Annemin fabrika önünde direniş yapması beni çok gururlandırıyor. Annem 47 yaşında, ben ise 11 yaşındayım. Grev alanından çok şey öğreniyoruz, bu durum hem beni mutlu ediyor hem de annemi....
- DİSK Uluslararası İlişkiler Dairesi Müdürü Kıvanç Eliaçık, NotaBene yayınlarından çıkan “Orta Doğu’da İşçiler ve Sendikal Hareket” kitabı vesilesiyle 22 Eylülde UİD-DER’in konuğu oldu, kitap üzerine güzel bir söyleşi gerçekleştirildi. Ortadoğu ve...